EGEDESONSÖZ – İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Erkan Özkan, SONSÖZ TV’de Gazeteci yazar Muhittin Akbel’in sorularını yanıtladı. Sektörün sorunlarını ve genel kurul öncesi gelişmeleri değerlendiren Başkan Özkan, bir yıllık görev süresinde yaptığı öne çıkan hizmetleri anlattı.
MÜLKİYET YASA TASARISI GÜNDEMDEN DÜŞT
Başkan Özkan, Oda’nın, geçmişte yaşanan bazı olaylardan dolayı ivme kaybetme sürecine girdiğini hatırlatarak, “Göreve gelir gelmez, yönetim kurulundaki arkadaşlarımla birlikte durumu rehabilite ederek Oda’mızı eski durumuna getirdik” dedi. Özkan, şunları söyledi:
“Başkan olduktan sonra esnafımızı zorlayan sorunların çözümü için yoğun bir çalışma başlattık. Mesela ara ara gündeme gelen mülkiyet yasa tasarısı vardı. Ortada kazanılmış bir hak vardı. Yıllar önce devletin Bakanlar Kurulu kararıyla verilen bir haktan söz ediyorum. O hakkın geri alınması söz konusu olunca hemen devreye girdik. Diğer illerin oda başkanlarıyla irtibata geçerek, Birlik Başkanımız Yalçın Ata’nın himayesinde, Federasyon Başkanımız Mehmet Yiğiner ile birlikte Ankara’da TBMM nezdinde ilgili komisyonlarda söz konusu mülkiyet yasa tasarısıyla ilgili çekincelerimizi dile getirdik. Yasayla verilmiş haklarımızı ve neler olması gerektiğini anlattık. Sonuçta ikna ettik ve bu konunun gündemden düşmesini sağladık. Bir yıl içinde yaptığımız en önemli işlerden birisi budur. Esnafımızın ekmeğini büyütmek için biz bu görevlerdeyiz. İzmir’in ihtiyacı olmadığı halde gündeme 2025 yılbaşı itibariyle ticari taksi sayısının artırılması gündeme gelmişti. Piyasaya 200 adet yeni taksinin sokulması gündeme geldi ve bu talebi, yaptırdığımız bilimsel bir araştırmanın sonuçlarını ortaya koyarak çürüttük. Bilimsel araştırmada, şu anda İzmir’de yeni ticari taksiye ihtiyaç olmadığını, ihtiyacın sadece İzmir trafiğinin pik saatlerinde yaşandığını ortaya koyunca, Büyükşehir de bu konuyu gündemden düşürdü. Tüm büyükşehirlerde korsan taşımacılık kabus haline geldi. İstanbul, ilk davayı açtı. İzmir, ilklerin şehri olmasına rağmen maalesef bu konuda ilk adımı atan olamadık. Göreve başlar başlamaz, yönetim kurulundaki arkadaşlarımla konuyu konuştuk ve bu davaya biz de İzmir olarak müdahil olduk. Bir yıldır tüm duruşmalara katıldım. ÖTV sorununu hep gündemde tuttuk, ama çözemedik. Sesimizi her zaman duyurduk. Araçlarını yenilemek isteyen esnafımızl için çeşitli firmalarla görüştük, fırsat yarattırdık.”
