Oktay GÜÇTEKİN/ EGEDESONSÖZ - Türkiye'de özellikle büyük kentlerde konut fiyatlarının fahiş seviyelere çıkması ile birlikte yerel yönetimler dar gelirli vatandaşlara konut yapmak için harekete geçmişti.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın seçim vaadi olan 25 bin sosyal konut hedefi doğrultusunda çalışmalar başladı. Alt ve orta gelir grubundaki İzmirlilerin konut sahibi olmasının hedeflendiği proje kapsamında ilk etapta Menemen’de 3 bin 100 konut inşa edilecek.
4 etaptan oluşacak proje kapsamında 1+1, 2+1 ve 3+1 evler inşa edilecek. 1+1 evlerin taksitleri 15 bin TL, 2+1 evlerin taksitleri 22 bin TL ve 3+1 evlerin taksitleri ise 28 bin TL’den başlayacak. Taksitler ise 120 ay olacak.
Projenin lansman toplantısı bugün Tarihi Hava Gazı Fabrikası’nda gerçekleşti. Lansmanda konuşan Başkan Cemil Tugay projenin ayrıntılarını anlattı.

Başkan Tugay şunları söyledi:
Bugün sizlere İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçim öncesi 25 bin sosyal konut yapacağız sözümüzün ilk evresinde projemizi sizlere anlatmak için huzurunuzdayım. Tanıtımı izlerken ve konu ilk sizlere iletildiğinde herkesin biraz şaşkınlık yaşadığını, belediye bu işi niye yapsın ya da yapabilir mi diye sorunların oluştuğunu biliyorum. Her şeyden önce neden yaptığımızı söylemek isterim. Barınma hakkı en temel insan hakkıdır. Barınma için ihtiyaç olan konut hakkı bireyin insan onuruna yakışır ve konut ihtiyacına ulaşabilme hakkının karşılanmasını ifade eden bir insan hakkı. Konut hakkı BM İnsan Hakları Beyannamesi ile ekonomik, sosyal kültürel haklar da belirtilmiştir. Anayasa’mızda da konut hakları başlıklı 57’inci maddesinde belirtilmiştir. Buralardan doğan sorumluluk ile yerel yönetimler olarak da özellikle son zamanlarda belirgin bir şekilde yaşadığımız konut krizini gidermek için bir adım atmaya karar verdik. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak burada iştirakimiz olan Egeşehir’i görevlendirdik. Onun çalışması ile lansmanı yapma noktasındayız
Geçmişten bugüne konut edindirme odaklı yaklaşımlar bugün ortaya çıkan konut edinmeye ilişkin ödenebilirlik ve konut kredilerinin pahalılığı nedeniyle konut sahibi olmayı zor duruma getirdi. Konut kredilerinin yüksekliğinin yanında inşaat maliyetlerinin artışı, üretilen konutların belli gelir grubu sahiplerin hitap etmesi gibi çeşitli sebeplerden konut krizi derinleşti. Günümüz küresel ekonomisinde konut birikim aracı olarak meydana çıkarman barınma ikinci plana atılmış durumda. Yeterli konuta erişimin insan hakkından ziyada ayrıcalık haline dönüşürken konut ödenebilirlik krizi de küresel anlamda yaşanmaya başladı. Konut ödenebilirliği en genel deyimi ile hane halkını yoksulluk standartları altına düşmeden sağlıklı konut erişimi olarak tanımlanmaktadır. Bugün uluslararası verilere göre ödenen kira hane gelirinin yüzde 30’unu geçmemelidir. Ancak bugün insanların aylık gelirleri ile bile kirayı ödeyemediğini biliyoruz.

Türkiye’de 2000’li yıllardan itibaren merkezi hükümetin politikası ile konut hacmi artış gösterirken yapılan araştırmalar tüm gruplar tarafından konut erişiminin olmadığını göstermektedir. TÜİK verileri incelendiğinde konut inşaat inşaatların da özel sektörün payı yüzde 92,3, kamu sektörü payı 6,3, kooperatif payı 1,4 olarak görülmektedir. Bu verilerin ülkemizdeki konut üretimini özel sektörü arzına bırakıldığını göstermektedir. Konut hakkını en temel insan hakkı olduğunu düşünüyorsak, anayasal ve uluslararası sözleşmelerde konut hakkı için çalışma yapmak zorunda olduğumuzun fakrındaysak, ev adını verdiğimiz barınmaya en temel hak olarak sahip olduğumuzu düşünüyorsak tüm kamunun bu konuda sorumluluk alması gerektiğini düşünmeliyiz. Bu nedenle İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak kendi arsalarımız ve kendi bütçemizin gücü ile insanlarımıza sosyal konut yapmayı, onlara ödeyebilecekleri şartlarda konut edindirmeyi görev bildik. Bu nedenle bugün bu sorumluluğun ilk adımında Menemen’de arkadaşlarımızın belirlediği projelendirdiği alanda 3 bin 100 konutu vatandaşlarımıza uygun ödeme şartları ile sunma kararını verdik.
