“Koyunun olmadığı yerde keçiye:

 Abdurrahman Çelebi” dersen…

Olacağı budur…

Adam partiler arasında fırıldak gibi döner durur…

Sen de oyum haram olsun der kahrolursun…

Aslında sebep- sonuç ilişkisidir yaşanan…

Seçeyim seni; seç beni anlayışının geldiği son noktadır bu…

Bütün siyasi partilerde durum aynidir… 

Fark etmez…

Aradaki görece farklar, neticeyi değiştirmez…

 Hiçbirinde demokrasi yoktur…

Sistem senin bildiğin gibi çalışmaz…

 Sistem; “Tavuk mu yumurtadan çıktı, yumurta mı tavuktan çıktı” kadar karışıktır… 

Sen, önce ilçe kongresi, sonra il kongresi, Daha sonra kurultay yapılıp genel başkan ve parti meclisi seçimi olur diye bilirsin…

Uygulama ise bunun tam tersidir… 

Sistem şöyle çalışır:

Önce genel başkan, il başkanını seçer…

Sonra:

İl başkanı kurultay delegelerini…

Sonra, kurultay delegeleri genel başkanı seçer…

Daha sonra da, genel başkan, anahtar listeyle, partinin en üst organı parti meclisini seçer…

Arada delegelerin oy kullanması işin garnitürüdür: 

Sonuç değişmez…

 Al gülüm ver gülümdür yaşanan…

Milletin vekilini, millet değil, genel başkan seçer.

Genel başkan seçtiği için, vekilin boynu hep büküktür… 

Arada bir başkaldıran olursa; bir daha atanmayarak cezalandırılır…

Genel başkanlar değişse de, bu sistem değişmez…

Bu kısır döngü böyle devam eder gider…

***

Peki; 2023 yılında yapılacak seçimlerde partiler ön seçim yapar mı ?

Bence hiçbiri yapmaz…

Zaten, CHP’nin dışındaki partilerde biat kültürü vardır. Liderin ağzından çıkan her söz kanundur…

Onlar atar geçer… Pek de ses çıkmaz…

 CHP’de birkaç cılız ses çıksa da durum değişmez…

 Üstelik bu günkü olağanüstü şartlarda, 6 lı masanın ortaklarına da yer bulunacakken; ön seçim beklemek tek kelimeyle hayaldir…

Siyasi Partiler Kanununa; tüm üyelerin katılımıyla ön seçim yapılır hükmü zorunlu olarak konmadığı sürece bu durum değişmez…

Her ne kadar:

Ata-ma desek de, atarlar kardeşim, atarlar…