11 OCAK 2026’DA GENEL KURUL YAPILACAK
İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası Genel Kurulu’nun 11 Ocak 2026 tarihinde Gaziemir’deki Fuarizmir’de gerçekleştirileceğini açıklayan Başkan Erkan Özkan, tüm esnafı genel kurula katılma çağrısında bulundu. Aday olduğunu, Adnan Menderes Havalimanı kooperatifi başkanı Sami Çetinkaya’nın da adaylığını açıkladığını belirten Özkan, “İyi aile kızını herkes ister” dedi ve şunları söyledi:
“İzmir Şoförler Odası, çok iyi bir pozisyonda. Geçmişte güzel işler yapılmış. Ebediyete intikal etmiş başkanlarımızı saygıyla anıyorum. Odamızın ciddi bir malvarlığı var. Sosyal ve siyasi alanda bir güce sahip... Hal böyle olunca, Oda yönetimine talipliler çok olacaktır. Önemli olan, rekabetin centilmence ve kaliteli olmasıdır ve hak edenin, işin ehli olanın göreve getirilmesidir. Sami Bey’in adaylığını biz de duyduk, durakları dolaşıyorlar. Hayırlısı olsun. Ben buradan kendilerine başarılar diliyorum. Bu arkadaşlar önce bana geldiler, yanındaki iki arkadaşı yönetime almamı istediler. Biz de İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası pazarlıkla yönetilen bir yer değil, hak edeni, hak ettiği şekilde kadrolarımıza aldığımızı, ama kimseye de bu konuda söz verip kendimizi bağlayamayacağımı ifade ettik. Bu cevaptan çok hoşnut olmadılar ki, sahaya çıkıp aday olduklarını açıkladılar. Ben kendilerine bir kez daha başarılar diliyorum. Eski başkanın da üç gün sonra geliyorum, beş gün sonra geliyorum şeklindeki açıklamalarla aday olacağı yönünde ifadeleri olduğunu duyuyoruz. Saygıyla karşılıyoruz elbette. Aday olabiliyorsa ve bize karşı da aday olma konusunda kendisini muktedir görüyorsa, başımızın üstünde yeri vardır, deriz. Burası er meydanıdır. Üyelerimiz kime teveccüh gösteriyorsa, onu seçer. Ben erkan Özkan olarak, yönetim kurulu arkadaşlarım olarak biz, seçime endeksli değil, mevcut sorunları çöze çöze Oda’mızı genel kurula götürüyorum. Takdiri de üyelerimize bırakıyorum.”

“ESNAFIN SORUNLARIYLA İLGİLENMİYOR” ÇIKIŞINA SERT YANIT VERDİ
Rakibi Sami Çetinkaya’nın, “Esnafın sorunlarıyla ilgilenmiyor. Genel kurulda yönetim kurulu kadar oy alır” şeklindeki eleştirilerine yanıt veren Başkan Özkan, şu görüşlere yer verdi:
“Ben kendime inanıyorum. Dersimi iyi çalışıyorum. Ben çalışkan bir öğrenciyim ve çalışkan bir başkan olduğuma inanıyorum. Arkadaşın benim için, şoför esnafının sorunlarıyla ilgilenmiyor demesi, hiç şık olmamış. Bu da onun ayıbıdır. Neden şık olmamış? Havaalanındaki taksilerin ön kapılarında bir logo vardır. Çünkü havaalanı trafiği ayrı bir trafiktir, ayrı bir emniyet birimi vardır, valiliği vardır. Havaalanında bekleme yapmak yasal değil. Belli bir süre beklemeden sonra cezalar yazılıyor. Trafik ekipleri de tüm T plakalı araçların hangisinin havalimanı arabası olduğunu ayırt etmekte zorlanıyorlar haliyle.. . Bunun için ön kapılarda havalimanı logosunun olması gerekiyordu. Bu arkadaşlar, bu küçük sorunu bile çözemediler onca yıldır… Çözememelerinin sebebini de beni çalışmamakla, esnafın sorunlarıyla ilgilenmediğimi söyleyen arkadaş da çok iyi biliyor. Bana geldiler, bir aylık süre istedim. Bir ay sonra UKOME kararlarını ellerine verdim ve bugün tüm havaalanı arabalarında o logo var. Artık ceza yemeden çalışabiliyorlar. Buna rağmen tembel başkan demeleri çok tuhaf olmuş. Birinci ödevimi, havaalanına