İZBETON operasyonu sonrası iddianamenin 15 gün gibi bir sürede hızla hazırlanması kamuoyunun aydınlanması açısından önemliydi. Çünkü ortada kulaktan dolma fazlaca bilgi ve iddia mevcuttu.
Bu iddiaların birisi de kooperatiflerde toplanan paraların ne olduğu konusuydu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, operasyon sonrası katıldığı canlı yayında toplanan paraların diğer kooperatiflere aktarıldığına dair bilgiler söylendiğini dile getirmişti.
Suyun bulandırıldığı ortamda neyin doğru, neyin yanlış olduğu bilmek belirsizdi. Bu durum pek tabi genel başkan için de geçerliydi.
İddianame çıkar çıkmaz ilk baktığım konu da Özel’in iddiasıydı. İddianamede kooperatiflerin birbirine para aktarımı yaptığına dair herhangi bir ibare yer almadığını gördüm. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, soruşturmaya bakan savcılardan “kendilerini eleştirsem komik duruma düşerim” diyecek kadar da iddianameden memnun.
Biraz açarsak; para-pul konusunda iddianamede açık olan tek yer Uzundere 3. Etap’taki 109 milyon TL konusuydu. Bu konuyu Egedesonsöz’ü takip edenler bilecektir, işledik. 109 milyon TL konusu bile iddianamede teğet geçilmişti. İnşaat şirketinin bir yöneticisi hakkında işlem yapılırken –CHP Ankara İl başkanının oğlu- diğer iki şirket yöneticisinin adı iddianamede sanık hatta tanık olarak dahi geçmiyor. Ki bu kişi şirketteki hissesinin yüzde 1 olduğunu söylüyor. Kooperatiflerin harcamaları konusu iddianamede pas geçilmiş. İZBETON yöneticileri ise sürecin tek sorumlusu gibi dosdoğru F Tipi’ne atılmış. Tek bir kooperatif yöneticisi tutuklu, o da CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu!
İddianamede kooperatif yöneticileri ile İZBETON yöneticileri arasında zorlama bir ilişki kurulmaya çalışılmış. Bunlardan birisi de aynı uçakta yapıldığı iddia edilen hava yolu seyahatleri… İZBETON yöneticisi ile kooperatif yöneticisinin 2018 yılında aynı uçakta birlikte hareket etmesi kendilerine sorulmuş. Rastlantı olarak yanıtlanmış. Dosyayı inceleyenler, dosyanın sırf kalın gösterilmesi için sorulmuş çokça sorunun olduğunu görecektir.
Mesela soruşturmayı yürüten savcılar, Osman Gökçek’in açıklamalarını ihbar kabul ederken AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı’nın kooperatifler için dile getirdiği “kayıp milyarlar” iddiasını da teğet geçmişler. İddianameye bakıldığında Sayın Saygılı da boşa düşmüş durumda…
Başa dönersek Özel’in bu kadar memnun olduğu bir iddianameden AK Parti cenahı mutlu olabilir mi? AK Partili siyasetçiler ile Özel’in şu hayatta birlikte mutlu olabilecekleri konular siyaset dışı konular olabilir. Fenerbahçe, Feyenoord’u yenerse ikisi de Fenerli olan Erdoğan da Özel de bu mutlu olabilir. Ama Erdoğan’ın Özel’in memnuniyet duyduğu bir iddianameden hoşlanacağını pek sanmıyorum.
Kooperatiflerle ilgili iddianame sadece teknik konulara ve bazı kamu zararlarına indirgenen ve para-pul konusunun pek geçmediği bir biçimde hazırlandığını yorumlayabiliriz. Bu iddianame, iyi hazırlanmamış, aceleye getirildiği her halinden belli, tabiri caizse boş bir iddianamedir.
Not: Bir önceki yazımda davanın siyasi olduğunu ve bunun ipuçlarının iddianamede bulunduğuna dair kimi değerlendirmeler yapmıştım. Bazı kooperatif üyeleri ile görüşme fırsatım oldu. Kendileri bu sürecin mağdurudur ve mağduriyetleri ile ilgili de çok sayıda haber yaptık zaten. Bir önceki yazı da bu yazı da iddianamenin teknik olarak yorumlanmasından öte bir şey değildir.