FATİH YAPAR/EGEDESONSÖZ - Büyükşehir Belediyesi’nin Bayraklı Belediyesi ile ortaklaşa yaptığı Bayraklı Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi’nin protokol imza töreni gerçekleştirildi.
Fuat Edip Baksi ve 75 Yıl Mahalleleri'nde yapılacak çalışmalar için gerçekleştirilen törene CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, Torbalı Belediye Başkanı İsmail Uygur, Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu, Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, ilçe başkanları, partililer ve çok sayıda kişi katıldı.
Başkan Kocaoğlu törende yaptığı konuşmada hükümete sert sözlerle yüklendi. Kentsel dönüşüm çalışmalarında duruşunun ve yapılan işlere bakışını anlatan Başkan Kocaoğlu, “Bizim bakışımız, sosyal demokrat yapının bakışı insana değer veren, yaşadığı yerden kopartmayan anlayışta olmalıdır. Bu bizim birinci şartımızdır. Bundan ödün verilmesi mümkün değildir. Bunun herkes tarafından böyle bilinmesi gerekir. Kim hangi koşullarda, hangi şartlarda kent dönüşümü yapacaksa İzmir'in yerel yönetimlerin olmazsa olmaz kuralı 'yerinde dönüşümü' birincil şart olarak kabul etmelidir. Bunu böyle bilmelidir” dedi.
Gecekondu ve çarpık yapılaşmanın ülke için ciddi sorun olduğunu anlatan Başkan Kocaoğlu, “Avrupa'da kırsaldan kente göç 200 senede olurken biz bunu 40 yılda bitirdik. Üzerine nüfus artışı da olunca bu hale geldi. Böyle bir artışı ve kente göçü hiçbir milletin 30-40 yılda bitirmesi mümkün değildir. Bu, Anadolu insanının dayanışma özelliği, birlikteliği nedeniyle olmuştur. İmece usulü, evini açarak, ekmeğini paylaşarak bu güne gelinmiştir. Tabi ki hükümetler de yeterli planlamayı yapamadığı için sıkıntılar oldu. Bu bir realitedir. Bunun için kimseyi suçlamanın, lafı sağa sola dolaştırmanın gereği yoktur. Bu sorunu bugünkü yöneticiler çözmek zorundadır” diye konuştu.
PAZARLAMA SÜSÜ, CİLASI VAR
Kadifekale'de yapılan çalışmaları anlatan Başkan Kocaoğlu, "Orada bir dönüşüm yapılırken yeni binalar yapılmadı. Heyelan bölgesi olduğu için başka yere taşıdık. Şimdi bir kent rantı ülkenin gündeminde… Rant, arazi rantı tabi ki büyümeden dolayı kentlerde var. Bu rant kötü bir şey mi? Bir kişinin babasından kalan arsası var, şehir büyümüş, imar gelmiş, daire yapmış kat sahibi olmuş. Bu kötü değil. Bunun neresi kötü? İmarla oynayarak, şehirciliği bozarak, sosyal alanları ayırmayarak, park alanlarını, okul yerlerini ayırmayarak, göstermelik ayırmak doğru değil. Biz bu şekilde kentteki rantı yükseltmek için yapılan çalışmalara karşıyız. Biz, bir alanda okul, park, sosyal alan olarak ayrılan kıymetlenmiş, o bölgede yaşayan insanlara nefes aldıracak alanlara imar verip de buna da bir pazarlama süsü, cilası atarak yapılan, yapılmak istenen kentsel dönüşüme karşıyız. Rantsal dönüşüme karşıyız” diye konuştu.
BU NASIL ANLAYIŞTIR!
Konuyu İzmir’in son günlerde yine gündemine gelen stat meselesine getiren Başkan Kocaoğlu, yapılan çalışmalara tepki gösterdi.
