EGEDESONSÖZ- İntegral Araştırma Koordinatörü Ümit Yaldız ile Gazeteci Fatih Yapar, SonSöz TV programında ülke ve kent gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Programın gündeminde Ekrem İmamoğlu’na yapılan operasyonun İzmir’e yansımaları ele alındı. Gazeteci Yapar, tutuklu yargılanan TECO Petrolleri’nin sahibi İzmirli iş insanı Sarp Yalçınkaya’nın tahliyesi için bir avukata 8 milyon dolar ödeme yaptığını ancak cezaevinden çıkamayıp dolandırıldığını ve bunun için şikayetçi olduğunu hatırlattı.

YALÇINKAYA İLE GÜLİBRAHİMOĞLU’NUN POZİSYONU İDDİANAME AKIŞINDA KESİŞİYOR
Yapar ayrıca İzmirli iş insanı Murat Gülibrahimoğlu’nun halen firari olduğunu da ekleyerek şunları söyledi:
“İstanbul iddianamesini değerlendirirken etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan, itirafçı olan bir isim var İzmir’den… Murat Gülibrahimoğlu 4,4 milyar TL’lik para hareketliliği var MASAK tarafından belirlenen. En fazla para girişinin olduğu kişi Murat Gülibrahimoğlu. Gülibrahimoğlu, Aliağa, Çandarlı bölgesinde tanınan bir isim. Hafriyat, döküm sahalarında çalışan bir isim. İstanbul’daki döküm sahası işlerini organize eden isim. İddianameye göre söylüyorum, İmamoğlu’nun yanındakilerle organizasyonun içine girdiği ve sonrasında doğrudan İmamoğlu ile çalıştığı ve iddianamede sistem adı verilen ve organize suç örgütü olarak tanımlanan yapının paralarının İmamoğlu ayağındaki paraların toplayan isim olarak tanımlanıyor. İmamoğlu’nun gizli kasası olarak değerlendiriliyor. İngiltere’de şu an raporlara göre…
Onun gibi bir isim daha var. Sarp Yalçınkaya… İzmir’de el konulan TECO Petrol’ün sahibi… Dün bir haber yayınlandı. Cezaevinden çıkmak karşılığında 300 milyon TL parayı bir kuyumcu vasıtasıyla verdiği ve avukatı üzerinden parayı aktardığı ve parayı kaçırdığı gibi bir değerlendirme. Birilerine rüşvet olarak vermiş, cezaevinden kendini çıkaramamış, parayı da geri alamamış. Dava da açmış. Yalçınkaya, İzmirli bir isimdir ama iddianamedeki pozisyonu Gülibrahimoğlu’nun pozisyonu ile örtüşüyor iddianamedeki akış itibariyle… Gülibrahimoğlu’nun sisteme soktuğu bir isim olduğu iddianamede yazıyor. O da görüp duyduğunu anlatıyor. Her toplantıda gördüğünü, duyduğunu anlatmış ve etkin pişmanlık hükümlerinden verdiği ifadeler var. Para sistemi ve kurulan düzen kişinin ifadesinden çıkıyor. Partiyi, ülkeyi ele geçirmek için istenen para konuşuluyor iddianamede. Hepsi Yalçınkaya’nın ifadelerinde var”
CHP’Lİ EMİR, “ŞİRKETE EL KONMADAN HEMEN ÖNCE PARA GÖNDERİLMİŞ” DEDİ
Araştırmacı Yaldız ise “Bu haber İstanbul iddianamesinin ek klasöründen kazınmış. Yalçınkaya iddianamenin bel kemiğini, oluşturan hukuk sisteminin dikkate aldığı bir isim. Üç konu var burada. İddiaya göre pazarlık yapılmış ‘8 milyon doları ver, tahliye ol’ demiş avukat. Kuyumculuk firması üzerinden para aktarılmış, birilerine verilmiş, kime verilmiş? İmamoğlu Borsası diye bir şey var. Bu para dolandırıcılık operasyonu olabilir. Kafa karıştıran bir başka nokta var, CHP’li Murat Emir’in dikkat çektiği bir nokta… İmamoğlu operasyonunda tutukladığınız herkesin şirketlerine el koydunuz. Yalçınkaya’nın şirketine el koymadan 8 milyon doların çıkmasına izin verdiniz, sonrasında TMSF ile şirkete el koydunuz. En önemli iddia bu. Bu iddia adli mercilerce bakılması gerekir. Bu parayı bir avukat yada muhasebeci yada dolandırıcı çetesi yapmışsa bir biçimde şirketin içi boşalsın diye yapılan operasyon ise bu paranın izi sürülmeli” dedi.
