İZMİR –Büyükşehir Belediyesi'nin Gaziemir'de gerçekleştirdiği Yeni Fuar Alanı'nın temeli CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun katılımıyla gerçekleştirildi.
Törene CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra İzmir Valisi Cahit Kıraç, Meclis Başkanvekili İzmir Milletvekili Prof. Dr. Güldal Mumcu, CHP genel başkan yardımcıları, milletvekilleri, belediye başkanları, ilçe başkanları, partililer ve çok sayıda kişi katıldı.

Törene CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra İzmir Valisi Cahit Kıraç, Meclis Başkanvekili İzmir Milletvekili Prof. Dr. Güldal Mumcu, CHP genel başkan yardımcıları, milletvekilleri, belediye başkanları, ilçe başkanları, partililer ve çok sayıda kişi katıldı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu törende yaptığı konuşmada İzmir ve ülke gündemi üzerine çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Sözlerine İzmir'in önemine değinerek başlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'İzmir'in bizim tarihimizde önemli yeri var. Her alanda öncülük yapan bir kent... Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan kenttir. İzmir Türkiye'nin gözbebeğidir. Yapılan araştırmada dördüncü büyük kent seçildi. Bu başarının altında imzası olan belediye başkanlarını yürekten kutluyorum' dedi.
Sözlerine İzmir'in önemine değinerek başlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'İzmir'in bizim tarihimizde önemli yeri var. Her alanda öncülük yapan bir kent... Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan kenttir. İzmir Türkiye'nin gözbebeğidir. Yapılan araştırmada dördüncü büyük kent seçildi. Bu başarının altında imzası olan belediye başkanlarını yürekten kutluyorum' dedi.
BELEDİYE BAŞKANLARINA ÖVGÜ
Kılıçdaroğlu kentin ardından İzmirli ve CHP'li belediye başkanlarını övgü dizdi. CHP Lideri, 'Bizim belediye başkanlarımızın özellikleri var. Pek çok yeniliklerin altında CHP'li başkanların imzası var. İlk metro, ilk tercihli yol, fuar, doğal yaşam parkının altında imzası var. Bir kenti 'önce kendime değil, önce kentime hizmet edeceğim' diyen siyasi anlayışa sahibiz. Önce halk zenginleşecek. Bu fuar alanı kente katkı yapacak. İzmir sadece Türkiye'de değil Dünya'da yapılacak. Mermer Fuarı yapılacaksa Dünya kenti buraya gelecek. İzmir'de yiyecekler, yatacaklar. Burada konaklayacaklar. İzmir'in güzel bir körfezi var. Geçen gün gazeteyi okurken tebessümle okudum. Körfez'in yeniden canlandığını gördüm. Resimleyen gazetecileri tebrik ediyorum. Denizi, Körfezi, yeşil alanları ile bütün kentlere örnek olan kenttir. Belediye başkanları 'yeşil alan az' diyor. Kentin yeşilini ranta kurban etmiyorlar' ifadelerini kullandı.
BASKILAR BAŞKANLARIMIZI HİZMET GERİ KOYAMAZ!
Kılıçdaroğlu temeli atılan Yeni Fuar Alanı'nın ihale sürecinde yaşanan sıkıntılarına da eleştirel bir bakış getirdi. 'Yeni Fuar Alanı'nda ihale yapıldı. KİK'e gitti. KİK 20 günde sonuçlandırması gerekirken tam 7,5 ay beklettiler. Neden?' Kılıçdaroğlu, 'Acaba hizmeti engelleyebilir miyiz diye... Ne yaparsanız yapın, hangi baskıyı yaparsanız yapın hiçbir CHP'li belediye başkanının kendi halkına hizmet etmekten alıkoyamazsınız. İzmir Türkiye'nin uygarlığa, çağdaşlığa açılan bir kapıdır. Kimsenin ötekileştirilmediği, herkesin kucakladığı bir kenttir. Anadolu coğrafyasının barış kentidir. Herkes bilir ki Büyükşehir Belediye Başkanı herkese hizmet eder. Kapısı açıktır. Bizim başkanlarımızın özelliği de kendi seçmenlerine, halkına hesap vermeyi onurlu görev saymasıdır' diye konuştu.
CHP Genel Başkanı ülke gündemi üzerine açıklamalarına hükümetin dış politikalarına eleştiri getirerek başladı. Kılıçdaroğlu şunları söyledi: Devlet adamlığı dediğimiz kavramın tipik örneği vardır. Devlet adamı sorunları önceden görür. Kronikleşmeden çözüm üretir. Devlet adamı kendi tarihini kötülemez. Kendi insanını kötüleyerek yurtseverlik duygusunu ayaklar altına almaz. Devlet adamı dediğiniz kişi devletine sahip çıkar. Bir tek çocuğun bile yatağa aç girmediğini garanti eden kişidir. Devlet adamı hukukun üstünlüğüne inanır. Hapishanelerinde gazetecilerin, bilim insanlarının olmayacağını garanti eden kişidir. Bizim devleti, devlet adamı kimliği ile yönetecek kişilere ihtiyacımız var. Devlet adamı ülkesinin dış politikası ülkelerin politikalarına göre değil kendi ülkesine göre belirler. Gelecek kuşaklara hedef gösterir. Devlet adamı denilen kişi insanını çevresini, doğasını seven kişidir. Bizim devlet adamı kimliğine sahip, öngörüleri güçlü insanlara ihtiyaç var. Çünkü Türkiye iyi yönetilmiyor. Bakın tüm komşularımız ile kavgalıyız. Suriye, İran, Irak ile alıp veremediğimiz nedir? Barış içinde yaşamak varken, halkların kardeşliği varken niye böyle oluyor? Batı'nın egemen güçlerinin istediğini yapmamak varken neden kavga, neden savaş?