Kocaoğlu, “İzmir'e iki stat lazım. Biri Kuzey’de diğeri ise Güney’de… Örnekköy'deki stat alanı için görüşmeler yaptık. O dönem bakan ve gençlik spor genel müdürü, federasyon ve biz oturduk. Hükümet değişti. Biz bunu bekliyoruz. İki kez konuştum. Onlara ‘isterseniz ben yapayım’ dedim. Bir tek şart koştum. ‘Burası Karşıyaka Spor Kulübü'ne tahsis edilsin’ dedim. Yine ‘bunu yapacağım’ dedim. O laf kapandı gitti. Hiç bir şey olmadı. Daha sonra kentin Güney’i için Tahtalı Havzası'na stat yapılacağını açıkladılar. Orası su ihtiyacını karşılıyor. Sonra olumsuz rapor gelince Uzundere'de ayrılan 70 dönüm yerin 400 dönüm olmasını istediler. Biz ne yapmak istiyoruz. Amacımız ne? Sonra bir durum daha ortaya çıktı. Alsancak Stadı 15 dönüm. Bunun 3-4 dönümü belediyenin. Bize ‘orayı TOKİ'ye verelim’ dediler. Konu yapılsın biz de bununla stadı yapalım mantığı oluştu. Daha sonra Göztepe'deki Gürsel Aksel Stadı'nı da istiyorlar. Orası bölgedeki tek yeşil alandır. Öyle yapılacak stadı herkes yapar. Bu nasıl bir bakış anlayışıdır. Burada yapılanları hayata geçirirken yol, yeşil alan yok. Bu mantık yanlış mantık... Kentleri kötü hale getirecek mantıktır. Biz sosyal donatı alanlarını imara açar ve onları yok edersek bugünkü halimizden ne farkımız kalacak. Yine sıkışık, nefes alamayan, kutularda oturmuş insanlar olacağız. Sosyal donatı alanları ayarlamayacaksak niye kent dönüşümü yapıyoruz. Bu yanlış mantıktan kurtulmamız gerekiyor. İzmir dağın etrafında kurulmuş bir kent. İzmir'deki gecekondu Ankara ve İstanbul'dan çok değil ama gecekondularını, kirliliklerini gizleyemiyor. Bir amfi, çanak gibi duruyor. O yüzden yapılar her yerden görünüyor. Kentsel dönüşümü yaparken mutlaka dağların, yerleşim alanlarının ressam elinden çıkmış gibi olması gerekir. O da yoğun sosyal donatı olanları ile olur” diye konuştu. Başkan Kocaoğlu kentsel dönüşüm çalışmalarında kimsenin hakkının yenmeyeceğini de sözlerine ekledi.
SOKAĞA ÇIKACAK YÜZÜNÜZ OLMAZ
Bayraklı’da ve diğer yerlerde yapılacak kent dönüşümü çalışmalarında herkese adil davranılacağını anlatan Başkan Kocaoğlu, insanların menfaatlerinin kuyumcu terazisinde tartılır gibi tartılacağını anlattı. Kocaoğlu, “Başka türlü adil olmadığınız zaman belediye başkanlığını, dönüşümü yapamaz, güven tesis edemezsiniz. Adil olmadığınız zaman sokağa çıkacak yüzünüz olmaz. Bu kenti yönetemezsiniz. Bir yöneticinin, belediye başkanının bir numaralı sığınması, zırhı, koruması adaletinden gelir. Biz onun için adalet istiyoruz. Biz adil davranıyoruz” dedi.
PROJELER NİYE ONAYLANMIYOR?
Büyükşehir Belediyesi’nin Ankara’ya gönderdiği kentsel dönüşüm projelerinden de bahseden Başkan Kocaoğlu, İzmir’in ev ödevini yaptığını söyledi. Kocaoğlu, “Yaptıklarımızı gerekli yerlere onay için ilettik. İçişleri Bakanlığı'nda 14 ay bekledi. Bir günde kent dönüşüm alanı ilan edilen ve izni çıkan yerler var. Bu İzmir'in projeleri niye onaylanmaz? Seçilmiş belediye başkanıyız. Kadifekale'deki yaptığımız kent dönüşümündeki başarı nedeniyle endişe mi duyulur? Birçok projeyi hayata geçirdik, Aşık Veysel Rekreasyon Alanı’nı, Opera Binası’nı metro çalışmalarını yaptık diye mi bize engel olunur. Hazineye bu zamana kadar 1,5 milyar TL’lik borç ödediğimiz için mi bunlar onaylanmaz? Yaptığımız çalışmalarda kendimizi gösterdiğimiz, bunları da en kısa zamanda yapacağımızdan korkulduğu, çekinildiği için mi bizim taleplerimiz değerlendirilmiyor. Birisinin bunların tamamına cevap vermesi gerekir” diye konuştu.