Türkiye’de güvenli bir çaltı altında yaşamak kimsenin lütfuna bağlı olmamalıdır. Barınma kişilerin insan olma onuru ile bağdaşır şekilde yaşaması için devletin sağlaması gereken en temel haklardandır. TOKİ gibi kurumlar devletin ödeme kolaylığını sunan sosyal konutlar üretmesi amacıyla kurulmuştu. Ancak maalesef lüks konutlar üretildi. Ailelere kira desteği sağlanmadı ve ev fiyatları ile kiralar kontrolsüz şekilde yükseldi ve milyonlarca insan maaşı ile kira bile ödeyemez hale geldi. Kamu kaynaklarını barınma hakkını sağlamak için değil belirli bir azınlığın servetini büyütmek için kullanır hala geldik. Sadece 2 yılda kur korumalı mevduat için Hazine ve Merkez Bankası’ndan 48 milyar dolar ödenmiş. Bu paranın büyük kısmı zaten zengin olan küçük azınlığın cebine aktarılmış olundu. Bu parayla 972 bin sosyal konut inşa edebilir ve 3 milyondan fazla vatandaşımızı güvenli konut sahibi yapabilirdik ancak bu tercih edilmedi. Konuta insan hakkı olarak değil yatırım ve rant aracı olarak bakıldı.

Son zamanlarda Emlak Konut’un sunduğu projeler baktığınızda en ucuz konut 5 milyon 950 bin TL. 1 milyon peşinat ödenmesi ve geri kalanı kredi ile karşılaması lazım. Bunu 60 ay vade ile çekerse aylık 166 bin TL ödemesi gerekiyor. Bunu kaç kişi ödeyebilir? Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak sosyal belediyecilik anlayışı gereği kaynaklarımızın bir kısmını sosyal konut üretmeye harcayacağız. Özellikle son aylarda maruz kaldığımız büyük kesintilere rağmen sizlere sunacağımız konutları 2 yıl içinde bitirmeyi ve kullanıma sunmayı vaat ediyoruz. Burada aylık 15 bin TL’den başlayan taksitlerle ev sahibi yapacağız. Burada meselenin bir kaynak meselesi olmasından çok siyasi tercih meselesi olduğunu düşünüyoruz.

Kaynağın nereye harcandığı tercih olduğunu düşünüyoruz. Ya halkı önceleyen bir düzen kuracağız ya da betonu rantı sermayeyi koruyan bir düzeni besleyeceğiz. Biz halkçı belediyeciliğin temsilcisi olarak tercihi her zaman haktan yana kullandık. Konut bir lüks değildir, bir yatırım aracı değildir, rant kapısı değildir. Konut temel insan hakkıdır. İzmir’de bunu yaptığımız işlerle inşaatlarla göstereceğiz. Seçimde vaadimiz de 25 bin sosyal konut. Başlangıçlar hep zordur ancak 5 yıl içinde 25 bin konutla ilgili her bir proje tamamlanmış ya da belirli aşamaya gelmiş olacak. Hayalimiz alt ve orta grup insanları ev sahibi yapmak. Koyundere’de bu konutu uygun bir finansman modeli ile geliştiriyoruz. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve TÜİK rakamlarını inceleyerek bunları belirlediğimizi ve olağan üstü enflasyon dalgasından korumak amacıyla taksit artışında yüzde de oranı belirledik. 10 yıl vadeli ödeme de insanlar hem otururken hem kira öder gibi ev sahibi olacaklar. Seçilen alan ulaşım, sosyal imkanlara erişim açısından iyi bir alan. Amacımız sadece konut yapmak değil, insanlara bir yaşam alanı oluşturmak. Bu nedenle hem çevreci hem sosyal olanlar açısından yeterliliğe sahip, aynı zamanda güvenlik açısından sorunu olmayan atmosferler oluşturacağız. Bir ülkenin gelişmişliği gökdelenleri ile değil insanların huzur içinde yaşayabileceği yuvalarla ölçülür. İzmirlileri bu konutlarda oturacak vatandaşlarımıza şimdiden hayırlı olsun diyorum. Burada sadece bir bina yapmayacağız. Aynı zamanda devletle halkın tekrara birbirine kavuştuğu, halkın devlete güvenin tesis edildiği bir iş olacağına inanıyorum.