hizmet ederek yapmış oldum! İkincisi; kendilerinin TÜRKSAB ile ilgili havaalanında sorunları vardı. Turizm müdürlüğünden randevu bile alamıyorlardı. Başkan adayı olduktan sonra silmemişse, sosyal medyadan bu konuda paylaşımları da vardır; Turizm müdürümüzle kendilerini görüştürdüm. Hava alanında belgesiz çalışanlarla ilgili sorunları vardı. Ulaştırma Bölge müdürlüğümüzden randevu aldım, onları götürdüm, burada da görevimi yerine getirdim. Biraz Allah’tan kork Sami Çetinkaya, sen alnı secdeye değen birisin! Sezar’ın hakkını Sezar’a ver! Onun cahilliğine veriyorum ve el insaf diyorum. Programın başında yaptığımız işlerden bazıları saydım. Bunlar kendiliğinden olan şeyler değil. Benim için Sami Çetinkaya’nın değerlendirmesi değil, esnafımızın genelinin değerlendirmesi önemlidir. Yönetim kurulu kadar oy alır demiş. Beni seçen yönetim kurulu arkadaşlarımın, geçen genel kurulda seçilen başkan kadar oy aldığını hatırlatmak isterim. Bizim genel kurullarımızda 1600, 1800 kişi oy kullanır. 11 Ocak tarihine az kaldı. Yönetim kurulu oyu kadar oyla mı, yoksa sandıktan çok büyük bir farkla mı kazanacağımızı sandık gösterecek. Benim esnafın kimin çalışkan olduğunu, liyakatı kimin bu işlere yatkın olduğunu seçebilecek kalitededir. Bir sarraf nasıl ki altından anlıyorsa, bizim esnafımız da insan sarrafıdır, insandan anlar. Ben sandığın iradesine, şu kadar oy alırız diyerek saygısızlık yapmam. Ancak çok iyi bir oyla seçileceğimize inanıyorum.”
“BELGE VERİLMİYOR” İDDİASINA MAKBUZLA CEVAP VERDİ
Başkan Özkan, taksimetre ayarlamalarında paraların eskiden elden ödendiğini hatırlatan Çetinkaya’nın, makbuz verilmediği yönündeki iddiasına, Çetinkaya için kesilen makbuzu göstererek yanıt verdi:
“Maalesef İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası‘na başkan adayı olarak ortaya çıkan bir arkadaşın bu konularla ilgili bilgisizce açıklamalar yapması, endişe vericidir. Bu konuda inceleme yapmak üzere odamıza müfettişler geldi. Ancak bu konuda herhangi bir olumsuzluk tespit etmedi, öyle bir şey yok çünkü. İBAN’ı yasallaştırdılar diyor. Meslektaşlarımız bunu istiyorlardı ve bu bir kolaylıktır. Makbuz da verilmiyormuş! Arşivden bizden aldığı makbuzu çıkarttım. 23 Mart 2025 tarihli makbuzu almayı unuttuysa, gelsin alsın! Oda’nın kasasına belgesiz tek kuruşu girmez. Neymiş efendim, bu illegalmiş! Arkadaş biz bakkal dükkanı işletmiyoruz! Biz İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odasıyız. Sen bir kere başına gelmek istedin odanın kurumsallığına leke sürüyorsun!”
![]()
MARTI TAG DAVASI’NDA DURUŞMA, 9 ARALIK’TA
Martı TAG davasının 9 Aralık’taki duruşmada olmasa da bir sonraki celsede sonuçlanacağı ümidini taşıdığını anlatan Başkan Erkan Özkan, “Martı TAG davasını çok yakından takip ediyoruz. Son duruşmada hakimden izin alarak, bu durumun ekonomik boyutunun yanında artık toplumsal bir sorun halin, asayiş sorunlarına evrildiğini anlattım. Önümüzdeki duruşma, 19 Aralık’ta olacak. Bilirkişi raporu, geçtiğimiz duruşma günü geldiği için mahkeme heyeti, bilirkişi raporunu inceleme fırsatı bulamadı. Dolayısıyla 19 Aralık’a ertelendi. Bilirkişi raporuna itiraz süreleri var. Takdir yüce yargınındır. 19 Aralık’ta muhtemelen karar çıkar diye ümit ediyoruz. Yine itirazlar olursa, bir celse daha atabilir ve inşallah esnafımızın lehine bir nihai karar verilir diye düşünüyorum” dedi.
