Ayda ÖZEREN
Öğrenme yoksulluğu
4 Eylül 2021 Cumartesi

Çok az insan gelen tehlikenin farkında. Ekonomik yoksulluktan öğrenme yoksulluğuna geçiş gerçekten kimin umrunda?

Yoklukla, hayat gailesiyle, virüsle, doğal afetler yangınla, selle uğraşırken dünyaya bizi devam ettirsin diye getirdiğimiz çocuklarımız ne durumda farkında mıyız?

Dünya üzerindeki ilkokul çağında olan 72 milyon çocuk eline verilen bir metni okuyamaz durumda. Okuma becerisini çocuklarına kazandıramayan eğitim sistemlerinin ve yönetimlerin matematik, fen bilimleri ve beşerî bilimler gibi diğer alanlarda da yetkinlik kazandıramayacağı aşikâr.

Dünya Bankası’nın yaptırdığı bir araştırmaya göre (UNESCO İstatistik Enstitüsü işbirliğinde Ekim 2019’da yayımlanan Öğrenme Yoksulluğunu Sona Erdirmek: Neler Yapılmalı? -Ending Learning Poverty: What will it take?-) düşük ve orta gelirli ülkelerde öğrenme yoksulluğu çeken ilkokul çocuklarının gelecekteki kazançlarından yaklaşık 10 TRİLYON dolar kaybetme riski olduğunu, bu rakamın küresel gayrisafi yurtiçi hasılatının yüzde 10’una tekabül ettiği gözler önüne seriliyor.

Bu rapora göre, Türkiye’de 10-14 yaş aralığındaki çocukların %95’i okula kayıtlı ve bu öğrencilerin %17,6’sı temel düzeyin altında okuma becerisine sahip. Bu oranlar üzerinden yapılan hesaplamalar Türkiye’de öğrenme yoksulluğu oranının maalesef %21,7 olduğunu gösteriyor.

Daha ileriye gitmemiz beklenirken, Alfa Kuşağı çocukları derken hem fakirleşiyor hem cahilleşiyor muyuz yoksa?

Alfa Kuşağı kimler gelin onları tanıtayım sizlere. Size çok tanıdık gelen hatta belki de onlardan biri olduğunuz X-Y-Z kuşağından sonra geldiler bu dünyaya. Araştırmacılar 2012 yılından sonra doğanları bu kuşak içerisinde tanımlıyor.

Alfa kuşağı adını Yunan alfabesinin ilk harfinden alıyor. Yani bir anlamda her şeyin sıfırlandığı yeni bir dünya nesli oluyorlar. Enteresan değil mi?

Sokakta kirlenmediler. Pelüş oyuncakları, kurşun askerleri olmadı onların. İp atlamadılar, topa vurmadılar. Saklambaç, yakalamacada ebe olmadılar. Ali baba saatin kaç diye sormadılar. Yakar topu, istopu hiç bilmediler. Onlar için hayat varsa yoksa uzuvların devamı gibi görünen tabletler ve akıllı telefonlar. Konuşmadan, bakışmadan iletişim kurmadan büyüdüler. Yaşıtları ile tek tük bir araya geldiler. Okul hayatları pek olmadı. Çoğu okulu resmi bir bina gibi arada bir gidilen bir mekân olarak addetti. Öğretmen tanımadılar. Tanıdıkları kişiler televizyon veya bilgisayar ekranında gördükleri hiçbir duygusal iletişim kuramadıkları iki boyutlu avatarlar.

Önceki kuşaklar gibi değiller. Dünyaya geldikleri günden beri bireysel yaşadılar, konu komşuyla, apartmandaki diğer çocuklarla pek bir araya gelmediler. Gelseler de doktorculuk evcilik gibi oyun kuramadılar. Ne oyunun kurallarını ne de toplumsal kuralları tanıdılar. Disiplin anlayışları annelerinin yüksek tonu, babalarının çat kaşı. Onu da önemsemiyor çoğu. Bugüne kadar her şey onlar için satın alındı bu yüzden paylaşmayı bilmiyorlar, sahiplik paylaşmaktan çok daha elzem.

