CHP'li vekillerden 'kredi' isyanı... Binlerce İzmirlinin hayatı tehlikede!

Cumhuriyet Halk Partisi Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahir Polat ve CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç yaptıkları yazılı açıklamada İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin depremde hasar gören binalar için Dünya Bankası'ndan alınacak 340 milyon dolarlık kredinin Ankara bürokrasisine takıldığına dikkat çekerek kredi onaylanması çağrısında bulundular.

Mahir Polat yaptığı açıklamada “30 Ekim 2020 tarihindeİzmir Seferihisar açıklarında meydana gelen 6.6 şiddetindeki depremde, Türkiye'de 117 yurttaşımız hayatını kaybetmiş, özellikle Bornova ve Bayraklı ilçelerinde çok sayıda ev yıkılmıştı. Yıkılmayan bazı binalar da deprem ve sonrasında oluşan tsunami sebebiyle ağır hasar almıştı. Depremde İzmir’in tamamında toplam 609 bina ağır hasarlı,  611 bina orta derecede hasarlı, 7.641 bina ise az hasarlı hale geldi. Bunlar önemli sayılar. Zaten ülkemizde iktidar yaşanan afetlerde vatandaşını yalnız bırakıyor ama İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çok önemli bir iş yaparak depremzedeler için Dünya Bankası’ndan sağladığı 340 milyon dolarlık krediyi aylardır onaylamayan Sayın Cumhurbaşkanı binlerce İzmirlinin hayatını tehlikeye atıyor. Buna kimsenin hakkı yok” dedi.

İzmir’in deprem riski yüksek olan şehirlerin başında geldiğini vurgulayan Polat, “İzmir Büyükşehir Belediyesi Dünya Bankası ile 340 milyon dolar destek için el sıkışıyor. Düşük faizli ve uzun vadeli bir kredibu. Dünya Bankası krediyi İller Bankası üzerinden kullandırmayı ve Hazine garantisi verilmesini ön şart koşuyor. Hazine garantisinin olabilmesi için de kredinin ülkenin yatırım programına dahil edilmesi ve Cumhurbaşkanı’nın onaylaması gerekiyor. Şubat 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı İzmir’e geldiğinde Başkanımız Tunç Soyer konuyu kendisine bizzat aktarıyor, ‘Çok iyi,tamam’deniyor, geçiştiriliyor ama aradan geçen bunca zamanda kredinin onaylamasına ilişkin herhangi bir adım atılmıyor. İnanılacak gibi değil!” dedi.

CANIMIZ DA MALIMIZ DA İKTİDARIN UMURUNDA DEĞİL
Polat, “Tunç Soyer Başkan bu kredinin özellikle ‘orta’ hasarlı binalarda kullanılmasını istiyor çünkü az hasarlı binalarda zaten vatandaş kendi başına gereğini bir şekilde yapıyor. Ağır hasarlı ve acil yıkılacak binalar içinse devlet vatandaşa çeşitli imkanlar sunuyor, destek veriyor. Ancak orta hasarlı binalarda yük doğrudan yurttaşın sırtında. Devlet maliyeti karşılayacak desteği vermiyor, güçlendirme işlemlerini ya da yıkım kararını ekonomik olarak taşıyamayanvatandaş, deprem olmaması için dua edip hasarlı evlerde yaşamaya devam ediyor. İşte bu durumdaki İzmirliler için yaklaşık 10 bin konut yapma imkanı sağlayacak bu kredi. Dolayısıyla Tunç Soyer’in kredinin kullanım alanı hakkındaki düşüncesini hayli isabetli ve değerli buluyorum” dedi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın üç yıldır Dünya Bankası'ndan kredi beklediğini belirten Polat, “Bakanlığın yıllardır beklediği yerde, depremden sonra dört ay içerisinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne 340 milyon dolarlık kredi çıkmasının siyasi kıskançlığa yol açtığı, bunun için de kredinin hala onaylanmadığı görüşünde olan insanlar var. Ancak Tunç Başkan AKP'li yetkililere açık açık  ‘Bunu siz yapmış gibi gösterin, ben siyasi olarak bunu kullanmam’ diyor. Daha ne yapsın, ne desin. Buna da yanıt alamıyor. Bu umursamazlık insanın kanına dokunuyor. Bu insanları göz göre göre ölüme terk etmek demek! Bizim canımız da malımız da iktidarın umurumuzda değil. Az kaldı, halk tüm bunların hesabını sandıkta soracak ve kalkacaksınız işgal ettiğiniz o koltuklardan” dedi.