BÜROKRATİK ENGEL ÇIKARMAYIN!
Bir ülkede demokrasinin yerel yönetimlerin güçlendirilmesiyle, yerel yönetimlerin yetkilerinin arttırılmasıyla başlayabileceğini ifade eden Başkan Kocaoğlu, “Demokrasi yerel yönetimlerin özgür olması ve bağımsız proje yapmasıyla başlar. Siyasi etkilerden arınmasıyla başlar. Yerel yönetimler halka karşı sorumludur. Halk gereken cevabını verecektir. Bir yandan ‘yerel yönetimler güçlenmelidir, merkezi yönetim yetkilerini artık yerele bırakmalıdır’ denilirken bir yandan da yerel yönetimlerin yaptığı her iş son imza olarak ya İçişleri Bakanlığı’na ya da Bakanlar Kurulu’na bırakılıyor. Bu nasıl demokrasi, nasıl demokratikleşme, nasıl yerinde yönetim anlayışıdır? Bunun sorgulanması gerekir. Buradan İzmirli hemşerilerim adına Büyükşehir Belediyesi’nin ve ilçe belediyelerinin çalışmalarının yetkililer tarafından onaylanmasını talep ediyorum. Hazine arazisinin tahsisinden, başka bir işlemden vazgeçtim ama bürokratik engel çıkmamasını talep ediyorum. Ben, yapabildiğim kadar, başarabildiğim kadar yapacağım. Yapacağım, çalışacağım. Bu halka layık olacağız. Biz bunun neferiyiz. Bize bunun için oy verdiler. Bizi bunun için seçtiler. Sözü uzatıyoruz ama doluyuz. Buradan bütün yöneticilere sesleniyorum. Bizim bir duruşumuz var. Süt konusunda duruşumuzu gösterdik. 2008 yılında arsenikte de gösterdik ve İzmir halkı gereken cevabı verdi” dedi.
‘BECEREMEDİ’ DİYENLER KANUN TEKLİFİ VERDİ
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım başta olmak üzere AK Parti’nin İzmir milletvekilcilerinin kendisini eleştirdiği 60 yaş kartı, vapur ihalesi ve itfaiye erleri konusuna da değinen Başkan Kocaoğlu, “ Bizi eleştirirken ‘beceremedi, yapamadı’ diyenler sonra yasaları düzene sokmak için çabaladı. Bize ‘beceremedi’ diyorsunuz ama yeni yönetmelik ve kanun teklifini meclise getiriyorsunuz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin meclisinin kanun yapma yetkisi mi var? Siz itfaiye ile ilgili gerekli düzenlemeyi yapacaksınız biz de o 286 vatan evladını işe alacağız. Zaten mağdur olmasınlar diye belediyede işe başlatmıştık. Danıştay’ın aldığı kararda benim yönetmeliğim bozulmadı. İçişleri Bakanlığı'nın yönetmeliğini bozuldu. Daha sonra Adalet ve Kalkınma Partisi’nin milletvekilleri kanun teklifi vererek durumu düzelttiler. Bizi eleştirdikleri diğer konu olan vapurda da her şey aynı duruyor. Hiçbir şey değişmedi. Baştan beri verdiğimiz karar doğru. Sadece süre değişti. Bunu da ‘adrese teslim gemi ihalesi’ diyerek bizi suçladılar. İlk defa yapılan çamur temizleme gemisini yerli firma yapıyor. Onu taşıyacak römorkörü yerli yapıyor. 15 adet yolcu gemisini de Yalova'da Türk firması yapıyor” ifadelerini kullandı.
BAŞKAN'A İLK DESTEK ROMANLAR'DAN
Başkan Aziz Kocaoğlu'nun kentsel dönüşüm hakkındaki söylemlerine Romanlar'dan 'jet' destek geldi. Egedesonsöz'e yazılı bir açıklama yapan İzmir Romanlar Derneği Başkanı ve Dünya Roman Konseyi Türkiye Koordinatörü Abdullah Cıstır Kocaoğlu'nun söylemlerinin desteklenmesi gerektiğini bildirdi. Cıstır, "Sayın Başkanımız Aziz Kocaoğlunun yerindelik ve sosyal dönüşüm söylemleri desteklenmelidir. bu iki kavram kentsel dönüşüm anlayışının temel direkleridir. Yine kültürel dokumuza ve toplumsal yapımızada dikkat edilirse tamamlayıcı olur kentsel dönüşüm ile herkese aynı metod ile yaklaşılmaması dikkat çekmek istediğimiz bir konudur. Sayın Başkanın yerinde ve sosyal dönüşüm söylemleri bizim için çok anlamlıdır" ifadelerini kullandı.