Başkan Tugay, toplantının soru cevap bölümünde de konuştu. Büyükşehir Belediyesi’ne ait arsayı satmak yerine halkın yararına kullanmayı seçtiklerini belirten Tugay, konutta sürdürülebilir finansman modelinin yeni konutların yapımı için kaynak oluşturabileceğini söyledi. Alanda deprem riski açısından her türlü çalışmanın yapıldığını da belirten Tugay, projenin devamı için “30 ilçemizde buna benzer projeler yapacağımızı söylemek isterim. En az 10 ilçemizde benzer rezerv alan üzerinden çalışmalar devam ediyor. Sadece metropol değil. Şehrin her alanında sağlıklı ve dengeli, çevreyle uyumlu yaşam alanları oluşturmayı planlıyoruz. Hiçbir bölgemizi dışarda bırakmayacağız. Altyapı, trafik, ulaşım ve kentsel dönüşümü çok önemsiyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak bu hedeflerle ilgili somut ve tarihi adımlar atacağımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı.

PROJEDEN DETAYLAR
Menemen’in Koyundere Mahallesi’nde 3 bin 100 konutun inşa edileceği proje büyük heyecan yarattı. Geniş peyzaj bölümleri, güvenli oyun parkları, spor ve kültür alanları, doğa dostu yapılar ve modern altyapı ile tasarlanan yeni yaşam merkezi, 120 ay vade ve 15 binden başlayan taksitlerle hayalleri gerçeğe dönüştürecek.
Sosyal ve yeşil alanlar
Proje kapsamında 90 bin metrekarelik yapılaşma alanı üzerinde 350 bin metrekarelik inşaat alanında 1+1, 2+1 ve 3+1 tipinde 3 bin 100 konut inşa edilecek. 1.Etap’ta 400 konut, 2. Etap’ta bin 100 konut, 3. Etap’ta 700 konut ve 4. Etap’ta ise 900 konut yapılacak. 5. Etap ise rekreasyon alanı olarak planlandı.
Keyifli vakit geçirmeye olanak tanıyan doğayla bütünleşik ortak yaşam alanları ile güvenli parklar ve modern spor sahalarıyla sağlıklı ve aktif yaşamı destekleyen alanlar, projenin temelini oluşturuyor. Yenilenebilir kaynaklardan güç alan yapılar, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir bir gelecek vadediyor. Bölgede 45 bin metrekarelik sosyal ve yeşil alan, 115 bin metrekarelik rekreasyon alanı, 90 bin metrekareye yakın park alanı, sosyal yaşam merkezi, spor tesisleri, sosyal ve kültürel mekanlar, sağlık birimleri ve kreş hizmetleri gibi donatılar yer alacak.

Önkoşul yok öncelik kriterleri var
Başvuru için herhangi bir önkoşul bulunmuyor. Ancak konut sahibi olup olmama durumu, İzmir’de ikamet süresi ve yeri, hane halkında engelli olup olmaması, şehit yakını veya gazi olması, çocuk bulunması gibi özel durumlar, medeni durum, hane nüfusu ve gelir durumu üzerinden puanlama sistemi var. Bu öncelik kriterleri ve puanlama sistemi sıralamada öne çıkarılacak grupları belirlemek için kullanılacak.
Birinci etabın temeli Mayıs ayında atılacak
25 bin sosyal konut vaadi kapsamında ilk etapta 3 bin 100 konut yapılacak. Bu rakamın 25 bine çıkartılması hedefleniyor. Kentin farklı bölgelerinde düşük ve orta gelirli vatandaşlara yönelik nitelikli ve erişilebilir konutlar için arsa geliştirme çalışmaları devam ediyor.
3 bin 100 konut için satış ofisi kurulumu ve ilk satışlar ise Nisan ayı itibari ile başlıyor. Tüm etaplar için yapım ihalesinin ardından 2 yıl içinde inşaatların tamamlanması ve dairelerin teslim edilmesi planlanıyor. 400 dairenin bulunduğu 1. Etap için Mayıs 2025’te temelin atılması, Mayıs 2027’de ise anahtar teslimi hedefleniyor. 2. Etabın yapımı Temmuz 2025’te, 3. Etap Eylül 2025’te, 4. Etap ise Kasım 2025’te başlayacak.
Her bütçeye göre ödeme seçeneği
Projede 75 adet 1+1 daire, kapalı ve açık mutfak seçenekleriyle 191 adet 2+1 daire, kapalı ve açık mutfak seçenekleriyle 134 adet 3+1 daire bulunuyor. Proje, ödeme kolaylığı ile dikkat çekiyor. 1+1 daireler 15 bin TL’den, 2+1 daireler 22 bin TL’den, 3+1 daireler ise 28 bin TL’den başlayan taksitlerle satışa sunulacak. Asgari ücrete endeksli finans modeli projenin temelini oluşturuyor. Vatandaşa birinci olarak “peşin ödemelerde yüzde 10 indirim”, ikinci olarak “yüzde 30 peşinat – 120 ay vade”, üçüncü olarak “yüzde 20 peşinat - 4 ara ödeme - 120 ay vade” şeklinde üç farklı ödeme seçeneği sunuluyor. Taksitli ödemelerde defaten toplu ödeme yapıldığı takdirde kolaylıklar da sağlanacak.
