İzmir, İstanbul kadar olmasa da Anadolu'dan bir hayli göç alan kentlerden biri.

Erzurumlular, Karslılar, Balıkesirliler, Konyalılar, Mardinliler, Konyalılar, Diyarbakırlılar, Vanlılar, Ordulular...

Nüfusu 4.5 milyonu bulan İzmir'de 700 civarı hemşehri derneği bulunuyor.

Hemen hemen hepsinde "Kalkınma, dayanışma, yardımlaşma, kültür" ibareleri var.

Bu bilgiyi neden hatırlatma gereğini duyduğumu merak edenler olacaktır.

Önümüzde yine seçim var.

Belediye başkan adayları, meydanlarda, sokaklarda, çarşıda pazarda halkla bir araya gelecek.

Hemşehri derneklerinin kapılarını çalacak.

Onlardan da destek isteyecek.

***

Siyasetçiler, hemşehri derneklerini her zaman oy deposu olarak gördü.

Mesela "Benim arkamda 30 bin Konyalı var. Eğer beni aday göstermezseniz, o insanlar bizim partiye oy vermez. Benden söylemesi" gibi tehdit içeren söylemleri de oluyor siyasetçilerin...

"Şu ilçede Mardinlilerin sayısı çok fazla. Mardinli bir aday bulursak, kazanırız" diye düşünen parti kurmaylarıyla da karşılaşıyoruz.

***

Mesela AK Parti, 24 Haziran seçimlerinde Mardin'den İzmir'e bir milletvekili çekti.

Ceyda Bölünmez Çankırı...

Amaç, başka partilere oy veren Mardinlilerden oy almaktı.

1. Bölge'den 3. sıraya adı yazıldı Ceyda Hanım'ın...

Tabii ki seçimden zaferle (!) çıktı ve Meclis'te yerini aldı.

3. sıradan bizim mahallenin manavını da aday yapsan kazanırdı zaten.

***

İzmir'de toplam Mardinli sayısı 133 bin civarındadır.

Mardinli olup da İzmir'de yaşayan vatandaşlarımızın tamamının AK Parti'ye oy verdiğini sanıyorsanız, aldanıyorsunuz.

Ceyda Bölünmez Çankırı, 1. Bölge'de 5. veya 6. sıraya yazılmış olsaydı...

Buna rağmen kazansaydı, işte o zaman hemşehri derneklerinin gücünü görürdük.

***

İzmir'in Karabağlar, Buca, Bayraklı ve Çiğli ilçelerinde hemşehri derneklerine bel bağlayan siyasetçi sayısı hiç de az değildir.

AK Parti'nin Karabağlar'da tıpkı Ceyda Bölünmez Çankırı örneğinde olduğu gibi İlçe Kaymakamı Mehmet Sadık Tunç'u, sırf Mardinli olması sebebiyle, belediye başkan adayı yapma çabasında olduğunu görüyoruz.

Bu düşünce ne kadar doğrudur, ne kadar yanlıştır, AK Partili kurmaylar bilecek.

***

AK Parti, Karabağlar'da iki yerel seçimde de kaybetti.

Acaba sebeplerini derinlemesine araştırıp bir sonuca varıldı mı?

İlkinde bir bürokrat aday gösterildi, 18 bin oy fark yedi AK Parti.

İkincisinde, iş dünyasında saygın biri olan, her kesimden insanın sevdiği Necip Kalkan aday gösterildi.

Kalkan'ın, seçimden kısa bir süre önce AK Partili yapıldığını da hatırlatalım.

Necip Bey'in olağanüstü çalışmasına rağmen fark 10 bine düşürülebildi.

AK Parti, bu ilçede yine kaybetti.

Bu ne demek oluyor?

Parti içinden biri aday gösterilmez de...

Mardinlilerin oyunu alır düşüncesiyle Mardin kökenli Kaymakam Bey aday yapılırsa...

AK Parti'nin yine aynı hüsrana uğrayacağını söylemek için kahin olmaya gerek yok.

***

Ben bir Karabağlar seçmeniyim.

İlçemde olup biteni yakından takip ediyorum.

İnsanların ağzı torba değil ki büzesin.

Kaymakam Bey'in, sosyal yardımları dağıtırken hemşehrilerine torpil geçtiği konuşuluyor.

İlçeye devlet eliyle bir yatırım yapılmadığı, beş yıllık görev süresince hangi yatırım için hükümet yetkililerinin kapısını neden çalmadığı sorgulanıyor.

***

Karabağlar, Birleşmiş Milletler gibidir.

Bu ilçede sadece Mardinliler yaşamıyor.

Anadolu'nun bağrından kopup gelmiş Erzurumlular, Gümüşhaneliler, Bayburtlular, Malatyalılar, Yozgatlılar, Adıyamanlıların, Diyarbakırlıların sayıları azımsanmayacak kadar çoktur.

Karabağlar için AK Partili kurmayların telaffuz ettiği aday adaylarından Kaymakam Mehmet Sadık Tunç Mardinli...

Diğer aday adayı Bilal Doğan da Adıyamanlı.

İki aday arasında ciddiye alınması gereken bir özellik var.

Bilal Doğan, İzmir'de iki üniversite bitirdi.

Kaymakam Bey gibi beş yıllık değil, 40 küsur yıllık bir İzmirli.