DİSK’ten TÜRK-İŞ'in ‘7 bin 785 TL’ önerisine tepki: Keşke okumaz olaydım!

Metehan UD / EGEDESONSÖZ - Milyonlarca işçiyi ve ailelerini yakından ilgilendiren asgari ücret görüşmeleri bugün başlarken masada işçileri temsilen oturan Türk İş Genel Başkanı Ergun Atalay’ın “Herkes bir rakam açıklıyor. Açlık sınırı 7 bin 785 lira. Türk-İş'in yoksulluk rakamı 10 bin 170 lira. Rakam söylemek kolay. Vergiyi konuşmak lazım. Vergiyle ilgili düzenleme yapılmalı. Bugün komisyonumuzda pazarlık asgari ücreti 7 bin 785 lira olan açlık sınırından başlayacak. Nereye çıkarırsak. Hükümet ne rakam getirecek, görelim” sözleri dikkat çekmişti.

Türk İş Genel Başkanı Ergun Atalay’ın yaptığı açıklamayı Egedesonsöz’e değerlendiren DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı hükümetin ve iktidarın elini rahatlamak olarak yorumladı.

‘İKTİDARA VE İŞVERENE ÇANAK TUTUYORLAR’
Türk-İş’in açıkladığı açlık sınırı rakamını değerlendiren Sarı “Türk İş açlık sınırını açıklarken aslında asgari ücrete bir taban ücret beliyor ve bu rakamı düşük açıklıyorlar. Bu rakamı açıklarken iktidara ve işverenlere çanak tutuyorlar. Geçen yıl da bunu dile getirmiştim. Türk İş’in ‘kırmızı çizgimiz’ olarak söylediği 7 bin 785 lira ile hükümetin ve işverenlerini işini kolaylaştırıyor. Bir anlamda iktidarın elini rahatlatmak. Bunun üzerine verecekleri iki yüz lira, üç yüz lira ile biz asgari ücretin üzerinde bir rakam aldık diyecekler. Keşke bu rakamı okumaz olaydım.” dedi.

‘AÇLIĞA MAHKUM ETMEKTİR’
Türk İş Genel Başkanı Ergun Atalay’ın asgari ücret tespit komisyonuna dair yaptığı açıklamaları da değerlendiren Sarı şunları söyledi:

"Bizim üyelerimiz asgari ücretli değil, bizim bu masada ne işimiz var’ demesi aslında boş laftan başka bir şey değil. Madem en çok üyesi olan sendikanın asgari ücret komisyonuna katılması gerekliliğini ifade eden bir kanun var. Gelin bu kanunu değiştirmek için tüm tarafların, tüm sendikaların, odaların da içinde olduğu bir emek platformu kuralım. Bu platformu asgari ücreti komisyonuna çevirelim. Bunun mücadelesini verelim dediğimizde de ‘hayır’ diyorlar. Doğal olarak bugün asgari ücret çalışanların yüzde elli beşini ilgilendirirken, Türkiye'nin en büyük toplu sözleşmesi haline dönüşmüşken bu rakamlar üzerinden pazarlık yapmanın aslında tüm halkı, tüm emekçileri, emeklileri de dahil olmak üzere açlığa mahkum etmekten başka bir şey değildir.  Onun için DİSK'in açıklamış olduğu 13 bin 200 TL’nin asgari ücret rakamı yoksulluk sınırının 26 bin 400 olduğu bir dönemde, bir ailede iki tane arkadaşımız asgari ücretli çalıştığında yoksulluk sınırında bir ücretin evlerine girdiğini ve asgari bir yaşam ücretinin dengelendiğini görürüz. O yüzden 13 bin 200’de ısrarcıyız. Ve bu verilemeyecek bir para değildir.”