EGEDESONSÖZ- İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü Ümit Yaldız ile Gazeteci Fatih Yapar, SonSöz TV yayınında CHP’deki cumhurbaşkanlığı adaylığı konusu ve ön seçim tartışmalarını ele aldı.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili olarak isimlerinin öne çıktığı süreçte adayın CHP üyeleri tarafından ön seçimle belirlenmesi ile ilgili alınan kararın yankılarını değerlendiren Ümit Yaldız, Yavaş’ın ‘önseçim henüz erken’ çıkışını da yorumladı.

Mansur Yavaş’ın önseçime katılmama ihtimalinin yüksek olduğunu belirten Yaldız, tek kişinin adaylığını koyduğu bir seçimi “tek kale maç” biçiminde geçeceğini belirtti.

Yaldız açıklamalarında şunları söyledi:

“CHP kaynaklarına başvurduğumda ön seçim konusunda genel merkezin kararlı olduğu ve 1-1,5 ay içinde tamamlanacağı söyleniyor. Dostlar alışverişte görsün misali biçiminde gelecek. Rekabetin olduğu yerde tek kale maç olacak. Çünkü Mansur Yavaş ön seçime girmeyecek, o kesin. Yavaş, CHP içinde ön seçime girmez. MHP geçmişi var. Yavaş’ı seçmen aday olarak görmek istiyor, seçime girse İmamoğlu’na yakın oy da alır. Yavaş’ın CHP’de kabulü ile ilgili aşama kat edildi.

Ancak Beylikdüzü ilçe başkanlığından İBB başkanlığına kadar gelen CHP’li bir figür var ve Erdoğan ile yargı süreçleri üzerinden bilek güreşi tutuyor. Binali Yıldırım gibi önemli bir ismi, son başbakanı hem de iki kez yendi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’u yenmiş, 3 kez zafer elde etti Erdoğan’a.

CHP üyeleri öncelikli olarak partili olan seçecektir. Bunu görmek için siyaset bilimcisi olmaya gerek yok. Mansur Yavaş, CHP’de kaybedeceği bir yarışa girer mi, girmez. Yavaş’ın girmediği, ön seçimin ön seçim gibi olması için İmamoğlu’nun varlığı yetmez, katılım düşük olur. Bu ön seçim marifeti ile İmamoğlu’nu cumhurbaşkanlığı adaylığına atamak ve Yavaş’ı oyun dışında tutmak için bir iç manevra anlamına gelecek.

CHP İÇİN EN BÜYÜK TEHDİT; YAVAŞ’IN YENİ BİR YOL HARİTASI ÇİZMESİ
Bu durumda yaşanacak tartışmalar Yavaş’a yeni bir yol haritası çizdirebilir. CHP için en büyük tehdit bu. Büyük bir kırılma ve Yavaş’ın bir şekilde mecburi teşhiri, ayrılması durumu olabilir. Önseçim yaptınız. Adayı ilan ettiniz, ortada seçim yok, erken seçim kararı aldıramadınız.

İki potansiyel adayı birbirine kırdırmak gibi stratejik hata var. İki yumurta çarpışacak. Bir tanesi kırılacak. Diğeri de çatlayacak. İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı adayı yaptırma konusunda tavır alındığı çok net… Genel başkanın ikide bir ön seçim konusunu tekrarlaması ‘büyük fedakarlık yaptım, benim hakkım, isterse aday olabilirim, olmuyorum’ diyor. Yavaş’ın girmediği seçimde Özgür Özel ile yarışsın madem İmamoğlu… Başka aday olmazsa tek kale maç olur. Yavaş’a yeni bir yol açılır, siyasette üçüncü yolun açılması dahil olmak üzere Yavaş’ı başka kararlara sevk edebilir.

NE OLMALI?
CHP’nin Yavaş gibi bir potansiyeli harcamadan, yöneterek gitmek gerekiyor. Bunu yapabilmek için Özel’in çok özel yeteneklerinin olması gerekir. Önseçim sandığı koymakla değil. Bu CHP’yi böler. Mansur Yavaş-Ekrem İmamoğlu yarışırsa 1,6 milyon üyeden 1 milyonu anca oy kullanır. CHP, daha önce önseçim yaptı. 300 aday yarıştı İzmir’de ve üyeler sandığa gelmedi. Üyeler taşınır mı, taşınır. İmamoğlu’nu yedirmeme psikolojisi ile olabilir.

İMAMOĞLU PARTİNİN BAŞINA GELİRSE YAVAŞ İLE ORTAK ZEMİN DAHA RAHAT OLUŞUR
Kasım ayında İmamoğlu’nun İstanbul’daki misyonunu tamamladığını söylemiştim. İmamoğlu’nu kimse İBB başkanı olarak değerlendirmiyor. İstanbul’da ona trafiği, kentsel dönüşümü sorumuyor. O artık ulusal siyasi bir aktör ve Ankara’da partinin başında olması gerekir. Hem lider sorunu hem adaylık sorunu ortadan kalkar ve Yavaş ile ortak zemini daha rahat yakalar. Şu an eşit durumdalar… Neticede İmamoğlu, İstanbul’da durduğu her dakika kaybediyor. Belediye başkanı kimliği ile konuşmuyor. İstanbul’un sorunlarını birine emanet edip hem CHP’nin emanetçi görünümlü bir liderden kurtaracak hem de Erdoğan’a söz söyleme hakkın olacak. Şu an yakışık değil. Erdoğan’ın İmamoğlu’na, İmamoğlu’nun Erdoğan’a yüklenmesi absürt geliyor. Belediye başkanı belediye başkanıdır. Cumhurbaşkanı da cumhurbaşkanı… Bu dar alandan çıkıp muhalefetin başına geçmesi onu daha rahat kılacaktır.