ÇIK MİLLETİN ÖNÜNE KONUŞ!
2002 yılını düşünün… Sıfır terör. Rahmetli Ecevit döneminde… Şimdi bakın. Nereden buraya geldik. Türkiye'yi 10 yılda terör batağına sokan bu zihniyeti nasıl iyi göreceğiz. Öcalan ile görüşmelerin tutanakları yansıdı. Şimdi 'gazeteci kim, niye sızdırıldı' deniliyor. Bırakın herkes işini yapıyor. Biz başbakandan açıklama bekliyoruz. Çık, milletin önünde açıkça görüşünü bildir. Bir tarafın görüşleri ortaya çıktı. Şimdi diğer ortak konuşacak. Çıkıp 'benim konuşma hakkım yok' diyemez. Bu ülkeyi adam gibi yöneteceksen senin yanıtını bekliyorum. Çık milletin önüne ve konuş. Ne düşünüyorsun sen?
Kılıçdaroğlu, 1 Mart Tezkeresi'nin tarihi reddinin 10.yılı geride kalırken iktidara tutanakları açıklama çağrısında da bulundu: Dün 1 Mart Tezkeresi'nin 10. Yıldönümü döndü. Bundan yıllar önce yabancı ülkenin askerleri geldi. Parlamento'da yapılan gizli oylama ile tezkere ret edildi. İlk kurşunun atıldığı yerden çağrı yapıyorum. Yüreğinde insan sevgisi olan İzmirlilerin kentinden çağrı yapıyorum. O tutanakları açıklayın. Biz başvurumuzu yaptık. Kim neyi konuştu, kim 'yabancı askerler gelsin' dedi. Kim karşı çıktı. Bu milletin bilmeye hakkı var. Binlerce Müslüman öldürüldü, kadınlara tecavüz edildi. Halktan bir şey gizlememeliyiz.
BELEDİYE BAŞKANI BU KADAR YILLA YARGILANIYORSA…
CHP Lideri konuşmasını tarihi Büyükşehir davası hakkında açıklamalarla bitirdi: İzmir hepimizin üzerine titrediği bir kent. Herkes örnek alıyor. Sevgi, barış egemen. Yeşil alanların ranta kurban edilmediği güzel bir kentteyiz. Bu fuar alanı bittiğinde Türkiye'nin en büyük alanı burada olacak. Binlerce kişi burada çalışacak. Bir belediye başkanının görevi sadece yaşayanların ihtiyaçlarını yerine getirmek değil istihdam olanağı da yaratmaktır. Bu görevlerden birisini Sayın Aziz Kocaoğlu yapıyor. Kendisine teşekkür ediyorum. Aziz başkanımız 397 yıl hapis cezası ile yargılanıyor. Siz bir belediye başkanını bu kadar yılla yargılıyorsanız orada adalet yoktur. Adalet farklı ir kavramdır. Milletin vicdanı demektir. Milletin kabul etmediği olmaz. Yargıcın kararı vatandaşın vicdanında ölçülür. Sıkı yönetim mahkemelerinde onlarca insan idam edildi. Onlar da yargı kararıydı. Silivri'de savunma yapmadan cezalar verildi. Avukatlar, gazeteciler, milletvekilleri hapiste olan bir ülkede adalet arayışını sürdüreceğiz. Adaletin olmadığı yerde huzur olmaz, toplum vicdanı rahat etmez. Adaletli günleri hep özleyeceğiz. Bu ülkeye adalet gelsin diye hep birlikte mücadele edeceğiz. Genci, kadını, işçisi ile bu ülkede adalet ya gelecek ya da gelecek. Biz bu adaleti mutlaka sağlayacağız.
CHP Lideri konuşmasını tarihi Büyükşehir davası hakkında açıklamalarla bitirdi: İzmir hepimizin üzerine titrediği bir kent. Herkes örnek alıyor. Sevgi, barış egemen. Yeşil alanların ranta kurban edilmediği güzel bir kentteyiz. Bu fuar alanı bittiğinde Türkiye'nin en büyük alanı burada olacak. Binlerce kişi burada çalışacak. Bir belediye başkanının görevi sadece yaşayanların ihtiyaçlarını yerine getirmek değil istihdam olanağı da yaratmaktır. Bu görevlerden birisini Sayın Aziz Kocaoğlu yapıyor. Kendisine teşekkür ediyorum. Aziz başkanımız 397 yıl hapis cezası ile yargılanıyor. Siz bir belediye başkanını bu kadar yılla yargılıyorsanız orada adalet yoktur. Adalet farklı ir kavramdır. Milletin vicdanı demektir. Milletin kabul etmediği olmaz. Yargıcın kararı vatandaşın vicdanında ölçülür. Sıkı yönetim mahkemelerinde onlarca insan idam edildi. Onlar da yargı kararıydı. Silivri'de savunma yapmadan cezalar verildi. Avukatlar, gazeteciler, milletvekilleri hapiste olan bir ülkede adalet arayışını sürdüreceğiz. Adaletin olmadığı yerde huzur olmaz, toplum vicdanı rahat etmez. Adaletli günleri hep özleyeceğiz. Bu ülkeye adalet gelsin diye hep birlikte mücadele edeceğiz. Genci, kadını, işçisi ile bu ülkede adalet ya gelecek ya da gelecek. Biz bu adaleti mutlaka sağlayacağız.