Banka sisteminden bağımsız
Ülkenin ekonomik koşulları ve olası krizler düşünülerek fiyat artışında üst barem olarak yüzde 30 oranı belirlendi. Ödeme planlarındaki rakamlar asgari ücret zammı oranında her yıl güncellenecek. Ara ödemenin olduğu finans modeli tercih edilirse, 4 ara ödeme başvuru tarihinden itibaren her yıl bir defa olacak şekilde alınacak.
Yeni nesil konut vizyonu
Proje, İzmir’in sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda hayata geçirilerek barınma ihtiyacına çözüm sunarken, aynı zamanda kentin sosyal ve ekonomik yapısını da destekleyecek.
Egeşehir Yapı Planlama Müşavirlik ve Teknoloji Anonim Şirketi (Egeşehir AŞ) sosyal donatılarla güçlendirilmiş, nitelikli altyapı sistemleri ile desteklenmiş yapılarla, yeni sosyal konut vizyonuna öncülük edecek.
Proje, afetlere dirençli kent vizyonu için de önemli bir adım olacak. Bölgede imar planına esas jeolojik ve jeoteknik etüt çalışmaları yapıldı ve parseller yapılaşmaya en uygun zeminlerde konumlandırıldı. Mimari projeye esas detaylı zemin etüt çalışmaları ayrıca yapılacak.
Nefes alan binalar
İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir’i sadece yenilemeyi değil, kenti aynı zamanda yaşanabilir, erişilebilir ve keyifli bir sosyal yaşam merkezi haline getirmeyi amaçlıyor. Sosyal Donatı Alanları kapsamında içinde tırmanma duvarı, park alanları, trambolin, kuru havuz, oyun parkuru bulunan çocuk oyun alanları, fitness salonu, basketbol sahası ve benzeri fonksiyonları bulunan spor alanları, sosyalleşme ve dinlenme alanları, market ve ticari alanlar olacak.
Doğayla barışık yeşil bir hayat sunulacak ortamda klasik peyzaj anlayışının dışına çıkılarak arazi ile uyumlu çözümler sunulacak. Geniş peyzaj alanları, yürüyüş yolları ile desteklenmiş sosyal donatılarla yaşanabilir bir mahalle kültürü oluşturulacak. Yenilenebilir enerji kaynaklarıyla çevre korunacak, sürdürülebilir bir gelecek için doğa dostu yapılar üretilecek. Daha az enerji harcayan, daha fazla nefes alan binalar inşa edilecek.
Ulaşımı kolay
Hem toplu taşımayla hem özel araçla kolay ulaşım imkanına sahip bir bölgede yapılacak proje alanı raylı sistem İZBAN’ın Egekent 2 durağına 1 buçuk kilometre, Konak merkeze 30 kilometre, Karşıyaka merkeze 16 kilometre, Çiğli’ye 10 kilometre, Menemen’e ise 4 kilometre mesafede yer alıyor.
Çanakkale Yolu, çevre yolu ve yapımı planlanan ikinci çevre yoluyla da konut alanına ulaşılabilecek. Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) tarafından yapımı planlanan Ankara-İzmir Hızlı Tren Projesi kapsamında inşa edilecek istasyon da güçlü ulaşım ağına destek olacak. ESHOT otobüs hattı ve dolmuş hattı, ulaşım ağını tamamlayacak.
İki organize sanayi bölgesi, iki üniversite, Egekent 2 semti ve Menemen ilçe merkezine yakın olan yeni yaşam alanında sağlık, eğitim, ulaşım ve ticaret hizmetlerine hızlı şekilde ulaşılabilecek.
Büyükşehir paydaşları ile alanda olacak
İzmir Büyükşehir Belediyesi, konut alanlarının çevresinde paydaşları ile birlikte sosyal yaşam merkezi oluşturacak. Bu kapsamda vatandaşlar Halk Ekmek ile kaliteli ve uygun fiyatlı ekmeğe kolayca ulaşılabilecek. Yuvamız İzmir ile çocuklara güvenli, sıcak ve kaliteli bir eğitim ortamı sağlanacak. Ayrıca Grand Kafe, Kent Lokantası, İzmar da burada bulunacak.
Daire tesliminin ardından, site yönetimi İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin paydaşı olan İZELMAN AŞ tarafından yürütülecek. Ayrıca müteahhit firma teslim sonrasında 18 ay boyunca teknik personel aracılığıyla teknik hizmet vermeye devam edecek.