DENETLEMELER ÇOK İYİ YAPILIYOR AMA ARTIK YETMİYOR
İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Erkan Korkmaz, korsan taşımacılıkla mücadelede konusunda da görüşlerini açıkladı:
“Cezalar caydırıcı değil. Alkollüyken araç kullanmada olduğu gibi korsan araç kullanmada da ehliyetin alınması konusunu gündeme biz getirdik. Şu anda cezalan 15-20 yıl öncesinin cezaları ve güncelliğini kaybetmiş durumda. Ben yakalansam bile öteki arabayla işime devam ederim, mantığı taşıyorlar. Ben burada taksi yerine korsanı kullanan yolculara şunu söylemek istiyorum; korsanı tercih ettiklerinde vatandaşımız çeşitli sorunlar yaşayabilir. Bir yakınınızı korsana bindirdiniz, yolda bir vaka oldu, denetimde uyuşturucu bulundu veya nahoş bir durum oldu. Siz de o suçun ortağı olursunuz. Çünkü o aracın içerisinde bir kamera yok. Bizim taksilerimizde var. Allah korusun, bir kazaya maruz kaldınız, yaralandınız. O aracın mali mesuliyet sigortasının olup olmadığını bilmiyorsunuz. Fakat bizim araçlarımız, o sigorta olmadan yola çıkamaz, çünkü ruhsat alamaz. İzmirli hemşehrilerimize, taksiyi tercih etmelerinin kendileri açısından çok daha hayırlı olacağını ifade etmek istiyorum. Yasal olanı tercih edin diyorum. Her şeyin sahtesi, korsanı sıkıntılıdır; bu korsan için de geçerlidir.”

KORSANI MİTİNGLE DEĞİL, YASAL DÜZENLEMEYLE BİTİRMEK MÜMKÜNDÜR
Korsan taşımacılığın kökünü kazımak için çaba harcadıklarını anlatan Başkan Özkan, Cumartesi günü bir grup taksici tarafından yapılması planlanan “Korsana hayır” mitingiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu:
“İzmir Valimiz, Emniyet Müdürümüz, Trafikten sorumlu Emniyet Müdür yardımcımıza, ayrı ayrı saygılarımı ve teşekkürlerimi gönderiyorum. Çünkü korsana karşı çok duyarlılar. Gerekli denetimler yapılıyor. Aksini söylersek haksızlık etmiş oluruz. 1 Ocak-2 Kasım tarihleri arasında korsan taşımacılık yaptığı tespit edilen 725 araca cezai işlem uygulandı. 249’u korsan taksi, 92’si korsan okul servisi ve 384 korsan personel, trafikten men edildi. Artık sineği değil, bataklığı kurutmamız gerekiyor. Denetim artık yetmiyor ve biz bunun yasal bir düzenlemeyle, erişim yasağıyla çözüleceğine inanıyoruz. Akşam saatlerinde duraklarımızda araçlar çakılı dururken, restoranların köşelerinde onlarca korsan cirit atıyor. Esnafım, artık haykırmak durumuna geldi. Korsanlarla kavgalar başladı. Bir grup taksici arkadaş, 8 Kasım Cumartesi günü bunun için bir miting yapmak istediklerini, konvoyla şehir turu atmayı amaçladıklarını bildirdi. Ben de burada sorunun, denetleme değil, hukuki bir sorun olduğunu, erişimin engellenmesi gerektiğini ifade ettim. Bunun yolu sokaklar değil, masadır, İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası çatısının altıdır. O eyleme destek veremeyeceğimi söyledim. İlgili makamlara sesimizi duyurmak da bizim görevimiz. Arkadaşlarımızı sağduyulu