İZTO Başkanı Özgener açıkladı: Afet bölgesine konteyner iş yerleri kurulacak

Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- Mimarlar Odası İzmir Şubesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi ve IISBE (International Initiative for Sustainable Built Environment) ortaklığında “Dirençli, Sürdürülebilir Kent” başlığında çalıştay düzenliyor.

İzmir Mimarlık Merkezi’nde düzenlenen ve iki gün boyunca sürecek olan çalıştayın ilk gününde ana tema Dirençli Kent Planlaması oldu.

Mimarlar Odası İzmir Şubesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener, Kahramanmaraş, Hatay, Malatya ve İskenderun başta olmak üzere afet bölgesinden meslek odaları ve STK temsilcileri, yerel yönetimlerin ilgili daire başkanları, deprem uzmanları, İzmir'deki meslek odaları ve uluslararası alanda uzman isimler katıldı.

SÜRDÜRÜLEBİLİR KENTLER İÇİN RADİKAL DÖNÜŞÜMLER GERÇEKLEŞTİRMEK GEREKİYOR
Çalıştayda konuşan İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve İzmir Ekonomi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Mahmut Özgener, “Yaşadığımız felaket kentlerimizin nasıl kırılgan olduğunu bize bir kez daha gösterdi. Bu defa hiçbir zaman unutmamalıyız, insanlarımıza hak ettikleri sağlıklı yaşam ve barınma hakkını vermeyi bir yükümlülük olarak görmeliyiz. Şehirler son yıllarda altyapı ve kentsel doku sorunlarının yanı sıra yoksulluk, iklim değişikliği gibi birçok zorlukla karşı karşıya kaldı. Sürdürülebilir kentler için radikal dönüşümler gerçekleştirmek gerekiyor. Bu yeşil dönüşümü de kapsamalı diye düşünüyorum. Kentlerin karbondan arındırılması ve afet risk yönetimi için doğaya dayalı çözümlere yatırım yapılması gerekmektedir. Konu sadece kentsel dönüşüm değil, dirençli kentleri nasıl yaratabiliriz? Görev ve sorumluluk hepimizin. Umarım bu ülke deprem bölgesi kuşağında olduğunu hatırlayarak bu acıları yaşamayacak önlemleri alır diye umut ediyorum” şeklinde konuştu.

İEÜ, GÜZELBAHÇE’DE YENİ KAMPÜS YAPACAK
Yönetimsel sorunların çözümünde dirençli kentler oluşturmanın etkisinin olacağını kaydeden Özgener, İzmir Ekonomi Üniversitesi için Güzelbahçe’de yeni bir kampus alanı oluşturulacağını da kaydederek “Son dönemde kentlerin karşılaştığı streslerle birlikte demografik değişim ve nüfus artışı yönetimsel sorunları da beraberinde getirdi. Dirençli ve sürdürülebilir kentler kurmak ortaya çıkan yönetimsel sorunların çözüm noktasında da önemli. Artan nüfusun istihdam ve daha yüksek hayat standardı arayışı kırsal alandan kente göçü hızlandırıyor. Bu yüzyılın ortasına kadar kentsel alanlara yaklaşık iki buçuk milyar insanın etkilenebileceği öngörülüyor. BM Raporuna göre 2050’ye kadar 3 kişiden 2 si şehirlerde yaşıyor olacak. Bu bağlamda ekonomik alt yapısı güçlü, planlaması kapsayıcı, alt yapısı temel ihtiyaçları karşılayabilen politikalar geliştirebilen sürdürülebilir kentler için radikal dönüşümler gerçekleştirilmeli. Bu dönüşümler, dünya gündeminin ilk sırasında yer alan iklim değişikliğine uyup, yeşil dönüşümü de kapsayacak şekilde planlanmalı diye düşünüyorum. Küresel iklim krizi ile mücadelede kentlerin büyük ölçüde karbondan aranılması ve afet risk yönetimi için doğaya dayalı çözümlere yatırım yapılmalı. Odamız ve İzmir Ekonomi Üniversitesi olarak önemli bir projeye imza attığımızı düşünüyoruz. Kentimize küresel ölçekte ve son teknolojili bir kampus kazandırma hedefiyle Güzelbahçe’de uygulanacak olan kampus tasarımı ulusal bir yarışmayla belirlendi. Toplam 279 dönüm arazimizin ilk etapta 180 dönümü içerisinde 120 bin metrekare inşaat içerisinde yüzünü geleceğe dönmüş, yeşil ve akıllı bir kampüsü hep birlikte yapacağız. Yeni kampüsün statik mekanik ve elektrik planlarının oluşturmasında ilgili komitelerimizin desteğini aldığımızı özellikle ifade etmek isterim.” Dedi

KONTEYNER İŞYERLERİ İNŞA EDİYORUZ
Hatay ve İskenderun’da konteyner işyerlerinin düzenleneceğini kaydeden Özgener, “Yönetilmesi gereken birçok riskin yanı sıra biz de bir deprem ülkesiyiz. Topraklarımızın büyük bölümü birinci derecede deprem kuşağında. Nüfusumuzun yüzde 95’i riskli bölgelerde yaşarken sanayi başta olmak üzere yapısal yoğunluğun yüzde 98’i deprem bölgesinde.20 yılda 6 ve üzeri şiddetinde yaşadığımız depremde çok büyük kayıplar verdik, bunun en acı örneği de Kahramanmaraş depremlerinde yaşadık. İlk önce yaraları sarmaya çalıştık. Valiliğin öncülüğünde koordinasyon halinde hızla harekete geçtik. Ticaret Bakanlığı ve TOBB ile birlikte katılımcıların imkanları ölçüsünde yıkılmış ve ağır hasarlı binaların yeniden yapılmasını sağlamak amacıyla da kampanyalar düzenledik. Acıların dindirilmesinde bir nebze katkımız olduysa bir vatandaş olarak çok mutluyuz. Son olarak Hatay’da, Malatya’da esnafların olduğu yerler, iş yerleri yıkılmış yok olmuş. Evleri inşa etmeyi düşünürken aynı zamanda iş olanaklarını da devam ettirmelerini sağlamamız da çok önemli. Bu vesileyle Hatay’da, 25 metrekarelik 160 konteyner iş yerleri yapıyor olacağız. İkincisi de İskenderun’da olacak. O bölgede işin devam etmesini sağlamalıyız. 13,5 milyon kişinin yaşadığı bölgeden bahsediyoruz. Sorumluluklarımızı her zaman hatırlamayız. Geçmişi kentsel dönüşümle yenileyeceğiz. Geleceği binaları bu acıları yaşamayacak şekilde tasarlayarak geleceği inşa edeceğiz. C- 20 beton, hurda demir kullanmayarak öncü olacağız. Bu kent umarım bir ders çıkarır diye umut ediyorum. İlgili komitelerimiz ve üniversitelerimizin desteği ile bu sorunu her zaman gündemde tutacağımızın sözünü veriyoruz. Hayatını kaybedenlere bir kez daha rahmeti kalanlara sabır diliyorum” diyerek sözlerine son verdi