Bağımlılıkları teknoloji ile sınırlı değil. Makarna, pizza, cips, hamburger gibi hızlı gıda ve karbonhidrat bağımlısı hepsi. Sofra düzenine hiç alışmadılar, çünkü uslu dursun ve itirazsız lokmaları yutsun diye ellerine bir tablet sıkıştırıldı.

Sanal dünyada vakit geçiren, sanal gerçeklikle büyüyen, farklı yetenekler geliştiren, meraklı, sosyal mesafe mottosuyla yaşamaya devam eden, fiziksel temasta bulunmadan dünyalarla buluşacak bir nesil Alfalar.

Dünyanın bir döngüsü var. Zor zamanlar güçlü insanlar yaratır. Güçlü insanlarla iyi zamanlar yaşanır. İyi zamanlar ise tembelliği, vurdumduymazlığı, bireyselliği besler. İyi zamanlarda yetişen zayıf insanlar ordusu da zor zamanları getirir.

Öğrenme Yoksulluğu daha kötü zamanları doğurmadan milli eğitim politikalarımızı yeniden gözden geçirmemiz, çağa ve mevcut koşullara ivedilikle ayak uydurmamız şart. Bu kuşaklar bizim gibi tebeşir tozuyla ya da büyüttüğümüz bir önceki nesil gibi akıllı tahtayla büyümeyecekler. Pandeminin gölgesinde velilerin endişeleri, aşı karşıtlarının rahatsız edici provokasyonları, çocuklarının şaşkınlığı ile uzun bir aradan sonra okul bahçeleri özlenen cıvıltılara bu pazartesi kavuşuyor. Çocuk seslerini çok özledik. O cıvıltılar umudun, geleceğin, coşkunun, heyecanın, mutluluğun sesleri.

Kapsayıcı ve hakkaniyete dayanan nitelikli bir eğitim sağlamak ve herkes için yaşam boyu öğrenim fırsatı yaratmak ümidiyle tüm Alfalarımıza başarılar diliyorum.

Haydi çocuklar okullara!

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 5 yorum var, 5 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Neslihan Silahtar 5 Eylül 2021 Pazar 12:25

Zor zamanlardan, az hasarla çıkmak umuduyla...

Yorumu oyla      2      3  
Halil ERÇETİN 5 Eylül 2021 Pazar 00:12

Şimdi geriye dönüp baktığımda 1960 lı 70 Li yılarda ( o tarihlerde ilk okuldaydım) öğretmenlik mesleği kutsaldı, Saygındı. Tebeşir tozuyla büyümüştük. Kalem traşımız ortaktı iki üç sınıf be arada tek öğretmende okuduğumuz için öğretmenimiz, sınıfımız ortaktı. Ders aralarında oynadığımız yakar top, voleybol topu ortaktı. Velhasıl hayatımız ortaktı. Paylaşmayı küçük yaşta öğrenmiştik. Ben merkezli değil biz merkezli büyümüştük Bilhassa kovit döneminin çocuklarının kayıp nesil olmasından korkuyorum.

Yorumu oyla      2      3  
Huriye Eryılmaz 4 Eylül 2021 Cumartesi 14:52

Ben bir öğretmen olarak Alfa çocukları için çok üzülüyorum.Ayda çim,kalemine eline saglik

Yorumu oyla      2      3  
Hatice güner 4 Eylül 2021 Cumartesi 14:36

Muhteşem kalemine sağlık Hem okul açılsın isteniyor açıldı şimdi bütün veliler aşıdan dolayı şikayet ediyor burda anne babalara çok iş düşüyor ilk eğitim ilk öğretmen onlar ve okul açılınca bu görevi direk devredeceklerini sanıyorlar Halbuki taki ebeveynler yaşlanıp çocuk olana kadar ilk öğretmenlerimiz olarak devam ediyor ????

Yorumu oyla      2      3  
Nilbanu Ercan 4 Eylül 2021 Cumartesi 09:16

Ne yazık ki:(((

Yorumu oyla      2      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe büyüledi!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Arzu’nun Mutluluk Reçeteleri bitmez!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Herkes yer içer hesabı 'Dilber' öder!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Taşlar yerinden oynuyor
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Üç koltuk, iki makam...
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva