CHP'den anayasa değişikliğine 7 itiraz!

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, komisyonda görüşülen Anayasa değişikliğine ilişkin “Demokratik rejimden tamamen ayrılıp otoriter bir rejim kurulur. Meclis’i mezara, demokrasiyi tarihe gömeriz” dedi.

Kılıçdaroğlu, dün partisinin Meclis grubunda “Bu anayasa geçerse ne olur” diye konuştu ve özetle şunları söyledi:

YETKİSİZ BİR MECLİS

1- “Anayasayla bir diktatör yaratırız. Her şeye dokunan ama kendisine dokunulamayan bir diktatör ortaya çıkar.

2- Demokratik rejimden tamamen ayrılıp otoriter bir rejim kurulur.

3- Hiçbir vatandaşın, can, mal ve hukuk güvenliği kalmaz. Her kişi, kurum ve kuruluş tek bir kişinin, bir diktatörün vicdanına terk edilir.

4- Yönetimi denetleyecek hiçbir güç kalmaz. Devlet yönetiminde ve ülkede zorbalık hâkim olur.

5- Bir kişi hem hükümet, hem meclis, hem mahkeme olur. Yasama, yürütme ve yargı tek bir elde toplanır.

6- Etkisiz, yetkisiz, aciz ve sembolik bir Meclis ortaya çıkar.

7- Meclis’i mezara, demokrasiyi tarihe gömeriz. Buna elbette izin vermeyeceğiz, mücadelesini yapacağız. Tarihe bugünden başlayarak not düşeceğiz.

BAL GİBİ REJİM DEĞİŞİKLİĞİ

Diyorlar ki ‘Biz başkanlık sistemi getirmiyoruz, partili cumhurbaşkanlığı sistemi getiriyoruz, rejim değişikliği yapmıyoruz.’ Yapılan bal gibi rejim değişikliğidir. Parlamenter demokratik sistemi kaldırıp, dikta yönetimine uygun bir sistem getiriyorlar. Parlamentoda tek başına iktidarsanız, neden demokratik parlamenter rejimden vazgeçip de bir dikta yönetimine parlamentoyu teslim ediyorsunuz. Partili cumhurbaşkanı, partinin genel başkanı olacak. Meydan meydan gezecek. Biz partinin genel başkanı olacağız, o hem cumhurbaşkanı, hem partinin genel başkanı olacak, devletin imkânlarını kullanacak. Seçimden sonra Meclis’e gelecek, ‘Ben tarafsız cumhurbaşkanı olacağım’ diye yemin edecek. Bir adam aklını peynir ekmekle yemediyse, tarafsız olmadığını bilir. Partinin başkanı, cumhurbaşkanı, tepede diktatör olursun kardeşim başka bir şey olamazsın

BAHÇELİ’YE SATTILAR

Anayasa Mahkemesi’nin 15 üyesinin 12’sini cumhurbaşkanı atayacak. Sonra diyor ki, ‘Ben de gidip orada yargılanacağım.’ Senin arkadaşların orada sana kim ceza kesecek? Anayasa Mahkemesi’ni, HSYK’yı da kontrol ediyor. Sonra ‘yargı bağımsızdır’ diye bize satmaya çalışacaklar. Bize satamazlar ama Bahçeli’ye sattılar. Bir kararname ile birden fazla ili kapsayan bölgesel yönetimler kurabilecek. Sayın Devlet Bahçeli’nin kulağına küpe olsun bu laf, başka bir şey demiyorum. Bir de düşünün öyle bir diktatörümüz var ki herkes kandırıyor; PKK, IŞİD, FETÖ kandırıyor, yarın başka biri kandırırsa ne olacak? Kendi darbelerine anayasal statü kazandırmak istiyorlar, size sözüm söz buna izin vermeyeceğiz.” 

AZMETTİRENLERİ BULMAMIZ GEREK

Bir haftada yaşananlara bakın, İstanbul’da, Kayseri’de, Ankara’da. İstihbaratı çöken bir ülkede terörle mücadele yapılmaz. Terörü önleyecekseniz radikal cihatçı gruplara silah göndermeyeceksiniz, arkasında durmayacaksınız. Durursanız terör batağı içinde bir Türkiye tablosuyla karşı karşıya kalırsınız. Rusya’nın Türkiye Büyükelçisi hain bir saldırıyla hayatını kaybetti. Öldüren kişinin polis olması, o kişinin yakalanmayıp öldürülmesi, üzerinde durmamız gereken bir nokta. Onları korumak, Türkiye Cumhuriyeti’nin şerefidir. Onu öldürenden çok azmettirenleri bulmamız gerek. Faillerini mutlaka bulun, yargı önüne çıkarın. (Hürriyet)