Berivan KAYA/EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İZSU), Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nin 36 ay boyunca işletmesi için çıktığı ihalede Alkataş İnşaat ve Taahhüt Şirketi 1 milyar 904 milyon 501 bin 617 TL'lik teklif sundu.

İZSU’da ihalenin gerçekleştiği sırada Türkiye Komünist Partisi üyeleri İZSU hizmet binası önünde eylem yaptı.

TKP İzmir İl Başkanı Tuğçe Sezen Gedik, ihaleye tepki göstererek Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nin özel sektörün kar hırsına bırakılmaması gerektiğine dikkat çekti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’a ve İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan’a sert eleştirilerde bulunan TKP’li Gedik, “Tugay bir halk sağlığı sorunu haline geldi” dedi.

Çelik'ten Yunanistan'a sert tepki: Lanetliyoruz
Çelik'ten Yunanistan'a sert tepki: Lanetliyoruz
İçeriği Görüntüle

ÖZELLEŞTİRMEYE HAZIRLIK YAPILMIŞ
Egedesonsöz’e açıklamalarda bulunan Tuğçe Sezen Gedik, “Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi yalnızca İzmir’in değil ülkemizin de en büyük atıksu arıtma tesisi, buranın işletimi tam 22 yıldır İZSU’da. Kentsel atık suyun %96’sını arıtmak üzere inşası planlanmış bir tesis. Böylesi önemli bir tesis özel sektörün plansızlığına ve kâr hırsına teslim edilemez. Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nde daha birkaç ay önce %35 kapasite artırımı yapıldı. Kamu kaynakları kullanılarak, bizim cebimizden çıkan faturalarla yapıldı bu artırım, anlaşılıyor ki özelleştirmeye hazırlık yapılmış. Özelleştirme plansızlık demektir, özelleştirme kamu hafızasının zedelenmesi demektir, hizmet kalitesinin düşmesi demektir, pahalılık demektir. İzmirliler çok yüksek su faturaları ödüyorlar, bu özelleştirme faturaladaki atıksu giderine de yansıyacaktır, zaten çok yüksek olan faturalar daha da yükselecektir konunun böyle bir boyutu da var” dedi.

CEMİL TUGAY HALK SAĞLIĞI SORUNU
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ı sert sözlerle eleştiren TKP’li Gedik, “İzmir’in çöp sorunu ciddi bir sorun, körfezimiz bazen kahverengi oluyor, bazı mahalleleri her yağmurda su basıyor. Biz Cemil Tugay’ın İzmir için bir halk sağlığı sorunu haline geldiği kanaatindeyiz. Tugay, gazeteciye bağırıyor, işçiye düşmanlık edip halkın önüne atıyor, kentin temel sorunlarına dair tek çivi çakmıyor, bunları dile getireni tehdit ediyor ama dikkat ediyorsanız Cemil Tugay patronlara, müteahhitlere, AKP’li yöneticilere ya övgüler düzüyor ya da samimi fotoğraflar çektiriyor. Kentin bu halde olmasının asıl sorumlularıyla yani AKP hükümeti, patronlar ve müteahhitlerle arasından su sızmayan bir belediye başkanına ne desek az” ifadelerine yer verdi.

KALAN BELEDİYE GELİRLERİNİN YÜZDE 60’INI NE YAPIYORSUNUZ?

TKP İzmir İl Başkanı Gedik açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi;

“İzmir uzun yıllardır CHP’li belediye başkanlarınca yönetiliyor ama her gelen belediye başkanı bir öncekinin icraatlarını kötülüyor, onların bıraktığı enkazın yeni dönemi zora soktuğundan yakınıyor. Bu Çiğli’de de Karşıyaka’da da Konak’ta da Buca’da da İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde de böyle. Kasaların boş olduğundan, borç içinde kaldıklarından yakınıyorlar. Neredeyse tüm belediyelerde ciddi maaş krizleri var. Ama ihaleler aksamıyor, en basit işler bile taşere edilmeye devam ediyor. Şehrin dört bir yanında bulunan modüler tuvaletler örneğin, belediye böyle temel ve uzmanlık istemeyen bir işi neden taşere ediyor. Belediye işçilerinin maaşı belediyenin gelirinin %30-%40 oranından fazla olamaz. Kalan belediye gelirinin %60’ını %70’ini ne yapıyorsunuz açıklayın diyoruz, şeffaflık bekliyoruz. Belediye hizmetleri kâr zarar konusu yapılamaz, belediyeler şirket mantığıyla yönetilemez. Türkiye Komünist Partisi olarak şeffaflık içinde halkın örgütlü olarak karar süreçlerine katılımının sağlanması gerektiğini düşünüyoruz. Günü kurtarma planlarıyla bir kent yönetilemez, bu kentin 5 yılının 10 yılının 20 yılının planlanması gerekir.”

GÜRKAN ERDOĞAN ELEŞTİRİLERİMİZİN MUHATTABI!
İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan’ın 2000’li yılların başında Ege Üniversitesi’nde TKP sorumlusu olmasına yönelik soruya yanıt veren Tuğçe Sezen Gedik, “Türkiye'de birçok insan hayatının farklı dönemlerinde siyasi olarak farklı tercihlerde bulunup farklı yerlerde yer almıştır. Bu o insanların kişisel tercihleri ile ilgilidir. Bundan 19-20 yıl önce TKP ile ilişiği kesilmiş birisinin üniversite öğrenciliği döneminde TKP'nin öğrenci çalışmalarında yer almış olması sebebi ile kendisinin bugün eski TKP'li olarak tanımlanması öncelikle o kişi ve siyasi partiler açısından yakışıksız. İZSU Genel Müdürü ile belediyede görev yapmaya başladığı 2019 yılından beri TKP olarak siyasi veya kurumsal herhangi bir iletişim ve temasımız olmadı. Bugün de biz kişi olarak Gürkan Erdoğan ile değil İzmir Büyükşehir Belediyesi ile, onun bir şirketi olan İZSU kurumunun hayata geçirmeye çalıştığı özelleştirme politikaları ile ilgili sözümüzü söylüyoruz. Gürkan Erdoğan İZSU Genel Müdürü olarak CHP’nin yerel yönetim politikalarının ve pratiğinin icracısı olarak bizim eleştirilerimizin muhatabıdır. Özelleştirme her ne gerekçe ile ve her ne ad altında yapılırsa yapılsın, suçtur. Türkiye’nin zengin yeraltı minerallerinin ABD’ye peşkeş çekilmesi de suçtur, bir belediyenin temel görevi olan su ve kanalizasyon işlerinin olmazsa olmaz bir parçası olan artıma ünite ve faaliyetlerinin özel firmaların, holdinglerin kazanç kapısı haline getirilmesi de suçtur” dedi.