Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Basın mensupları ile bir araya gelen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, belediyeye ait İZELMAN, İZENERJİ ve Ege Şehir'de grev tarihinin ilan edildiği yeni dönem toplu iş sözleşmesi süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Geçmiş dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e de sitemde bulunan Tugay, sendikanın istediği rakamı açıkladı.

Ekonomik durum değerlendirmesi yapan Başkan Tugay, “Belediyenin ekonomik durumumun problemli olmasın nedenleri 3 aşağı 5 yukarı her yerde aynı. Ülkenin ekonomisi kötü. Sadece belediyeler değil hükümet de özel şirketler de çok ciddi şekilde etkileniyor. Çok net olarak bu konuyu konuştuğumuzda ortaya çıkıyor. Faizler bir türlü düşmedi. Sayın İmamoğlu’na yapılanlardan sonra ülke ekonomisinde de çalkantı oldu. Faiz ve enflasyon artışı yaşadık. Döviz yükseliyor. Dövizle alınan her türlü ürünün maliyeti yükseldi. Bunlardan dolayı dolaylı olarak her şey yükselmeye devam ediyor. Üretim artışı olmadığı için ülkemizde maalesef ekonomi düzelmiyor. Ülkeyi yönetenler maalesef bunu bir türlü toplayamadılar. Belediyelerin siyasi bir yapısı var ve hizmette yarışmak zorundalar. 'Ben hizmet yapmıyorum' diyemezler. Bu nedenle şartlar zorlanıyor. Ben şu suçlamaları kabul etmiyorum; 'Belediyeler keyfi harcamalar yapıyor'. Böyle bir şey yok. Personel giderleri tüm belediyelerde birinci sıradadır. Bundan kaynaklanan SGK ve vergi giderleri 2’nci sıradadır. Şimdi yeni bir kalem var; bir de bunların faizlerinin giderleri… Biz de en yüksek giderimizin personel gideri olduğunun fakındayız. Çalışan tüm arkadaşlarımızın hakkına, hukukuna en yüksek saygıyı hissediyorum." dedi.

AK Parti, Akhisar'da aday göstermeyecek
AK Parti, Akhisar'da aday göstermeyecek
İçeriği Görüntüle

Dlewlfefelwflew

TİS görüşmeleri hakkında açıklamalar yapan Başkan Tugay şunları söyledi:

TİS süreci bu günlerde çok konuşuluyor. İlçe belediyelerinde yaşanan görüşmeler ve anlaşmazlıkları hepimiz yaşadık. Bizim de TİS sürecinde 2 büyük şirketimizde İZENERJİ ve İZELMAN’da onların temsilcisi olan sendikalarda görüşmelerimiz devam ediyor. 1 Ocak’tan itibaren geçerli olacak rakam üzerinden konuşuyoruz. Bugünlerde İzmir ve Türkiye’de yapılan anlaşmada yer rakamları biz ödemeye hazırız. Ancak biz de dengeyi bozan bir durum var. Üzülerek bunları anlatıyorum ancak 31 Mart 2024’te seçim oldu. 26 Mart günü bir önceki belediye başkanımız 5 bin 800 çalışanını kapsayan bir TİS imzaladı. Seçime 5 gün kala bunu yaptı. Bunu 'ben işçi dostuyum' diye duyurdu. Kendisi aday değildi. Kendisinden sonraki dönemi kapsayan anlaşması yaparken belediyenin dengesini bozacak TİS’e imza attı. Kimsenin vermediği yüzde 67’lik artışı verdi. Her 6 ayda bir de enflasyon artı 3 puan artışı verdi. Bu artışlarla bugün arkadaşlarımızın net olarak eline geçen rakamlar 90-100 bin TL civarına geldi. Tüm arkadaşlarımıza bu rakamı verebilsek bizim için mutluluk kaynağı olurdu. Böylesine ekonomik bir ortamda, bütçemizin yüzde 45 kesildiği bir dönemde, diğer belediyelerin ödediği rakamlar belliyken, memurlara yüzde 11,5 zam yapılmışken, asgari cürette bir yılda yüzde 30 zam yapılmışken ben böylesine bir hareketi ancak sorumsuzluk olarak nitelendiririm. Bunun işçi dostu olmakla bir alakası yok. İşçi dostu olacaksak tüm işçilerin dostu olmak lazım, beli bir kısım için olmaz. Bazı işçilere verilen bu rakamlardan kaynaklı TİS masasında oturanlarda 'biz de böyle bir ücret talep ediyoruz' diyorlar. Biz de belediye bütçenin bunu karşılamasının mümkün olmadığını söylüyoruz. Tüm paramızı işçiye versek yine yetmiyor. Buna karşılık makul tekliflerle anlaşmaya çalışıyoruz. Ben zaman zaman çalışanlarımızı kışkırtacak üzecek sözler duyuyorum. Biz şu an itibari ile ilk 6 için yüzde 26-27 arasında artış önerdik. İkinci 6 ay enflasyon farkı ile yine bir artış olacak. Alınacak en düşük ücret 60-70 bin TL arasına gelecek. Bunun güncel anlamda kötü bir teklif olmadığını düşünüyoruz. Sendikanın bize yazılı olarak ilettiği tek teklif yüzde 110 civarı bir. Ben geçen hafta Ankara’ya gittim. Belediye İş ve Genel İş Genel merkezlerini ziyaret ettim. Onlara durumu detaylı anlattık. Bizim ağzımızdan ne gördüğümüzü duymalarını istedik".