İZMİR - Metro Turizm'in sahibi Galip Öztürk ve Başbakanlık Müşteşar Yardımcısı Abdülkadir Emek'in de aralarında bulunduğu 70 şüpheli hakkında 'çıkar amaçlı suç örgütü kurmak' suçlamasıyla İstanbul Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş tarafından hazırlanan iddianame İstanbul Bölge 23. Ağır Ceza Mahkemesi 'nce kabul edildi.
Öztürk'ün bir numaralı sanık olduğu iddianamede, suçlar, 'Rüşvet, soruşturmaları etkilemeye teşebbüs, gazeteci ve polislere tehdit, ihaleye fesat, başkasına ait arazinin işgali, borsada manipülasyon' şeklinde sıralandı.

İddianamede İzmir'i direkt ilgilendiren şok bir iddia/suçlama da dikkat çekiyor. İddianamede yer alan bilgilere göre Galip Öztürk, Karşıyaka'daki altın madenine ruhsat alabilmek için Mehmet Ağar'dan İzmir Valisi Cahit Kıraç'ı ikna konusunda yardım istemişti.

'ABİ SEN VALİ'YLE İYİ DOSTMUŞSUN…'
Radikal Gazetesi'nden yer alan habere ve İddianamede yer alan suçlamalara göre Öztürk, 6 Kasım 2011'de telefondaki Mehmet Ağar 'a 'Abi benim bir ricam var İzmir Valimizle ilgili, senin çok iyi dostunmuş, tanıyorsun herhalde... Bir ruhsatımız var orada da genelgede çıktı ama imzayı herhalde bekletiyormuş' diyor. Ağar da 'Pazartesi bir konuşayım' cevabını veriyor.

'O MADEN ARAPDAĞI MADENİ'
Bu arada iddianamenin açıklanmasının ardından madenin ruhsat almasına karşı yürütmeyi durdurma davası açan EDP İl Başkanı ve Avukat Arif Cangı Egedesonsöz'e konuştu.

İddianamede sözü edilen altın madeninin Karşıyaka Arapdağı Altın Madeni olduğunu ifade eden Cangı, 'Anlaşılan İzmir İl Özel İdaresi'nin 03.12.2010 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatlarını biz mahkemeden durdurunca o sırada yapılan ÇED Yönetmeliği değişikliğine dayanarak yeniden ÇED'siz ruhsat almaya kalkışmışlar. Bu şekilde mahkeme kararının arkasından dolanarak, Karşıyaka'nın geleceğini karartacak maden işletmesini faaliyete geçirmek istemişler. Bunun için de Mehmet Ağar'dan yardım istemişler. Ama bunu başaramadılar. Arapdağı Altın Madeninin hem açılma ruhsatı hem de Enerji Bakanlığınca verilen maden işletme ruhsatı iptal edildi' diye konuştu.

MAFYA TİPİ ÖRGÜTLENMELER NELERE KALKIŞIYOR…

'İddianame hukuk dışı mafya tipi örgütlenmelerin nelere kalkıştığının somut bir örneğini gösteriyor' diyen Cangı, 'Aynı zamanda ekolojiyi mahveden, canlı yaşamı için büyük risk oluşturan faaliyetlerin izinlerinin nasıl alındığı konusunda bize ipucu vermektedir. Diğer yandan ekoloji mücadelesinin yalnızca ekolojinin değil aynı zamanda hukukun savunulması anlamına geldiğini biz kez daha gördük. Arapdağı'nda şimdilik başarılı olamadılar ama başka yerlerde başarılı oldular, hangi hukuk dışı ilişkilerin yaşandığını bilemiyoruz. Arapdağı'nda şimdilik kazandık, ancak yeni yeni hukuka aykırı izinlerle yeniden gündeme gelebilir. Bu nedenle Karşıyakalıların, İzmirlilerin uyanık olması gerekiyor' ifadelerini kullandı.

KIRAÇ DA ŞOKTA!
Öte yandan iddianamenin yayınlanmasının ardından İzmir Valisi Cahit Kıraç da şok yaşadı. Kıraç'ın yakın çevresine Mehmet Ağar'la arasında böyle bir görüşmenin hiç olmadığını söylediği öğrenildi.

KARŞIYAKA AYAKLANMIŞTI!
Arapdağı'nda yapılması planlanan madene Karşıyaka cephesinden sert tepki gelmiş. Belediye Başkanı Cevat Durak net bir karşı duruşla ve oluşturduğu kamuoyuyla karara ve olası ruhsata uzun süre tepki göstermişti. Bu tepkiler sonrası çevreciler harekete geçmiş ve maden davalık olmuştu.


DİĞER İDDİALAR

SPK'YLA İLİŞKİ:
Sermaye Piyasası Kanunu'na aykırı hareket ettiği, borsada manipülasyon yaptığı belirtilen Öztürk'ün hakkında işlem yapılmasını engellemek amacıyla SPK üyeleriyle ilişki kurmaya çalıştığı, eski SPK üyesi şimdiki Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Abdülkerim Emek'in de bu konuda 'örgüt lehine çalışma yürüttüğü' öne sürüldü.
DANIŞTAY'A HEDİYE: Öztürk'ün talimatıyla bazı şüphelilerin Rekabet Kurumu'nca verilen cezanın iptali için Danıştay Genel Sekreteri H.P.'ye hediyeler aldığı öne sürüldü. H.P. hakkında dosya Danıştay Başkanlığı'na gönderildi.
SAVCIYA RÜŞVET: Öztürk'ün onayıyla örgüt üyelerinin işlerini takip etmesi için savcı M.E'ye düzenli olarak para verildiği belirtildi.

İSRAİL AJANLARIYLA İŞBİRLİĞİ: İddianamede C.K. ile H.B.K. isimli kişiler arasında şu görüşme dikkat çekti. C.K: 'Ne yapıyorsun, bu Huntur'u takip ediyor musun?' H.B.K.: 'Onu aldık Karantiya baba,.., Ona değişik bir proje yaptım. İsrail ajanlarıyla işbirliği yapıyor, o arabalarda gizli bölmeler var.'
CHP 'Lİ VEKİLLERE GÖNDERME: Öztürk ile şüphelilerden Tarık Cengiz arasında 4 Aralık 2010'da yapılan bir görüşmeyle ilgili iddianamede 'Dönemin CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum'un CHP kurultayı için Galip Öztürk 'ten maddi destek istediğine dair görüşmedir' deniyor. CHP Samsun Milletvekili Ahmet Haluk Koç'un da şüphelilerden Necmi Hatipoğlu'yla telefon görüşmelerine yer verilen iddianamede 'Öztürk'ün Koç'a otobüs desteği verdiğini gösterir görüşmedir' denildi.
BASKINI ÖĞRENDİ, KAÇAMADI
İddianameye göre, mart ayındaki operasyonu önceden öğrenen Öztürk, Bulgaristan üzerinden kaçmak için evinden ayrılırken yakalandı. Öztürk'ün devlet kurumları ve siyasilerle bağlantı kurarak bazı suçlarla ilgili ceza almasını engellediği öne sürülerek, 'Rakiplerini bürokratik, adli ve siyasi bağlantılarıyla saf dışı bıraktı, iflasa zorladı. Otobüs firmaları iflas etmemek için şikayet etmedi' denildi.