Teodora HACUDİ
Gitti…
2 Mart 2016 Çarşamba

Agora’nın arka sokaklarında,
ofis yolunda tanımıştım onu.
Sokakta arkadaşlarıyla oyun kurmuş,
çöpten buldukları oyuncaklarıyla oynuyordu…

Kapkara gözleriyle güldü,
gamzeleri belirdi.
Sonrasında arkadaş olduk,
her gün ofise gelip gitmeye başladı…

Suriye’de okula gidiyormuş,
tekrar okula gitmek istedi
arkadaşlarla onu okula yazdırdık.

Türkçeyi çok kısa zamanda sokakta öğrenmişti.
Girişken, zeki bir çocuktu.
Yine de mahallede de
okulda da başı beladan kurtulmuyordu.
Dediğine göre onunla uğraşan çoktu
ama pes etmiyordu;
oğlanların da,
kızların da,
kendinden büyüklerin de hakkından geliyordu.
Çocukları dövmemesi gerektiğini kaç kere konuştuk hatırlayamıyorum
ama hiç kızmadım, kızamadım…

Haklıydı
o küçücük yüreğinde sakladığı o kadar çok şey vardı ki.
Sadece
sevilmek
kabul görmek istiyordu
ama olmuyordu,
olmuyordu işte
ne yaparsa yapsın
Suriyeli olduğu için devamlı itilip kakılıyordu…

Aslında ona bir fırsat verseler,
onu tanısalar
çok severlerdi,
tıpkı benim onu sevdiğim gibi…                        

Ben onu çok sevdim,
çocuk olduğu
hep güldüğü 
kocaman yüreği için sevdim…

Geçen gün geldi
gideceklerini söyledi.
Ne diyeceğimi bilemedim…

Çok mutluydu,
yeni bir hayatı olacaktı
şimdikinden daha güzel.
Günde üç kez yemek yiyecekti,
kendi odası olacaktı,
çocuklar onu sevecekti,
hiç kimse Suriyeli olduğu için onu itip kakmayacaktı
mutlu
çok mutlu olacaktı…

Konuşamadım,
bir şey diyemedim.
Aklımda birbirinden farklı düşünceler,
yüreğimde karmakarışık duygular…

Son günüydü,
veda etmeden olmazdı.
Ona bir şey almak istedim
alabileceğim bir şey yoktu.
Alsam bile
yanında götüremezdi ki
tıpkı buraya da bir şey getiremediği gibi.

Sahip olduğu bir tek anıları vardı
o zaman onun için bir anı hazırlamalıydık…

Hemen bir pasta sipariş ettik,
en sevdiğinden
vişneli çikolatalı…
 
Pasta yendi
fotoğraflar çekildi.
İçimiz kan ağlarken
güldük
gülmeye çalıştık…
O da
ben de
ağlamamak için kendimizi zor tutuyorduk…

Hayallerini anlattı,
Almanya’ya vardıklarında gideceği okulu,
okul sonrası gezeceği yerleri.

Almanya’da doktor olacakmış,
Türkiye’de polis,
Suriye’ye dönmesi gerekirse de asker…

“Sihirli bir değneğin olsaydı ne yapardın” diye sorduk;
“kelebek olmak istiyorum” dedi…

Sonra onu aldım ofisime indik.
Onun için yapabileceğim son bir şey kalmıştı;
o korkunç yolculuğa hazırlamak…

9 yaşındaki bir çocuğa
ölüm kalım yolculuğu nasıl anlatılır ki…
Denizden başladım,
ona sözüm vardı
okullar kapandığında
denize gidecektik.

Beraber gidemediğimiz denize
şimdi bensiz gidiyordu.
“Korkma” dedim
“ne olursa olsun korkma,
üzerinde can yeleceğin olacak,
karanlıktan da korkma
yolculuk başladıktan birkaç saat sonra
güneş çıkacak
onu düşün.
Denize düşersen de
başını hep yukarıda tut
ama en önemlisi
korkma,
sakın korkma…”

Fotoğraflara baktık,
botlarla karşı kıyıya geçen mültecilerin fotoğraflarına.
Yaşayacakları için onu hazırlamaya çalıştım,
bilmemek en kötüsüydü…

Sonra Meryem Ana’nın önündeki kandili yaktık
beraber dua ettik.
Küçücük ellerini açıp
mırıldandı durdu…

Ona bir kartımı verdim,
vardıklarında mutlaka beni aramasını söyledim.
Atletine de Meryem Ana’yı iğneledim.
Bu bizim sırrımızdı,
Meryem onu koruyacaktı,
benim kızımı koruduğu gibi onu da koruyacaktı…

Robin,
benim kara gözlü
gamzeli kuzum gitti…

Söylenecek çok şey var
ama ben susuyor
sadece dua ediyorum,
kuzumdan haber alabilmek için
dua ediyorum…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 5 yorum var, 5 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
ayhan , 7 Mart 2016 Pazartesi 17:42

Sizi insan oldunuzdan dolayi kutluyorum kizimiza basarmasini ve mutlu olmasini. Diliyorum

Yorumu oyla      11      5  
Demet 3 Mart 2016 Perşembe 01:09

Bu etkileyici yazının sonunda Robin'ciğin Hayallerine ulaşmış olduğunun haberini almayı mı tercih ederdim bilemedim..fakat her ne olursa olsun burada kalmasına sevindim...en azından şimdilik... Havalar ısınıncaya kadar O güvenliği belirsiz geçişte denizde ıslandıkça üşümeyeceği zamana kadar....Fahrettin Bey'in EgedeSonsöz Özel Haber'i için bulunduğu Sakız Adası'nda bizzat şahit olduğu ve en etkilendiği,benim de dinlediğim de en üzüldüğüm şey buydu...Evet çok şükür ki,ulaşmış oluyorlardı karşı kıyıya belki ama çok üşüyorlardı o yolculuk boyunca ÇOCUK lar....Robin hayallerine ulaşsın çok isterim...Fakat denizde ellerinin,kollarının,bacaklarının üşümemesini daha çok isterim....Isınsın biraz daha havalar...Deniz suyu...Acele etmesinler...Robin'e ,Siz'e ve aranızdaki etkileyici bağa Sevgiler.....

Yorumu oyla      11      5  
Teodora Hacudi 2 Mart 2016 Çarşamba 13:02

Az önce Robin geri geldi, geçememişler, umarım tekrar denemezler...

Yorumu oyla      11      5  
Melek 2 Mart 2016 Çarşamba 11:23

İyi kalpli güzel kadın tanıdığım gün de çok sevmiştim sizi bende dua edicem güzel gözlü çocuk hayallerine kavuşsun ve sizde onun bu güzel mutluluğuna şahit olun diye her zamanki gibi muhteşem birşeyler daha buldum sizde sevgiyle kalın bu güzel duyguları bizimle paylaştığınız için çok teşekkürler

Yorumu oyla      11      5  
Ali Aydınoğlu 2 Mart 2016 Çarşamba 10:33

Çok duygusal,keyifle izlenen bir yazı.Sonu hayırlı olur inşallah.

Yorumu oyla      11      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Taşlar yerinden oynuyor
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Üç koltuk, iki makam...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
'Anıt başkan'dan yeni başkanlara!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Yeşil Yıkama ve İtibar Yönetimi
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Mutlu s’on!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva