Buse AÇIKALIN/EGEDESONSÖZ- İzmir’in en önemli hastaneleri arasında yer alan Bozyaka Devlet Hastanesi’nin eski bloklarının yıkılıp yeniden inşası ile ilgili durum belirsizliğini koruyor.
Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin tamamen kapatılmasının doğru bir karar olmayacağını söyleyerek bu durumun Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin kapasite yükünü aşacağını belirtti. Doğruyol, “Yeşilyurt Devlet Hastanesi zaten yüzde 100 kapasiteyle çalışıyor. Bozyaka kapatılırsa bu yükü taşıması mümkün değil” dedi.
“BOZYAKA’NIN YIKILMAYA ÇALIŞILMASININ ALTINDA YATAN SEBEPLERİ SORGULAMAK GEREKİR”
İzmir’deki 12 devlet hastanesinin depreme dayanıksız olduğuna dikkat çeken Doğruyol, “İzmir’de şu anda bizim bildiğimiz kadarıyla 12 adet depreme dayanıksız, acilen yenilenmesi gereken devlet hastanesi bulunuyor. Bunun yanında aile sağlığı merkezleri ve 112 acil sağlık hizmeti istasyonları da var. Bu istasyonların büyük kısmında yaşam koşulları olumsuz. Birçok bina kötü şartlarda hizmet vermeye çalışıyor. Acilen yenilenmesi gereken bu 12 devlet hastanesinden biri de İzmir Eğitim Diş Hastanesi. Deprem riski nedeniyle boşaltılması gereken bu hastane hâlâ hizmet verirken, öncelikle Bozyaka Hastanesi’nin yıkılmaya çalışılmasının altında yatan sebepleri sorgulamak gerekir” şeklinde konuştu.
“R BLOK’UN HİZMET VERMEYE DEVAM ETMESİ GEREKTİĞİNİ SAVUNUYORUZ”
Bozyaka Hastanesi’nin hizmet verebilir durumda olan bir bloğu olduğunu belirten Doğruyol “O hastaneye yakın bir bölgede özel bir hastane bulunuyor. Bu özel hastanenin bölgede bir ağırlığı veya etkisi olup olmadığı da araştırılmalı. Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi yıllarca “eğitim araştırma” statüsünde olmasına rağmen, kardiyoloji, doğum, çocuk, göğüs gibi bazı bölümlerin poliklinik ve servislerinin uzun süredir açılmaması da dikkat çekicidir. Bunun da ayrı bir nedeni var mı diye sorgulamak gerekir. Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi geniş bir alana sahip. Bu alan içinde bulunan R Blok hâlen hizmet verebilir durumda. Biz, R Blok’un hizmet vermeye devam etmesi gerektiğini savunuyoruz. Diğer bloklar yıkılıp yenilenene kadar bu şekilde bir proje oluşturulması büyük fayda sağlayacaktır” dedi.
“YEŞİLYURT BU YÜKÜ TAŞIYAMAZ”
Doğruyol, Bozyaka Devlet Hastanesi’nin yıkım sürecinin bölgedeki sağlık hizmetlerini olumsuz etkileyeceğini belirterek şu değerlendirmede bulundu:
“Bu durumu ısrarla savunmamızın nedeni, o bölgede hizmet veren tek hastanenin Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi (halk arasında Yeşilyurt Hastanesi olarak bilinir) olmasıdır. Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi hâlihazırda neredeyse yüzde 100 kapasiteyle çalışıyor. Bozyaka’nın tamamen kapatılması durumunda bu hastanenin yükü taşıması mümkün değildir.
Dolayısıyla Bozyaka’nın kapatılmasında, bölgedeki özel hastanelere hasta yönlendirme amacı olup olmadığı da sorgulanmalıdır. Bu nedenle Bozyaka Hastanesi’nin tamamen kapatılması doğru bir yaklaşım değildir.
R Blokta poliklinik, laboratuvar ve röntgen gibi küçük çaplı hizmetlerin sürdürülmesi hem Yeşilyurt Hastanesi’nin yükünü hafifletecek hem de bölge halkının mağduriyetini önleyecektir. Ayrıca Bozyaka Hastanesi’nin yeni binasının en kısa sürede tamamlanması ve “kurumsal hafızanın” o bölgeden yok olmaması gerekir”
“SENDİKA OLARAK ŞEHİR HASTANELERİNE KARŞIYIZ”
Doğruyol, sözlerine şöyle devam etti:
“Şehir Hastanesi, İzmir şehir merkezinin dışında yer alıyor. Vatandaşlar oraya gidip gelene kadar neredeyse günleri bitiyor. Trafik sorunu zaten ciddi bir problem. Raylı sistem yapılmadan Şehir Hastanesi’nin açılması da ayrı bir sıkıntı yarattı. Şu anda vatandaşlar, hastaneye ulaşım konusunda ciddi zorluklar yaşıyor.
Ayrıca hastanenin çok büyük olması nedeniyle insanlar hastane içinde bile kayboluyor. Dünya standartlarına göre 300–350 yataklı hastaneler yönetilebilir ve işlevsel kabul edilirken, Türkiye’de 2000–2500 yataklı şehir hastanelerinin yapılması sağlıklı bir model değildir.
Biz sendika olarak şehir hastanelerine karşıyız.
Amacımız hem vatandaşların hem çalışanların mağdur olmamasını sağlamak, hem de devletin menfaatlerini korumaktır”