YİNE MEMLEKETE YAZIK EDİYORLAR 
Polat ayrıca, “Küresel ısınmanın etkilerini ve tehlikelerini kavrayamayan iktidarlarca yönetilen ülkeleri kötü günler bekliyor. Yaşama alışkanlıklarımızı değiştirerek önlemler almazsak bizi daha kötü günler bekliyor. Hazırlıklı olmalıyız ama ülkemizdeki yöneticiler konunun ciddiyetini bir türlü kavrayamadılar. Sadece İzmir’de değil tüm Türkiye’de afet öncelikli kentsel dönüşüm gerçekleşmeli. Sivil toplum kuruluşları ve meslek örgütleri ile işbirliği içerisinde, bilimsel bir süreç yürütülmeli ve bu süreç kesinliklebir rant kapısı olarak görülmemeli. İşte krediye onay vermeyerek Tunç Başkanın İzmir için atacağı bu adımları engelliyorlar, yine memlekete yazık ediyorlar. Bugün 1999 senesinde yaşanan büyük İstanbul depreminin yıl dönümü. Depremin acıları hala yüreğimizdeyken ve yaralar tam olarak sarılmamışken, bu krediyi onaylamamak insanları göz göre göre ölüme terk etmek demektir” diyerek sözlerini tamamladı.

CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, yaptığı yazılı açıklamada, 30 Ekim 2020 tarihinde İzmir’in Seferihisar İlçesi açıklarında meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde 117 kişinin hayatını kaybettiğini, 1034 kişinin de yaralandığını anımsattı.

Depremin başta Bayraklı ve Bornova olmak üzere birçok bölgedeki binaların ya tamamen yıkılmasına ya oturulamayacak duruma gelmesine ya da büyük zarar görmesine neden olduğunu belirten Av. Sevda Erdan Kılıç, depremin hemen ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri ve CHP İzmir milletvekilleri ile birlikte depremin yaralarını sarmak için yoğun bir çaba içine girdiklerini kaydetti.

“EĞER SİZ YAPAMIYORSANIZ YAPANLARA DA ENGEL OLMAYIN”
CHP Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, evleri tamamen yıkılan veya oturulamayacak duruma gelen birçok İzmirlinin uzun süre çadırlarda ve konteynerlerde çok kötü şartlarda yaşamak zorunda kaldığını ifade ederek, şunları kaydetti:

“Depremin üzerinden 10 ay geçti, ancak bu kişilere, hala evlerine ne zaman kavuşacakları ile ilgili bir müjde verilemedi. Bu depremzedeler sadece ve sadece aileleri ile birlikte başlarını sokabilecekleri, bundan sonraki yaşamlarını sürdürebilecekleri bir yuva, ev istiyorlar. Bu vatandaşlarımızın arasında depremde eşlerini, çocuklarını, kardeşlerini, akrabalarını, komşularını, hemşehrilerini kaybedenler var ve acıları ilk günkü gibi hala taze, bu acıları da hiç bitmeyecek, sonsuza dek sürecek. Ama onların bir nebze de olsa bu acılarının hafiflemesi için o sıcak yuvalarına kavuşmaya ihtiyaçları var.

Fakat devlet onlara ne diyor; ‘evini yık, güçlendir veya kentsel dönüşümle evini yap.’ Ekonomik krizi derin bir şekilde yaşayan Türkiye'de bunun pek mümkün olmadığı aşikar. Bankalar 10 yıl vadeli kentsel dönüşüm kredisi olarak 200 bin TL veriyor ve bu krediler güncel faizlere göre veriliyor. Ekonomik krizden kaynaklı artan inşaat maliyetleri sonucu, sıfırdan bir ev yapmanın bedeli 500 bin liraları geçiyor. Sadece emekli maaşı ile tek maaş ile geçinen vatandaşlar bu maliyeti nasıl karşılayacak? Geri kalan tutarı nasıl ödeyecek? ‘Sosyal Devlet’ ilkesi gereği deprem mağduru vatandaşlara daha uzun süreli, düşük faizli kredi imkanı sağlanarak, bu insanların bir an önce ev sahibi yapılması gerekiyor. Eğer siz bunu yapamıyorsanız yapanlara da engel olmayın.”

KILIÇ: DEPREMZEDELERE DESTEK OLAMIYORSUNUZ, KÖSTEK DE OLMAYIN”
TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, hemşehrilerinin bu sesine kulak veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, yaptığı girişimler sonucu, İzmir’de yaşanan deprem sonrası hasarlı binaların dönüşümü için Dünya Bankası’ndan 340 milyon dolarlık kredi aldığını ifade etti.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, kentsel dönüşümle ilgili model olacak bir uygulama için karar aldığını, proje hakkında Dünya Bankası ile görüştüğünü dile getiren CHP’li Av. Sevda Erdan Kılıç, depremden sonra 2 yılda çıkacak krediyi 4 ay içinde aldıklarını ve bu müzakereleri Hazine ve İller Bankası ile mutabık kalarak tamamladıklarını bildirdi. Av. Sevda Erdan Kılıç, 30 yıl vadeli bu kredinin 0,92 faizli ve 5 yıl ödemesiz olduğunu, bu para ile en az 7-8 bin konut yapılmasının planlandığını vurguladı.

“CUMHURBAŞKANI KREDİYİ HALA ONAYLAMADI”
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, Tunç Soyer’in, 21 Şubat’taki İzmir ziyaretinde görüştüğü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Çok iyi. Tamam, ben bunu arkadaşlarla konuşacağım” dediğini, ancak üzerinden aylar geçmesine rağmen krediyi hala onaylamadığını ifade etti.

Kredinin onaylanmamasının İzmir’li depremzedelerin mağduriyetini her gün arttırdığına işaret eden Av. Sevda Erdan Kılıç, “Buradan aynı zamanda AKP Genel Başkanı da olan Cumhurbaşkanı’na sesleniyorum: Hemşehrilerimin mağduriyetini ortadan kaldırmak için bir an önce 340 Milyon Dolarlık bu krediyi onaylayın.  Destek vermiyorsunuz köstek olmayın bari. Önüne engel çıkardığınız bu kredi ile belediyemizi değil depremzede hemşehrilerimizi cezalandırıyorsunuz. Pandeminin etkisini en ağır hissettiğimiz dönemlerde bile belediyelerimizin vatandaşa hizmet götürmesini engellediniz, sıra depremzedelere mi geldi?  Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki Cumhuriyet Halk Partimizin belediyelerine, halka hizmet yolunda daha fazla engel çıkarmayın.” dedi.

Katip Üye Av. Sevda Erdan Kılıç, kredi sağlandığı takdirde inşaatların yapımına hemen başlanabileceğini belirterek, “Bizim en büyük arzumuz her vatandaşımızın depreme dayanıklı konutlarda oturmasıdır. Bu konuda da belediye başkanlarımız ellerinden geleni yapıyorlar. 79 bin konutun yeniden yapılması gerekiyor. İnşaat aşamasında hiçbir depremzede müteahhitle karşı karşıya kalmayacak, muhatap doğrudan doğruya Büyükşehir Belediye Başkanı olacak. İZBETON aracılığıyla bu inşaatlar yapılacak. Müteahhit karı olmadığı için de hemşehrilerimiz daha ucuz fiyatla konutlara sahip olacak.” ifadesini kullandı.

 CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, bugünün 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin yıl dönümü olduğunu anımsatarak, “Bu depremin ardından yaklaşık 20 yılda ‘deprem vergisi’ adı altında milyarlarca lira para toplandı. Bu paraların depreme hazırlık amacıyla kullanılmadığını artık herkes biliyor. Eğer deprem vergileri gerçek amacı için kullanılmış olsaydı, sonra yaşanan depremlerde bu kadar can kaybı yaşanmazdı, ülkemiz zarar görmezdi” dedi.