“Son zamanlarda Suriyelilere karşı toplumsal bir tepki oluşmaya başladığını görüyoruz. Hoşgörü ve tahammülü elden bırakmayalım”

Sözlerin sahibi Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak…

Temmuz ayının ilk dört gününde Suriyeli mültecilerin karıştığı olay sayısı; 12… Bu sadece karakollara intikal eden, gazetelere yansıyan sayı…

Olaylar içinde kapkaç var, cinayet var, taciz var, taşkınlık var, sahtekârlık var, gasp var, uyuşturucu tacirliği var, soygun var… Yok yok yani…

Ne diyordu Veysi Kaynak; “Hoşgörü ve tahammülü elden bırakmayalım”

Buraya kadar tamam, tamam da, hoşgörü gösterme nedenleri içine “Suriyelilerin suç işleme oranı, bizim kendi vatandaşlarımızınken daha düşüktür" gerekçesi girmeseydi iyiydi…

Hele hele işsizlik oranının resmi rakamlara göre yüzde 13’lere çıktığı bir ortamda "Türkiye 3 milyon insanı beşeri sermaye olarak da görmelidir” sözleri iyice kafa karıştırır…

Başka bir deyişle, Suriyeli eşittir; ucuz işgücü! Hiç kuşku yok ki işverenler bu durumdan memnundur. Peki, emeğinden başka satacak bir şeyleri olmayanlar, onların memnuniyeti o ne olacak?

“Şu anda Kahramanmaraş’ta, Adana’da, Osmaniye’de, Gaziantep’te hatta Ankara’da Ostim’de birçok ilde eğer Suriyeliler olmazsa düz işçilik yapan yok. Fabrikalarımız durur.”

Suriyeliler olmazsa fabrikalar durur! Bu sözler de Veysi Kaynak’a ait… Bu saptamanın ne denli doğruyu yansıtıp yansıtmadığının yanıtını sizlere bırakıyorum…

“Bu insanların geçici süre Türkiye’de olduklarını ve Türkiye’nin geleneklerine uygun olarak ev sahipliği ve büyük fedakârlıklar yaptığını unutmamalıyız.” Sayın Kaynak, umut ediyorum büyük bir miting düzenler ve bu sözleri işsiz yüzde 13’ün yüzlerine söyler…

Buz dağının bir de öteki yüzü var…

Suriyeli mülteciler sadece olaylara karışıp ülke yaşayanlarını tehdit etmiyorlar. İşin bir de sağlık boyutu var. Bu konuda CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar bir araştırma yaptırmış.

Çıkan sonuç pek iç açıcı değil… “Türkiye'de uzun süredir, sıtma, şark çıbanı, çocuk felci, tüberküloz, kızamık, tifo ve brusella hastalığı görülmedi ve bu hastalıklar kontrol altına alındı ancak Suriyelilerle birlikte bu hastalıklar tekrar hortladı”.

Misafirperverlik ıstıraba dönüşmüş durumda. Bu durumun hükümetin dikkatini çekmesi için ne gerekiyor bilmiyorum ama, her konuda referandum kozunu masaya koyan hükümet; Suriyeli mülteciler konusunda da referanduma gitse hiç de fena olmaz…

Oylayalım ‘evet, hayır’.