olmaya davet etim. Orada herhangi bir taşkınlığa mahal vermeden, herhangi bir kuruma zan altında bırakmadan hakkınızı hukukunuzu mitingle değil. Bir basın açıklamasıyla yapabilirsiniz, dedim. Çünkü arkadaşlarım haklı. Devletin kurumlarını zora sokmamak gerekiyor. Aşırıya kaçılmamasını tavsiye ettim. Korsan, sadece İzmir’in değil, Türkiye’nin sorunu. Esnafın miting yapmasına, konvoy yapmasına karşı değiliz. Taşkınlığa, topluma zarar verilmesine karşı olabiliriz Taşkınlık konusunu neden ikide bir söylüyorum; çünkü karşı tarafta tahrik var! Kendisini CEO olarak tanıtan zat, çeşitli sosyal medya araçlarıyla benim esnafımı tahrik ediyor. Esnafımı bu konuda uyanık olmaya davet etim. Korsancı firma, öyle ki, devletin televizyonunda benim meslektaşlarımı aşağılayıcı reklamlar yayınlatıyor. Bu da bir nevi çatışmaya sebebiyet vermenin altyapısıdır. Ticaret Bakanlığına, o reklamların kaldırılması için bir ay önce yazı yazdık ama hala reklamlar devam ediyor. Yasal olmayan bir taşımacılığın devlet kanalında reklam doğru değil. RTÜK’e de şikayette bulunduk ancak bugüne kadar olumlu bir yanıt alamadık.”

KARARNAME ÇIKTI AMA VERGİ ORANINI DÜŞÜRMEK İÇİN GİRİŞİMLERİMİZ SÜRECEK
Başkan Erkan Özkan, 1 Ocak 2026 itibariyle yürürlüğe girecek basit usul vergilendirmeden gerçek usul vergilendirme dönemiyle ilgili gelişmelerle ilgili şu bilgileri verdi:
“2020 yılından bu yana, yani pandeminin başladığı dönemden beri vergi vermiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız bize bir cansimidi atmıştı. Fakat benim esnafı vergi dememek gibi bir talebi yok. Kamu tarafı, ben seni basit usulden çıkaracağım, deftere tabii tutacağım, yazar kasaya sokacağım, diyor. Federasyon başkanımızla, tüm illerin oda başkanlarıyla iki aydır Ankara’da toplantılar yapıyoruz, bu konuda. Federasyonun vergi uzmanı ve başkanlarla birlikte, Gelir İdaresi başkanlığını ziyaret ettik, çekincelerimizi anlattık. Biz bunları konuştuktan 15 gün sonra Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle basit usul vergilendirme terk edildi, 1 Ocak’tan itibaren deftere tabi dönemin başlatılacağı duyuruldu. Bu durumu siyasilere tekrar izah ettik, dosyalarımızı sunduk. Gelir İdaresi başkanımızın kapısını yine çaldık. Bizim taşıyacağımız yük 5 kilo, siz bize 50 kilo yüklüyorsunuz, dedik; biz bu yükü kaldıramayız, dedik. Gelir İdaresi başkanlığıyla bir kez daha durum değerlendirmesi yapacağız. Yeni mükellef olacak taksiciler, direkt deftere tabii olacak. Biz de deftere tabii olalım, tamam; bize yüzde 20 KDV, yüzde 25 Gelir vergisi istenirse, biz bunu ödeyemeyiz. Biz bir günde 100 bin lira ciro yapan bir esnaf kesimi değiliz, 5 bin, 6 bin, 8 bin lira gibi hasılatımız oluyor. Dolayısıyla bizi hasılat hesabına göre değerlendirin dedik. Şu kadarını söyleyeyim, esnafımızı çok da sıkıntıya sokmayacak bir oranda vergi alınacağını tahmin ediyorum.”