GÖKDELENLERDEN DEĞİL GECEKONDUDAN BAKANLARIN BAŞKANI
Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, ise yaptığı konuşmada “Bayraklı Belediyesi kuruluşunun ilk gününden beri sözlerini yerine getirmeye çalışıyor. Zaten seçim bildirgemizde ilk sözümüz 'kentsel dönüşüm' konusuydu. Kentsel dönüşüm ile İzmir hem depreme karşı korunacak hem de sosyal olarak daha iyi noktalara gelecek. Biz, ilçede pilot alan belirledik. Bunu yaparken herkesin görebileceği, rantı yüksek, zemini sağlam, manzarası olan bir yeri belirledik. Burada anket çalışması yaptırdık. İnsanlar yüzde 74 oranında hemen 'istiyorum' dedi. Yüzde 90'lara varan talep var. Ben de bu bölgede büyüdüm. İnsandan köyden dün göçüp gelmedi. Üçüncü, dördüncü kuşak olarak burada bulunuyor. Bizim insanımız çağdaş kentte yaşamak istiyor. İnsanlar 'beni buradan başka bir yere gönderme' diyor. Buna ben de katılıyorum. Konutlarda anılar, hatıralar, yaşananlar var. Köyden gelirken karısının bileziğini, tarlasını sattı, geldi. Biz gökdelenlerden gecekondulara bakanların değil gecekondulardan gökdelenlere bakanların belediye başkanıyız. Burada vatandaş daire sahibi olmalıdır. İstanbul'un Sulukule'sinde yapılan dönüşümü burada istemiyoruz, Roman mahallesini kaldırıp ranta teslim ettiler. Biz Bayraklı'da rantsal dönüşüm değil kentsel dönüşüm istiyoruz. Bayraklı'da başlayan bu çalışmanın örnek olmasını diliyorum" dedi.
AYRINTILARI ANLATTI
İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Muhittin Selvitopu kentsel dönüşüm ve kentsel yenileme projeleri hakkında bilgi verdi. Selvitopu törene katılanlara sunum yaparken, "Kentimizde kontrol dışı gelişme, yapılarda bozulmalar yaşam alanlarımızı daraltıyor. Bunu ortadan kaldırmanın yolu kentsel dönüşüm çalışmalarını yapmaktır. Büyükşehir Belediyesi'nin bu çalışmalardaki amacı 'yerinde dönüşüm' çalışmalarıdır. Sadece kentsel dönüşüm değil sosyal dönüşümü de yapmak belediyenin en büyük amaçlarıdır. Büyükşehir Belediyesi'nin hedefi bölgede yaşayan vatandaşlar ile barışıp helalleşerek işlem yapmaktır. Biz kentsel dönüşüme parçacı bir yaklaşımla değil genel olarak bakıyoruz. Projeyi bitirmek önemli değil. Aynı zamanda yapılan çalışmanın olduğu yerdeki değişimin de ilerleyen zamanlarda takip edilmesi gerekir. Halkın projeye katılımı sağlanması lazım... İzmir genelinde yaklaşık 200 bin yapıyı kapsayan 4 bin 700 hektar alanda sağlıklaştırma yapılması
gerekir"dedi.
Bayraklı'da yapılacak kentsel dönüşüm ve gelişim alanında ciddi çalışmaların yapıldığını anlatan Selvitopu, alanda sosyo-ekomik tespitler, mülkiyet yapı belirlemeleri, paylaşım modelleri, imar planları ve tasarım uygulamaları yapılacağını ifade etti. Selvitopu ayrıca kentsel dönüşüm çalışmalarından halkın bilgi sahibi olabilmesi için iletişim büroları kurulacağını da sözlerine ekledi.
.jpg)
15
12
Künye
İletişim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri