Kutay GÜROCAK/EGEDESONSÖZ - Türkiye ekonomisinin önemli yapı taşlarından biri olan ve son yıllardaki yükseliş grafiği ile dikkat çeken ayakkabıcılık sektöründeki işçi eylemleri, sektör temsilcilerini kızdırdı. Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi’nde sigortasız ve sosyal güvencesi olmadan çalıştırıldıkları iddiasıyla eylem yapan; sonrasında ise İzmir Ayakkabıcılar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tahsin Güzel’i istifaya davet eden bir grup ayakkabı işçisine ilk tepki Oda Başkanı Güzel’den geldi.
Dünyanın birçok noktasına ayakkabı ihracatı yapan Türkiye’nin bu tür provakatif eylemlerle sıkıntı içine düşebileceğini vurgulayan Güzel, “Bir süredir, kendisini işçi temsilcisi gibi gören bazı yayın organlarında yer alan haberleri dikkatle takip ediyoruz. Ancak, bazı siyasi parti ve sendikaların yönlendirmesiyle bir grup insan eylem yaparak bizi istifaya davet ediyor. Ne demek bu? Benim rozetim yok. Ben işçinin yanında olan bir insanım” diye konuştu.
Herkesin hakkını aramasının doğal bir süreç olduğunu ifade eden Güzel, “Maalesef Türkiye’deki bazı sendikalar, sadece esnafı yormak için çalışıyor. Keşke bu işçiler adına haklarını arasalar, ama yapmıyorlar. Öyle olsa zaten şapka çıkartırım. Siz, benim işçimi benden çok daha fazla düşünebilir misiniz? Bu nasıl bir zihniyettir? Biz sektörün, mesleğin ve işçinin sorunlarını biliyoruz. İzmir’deki ayakkabı sektörü tüm çalışanı ve işverenleriyle Türkiye’ye örnek olmuştur. Ancak maalesef işçilerle aramıza parazitler girmiş” şeklinde konuştu.
YILLARDIR SÖYLÜYORUZ
İşçi haklarının geliştirilmesi gerektiğini yıllardır pek çok ortamda paylaştığını aktaran Güzel, “Ben bunu düşüncemi katıldığım toplantılarda, yazdığım yazılarda ve sektörel etkinliklerde dile getirdim. Ben işçilerimizin her zaman arkasında oldum. Tabi ki, sektörde yaşanan sorunlar var. Kabul ediyoruz. Hatta, sektörün çok daha iyi yerde olması gerektiğini ve bu noktada kimi zaman yetersiz kaldığımızın da farkındayız. Samimiyetle de bunu söylüyorum. Yani, bu insanlar eleştirilerini bu noktada yapacaklarsa kabul ederim, ama konu işçi haklarına geldiği zaman bunu kabul edemem. Ben tezgahın başından buralara gelmiş bir insanım. Dolayısıyla sorunların ne olduğunu da gayet iyi bilirim” dedi.
ORTADA RANT DOLAŞIYOR
Sektörde bir kısım grupların rant peşinde koştuğunu iddia eden Güzel, “Ortada bir rant ve kontrol dışı bir yapılanma var. Maalesef bir takım güçler, illegal örgütlerin para kazandığı yerler oldu. Ekonomik durumu düzgün, işi güzel insanları bu tür eylemlere kimsenin alet etmeye hakkı yok. Evet, Türkiye’de bir takım sosyal dengesizlikler yaşanıyor. Ancak, bu şekilde tepki göstermek çok anlamsız. Hakları yenen yok mu? Elbette vardır. Ancak böyle bir durum varsa ki, ben burada 15 yıldır Oda Başkanlığı yapıyorum, gelsin söylesin. Ne yazık ki bir Allah’ın kulu da gelip yaşadığı sorunlarla ilgili Oda’ya başvuru yapmadı. Bunca zaman akılları neredeydi?” diye konuştu.
BENİM YANIMDA İSTİFA ET DİYOR
Yapılan eylemlerin birisinde kendisinin geri plandan izlediğini aktaran Güzel, “Adam eylem yapıyor. Beni istifaya çağırıyor. Arka tarafında ben varım. Dönüp bakıyor ama beni bilmiyor. Yani yüzünü bile bilmediği adamı istifaya çağırıyor. Böyle bir komedi olabilir mi?” şeklinde konuştu.
İZMİR ÜZERİNDE KARABULUTLAR DOLAŞIYOR
Türkiye’de hala kayıt dışı ekonominin ciddi boyutlarda olduğunu açıklayan Güzel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de 9 milyondan fazla vergi mükellefi var. Bu yeterli mi? Değil. İyi de eleştiri yapıyorsak bunları da konuşalım. İzmir üzerinde karabulutlar dolaşıyor. Bir oyun oynanmak isteniyor. Dünyada ayakkabı pazarının toplam büyüklüğü yaklaşık 67 milyar dolar seviyesinde. Bu yeterli mi? Türkiye, kurulu kapasite itibariyle dünyada 4. sırada yer almasına karşın bu pazardan aldığı pay binde 2’yi geçmiyor. Oturup bunları da konuşalım. Sektörün ciddi sıkıntıları var ancak, bunları çözmek de Oda’nın tek başına yapabileceği bir iş değil. Bunlar bize zaman kaybettiriyor.”