FETÖ BORSASI, TUZUN KOKTUĞU BİR DURUMDU
FETÖ Borsası’ndan örnek veren Fatih Yapar, “Kuyumcunun neden dinlenmediği ile ilgili konuya mutlaka bakılması gerek. Büyük rakamların konuşulduğu durumlarda önemli olan paranın cazibesi. FETÖ Borsası’nda da bu vardı. FETÖ Borsası’nda da organize suç örgütleri ile adı geçenler olmuştu. FETÖ Borsası’nın ayağı İzmir ve Gaziantep’tir” demesi üzerine Yaldız, “FETÖ Borsası’ndan yargılanan AK Parti il başkan yardımcılığı yapmış insanlar oldu, emniyet müdür yardımcıları oldu. FETÖ içinde bir dönem yer alan kişileri kurtarmakla ilgili bir süreçler oldu. Savcı Okan Bato yargılandı. Tuzun koktuğu bir durumdu. Emniyetin, istihbaratın, AK Partili isimlerin olduğu bir borsa kuruldu. İmamoğlu Borsası’nın da benzer temellerde yürüdüğü görülüyor” ifadelerini kullandı.
FETÖ BORSASI’NIN OLDUĞU YERDE İMAMOĞLU BORSASI’NIN KURULMASI MÜMKÜN
Gazeteci Fatih Yapar ise şunları söyledi:
15 Temmuz gibi bir olayın sonrasında FETÖ Borsası kurulmaya cesaret edildi. Şu an İstanbul ve İstanbul dışında çok belediye gündemde…. FETÖ Borsası’nın olduğu yerde İmamoğlu Borsası’nın kurulması mümkün. Yargı ayağında belirgin bir durum yok ama araştırılmalı. Evraksal anlamda elimizde veri yok. Mutlaka olabilir, bakılmalıdır. FETÖ Borsası’nın olduğu yerde İmamoğlu Borsası’nın olması normaldir. İddianameye bakan hakimlerin, savcıların zan altında kalmaması gerekiyor. Süreci yöneten savcılar var, bu işleri izleyen binlerce polis var, takip yapıyorlar. Safiyane bu işte bir biçimde görev yapan insanlar varken başkalarının bu işlere bulaşması insanları zan altında bırakabilir. Bu çok önemli bir konu, İzmir’i de ilgilendiriyor”
Yaldız ise şu yanıtı verdi:
Çürük elma her yerde var. Hakemler bahis oynuyor, futbolcu kendi maçına bahis oynuyor. Adli emanete bakan kişilere bakan kişiler adliyeden paraları alıp kaçıyor. Kedi ciğere teslim edilmiş. Uyuşturucu, medya, bahis operasyonları, CHP’li belediyeler ile ilgi mesai yapan sistem FETÖ Borsası’nda olduğu gibi zafiyete uğrayabilir. Kamuoyu aydınlatılmalı, üzerine gidilmeli. 6 kez itirafta bulunmuş kişi 300 milyon TL gitti deyip devletin mahkemesine şikayete bulundu. ‘Ben bu parayı resmi olarak şirketimden çıkarıp şu şirkete ödedim, dolandırıldım’ diyor. Rüşvet vermek de suç ama canı öyle yanmış ki 300 milyonu gitmiş.





