Korona Belası yüzünden...

Son iki hafta sonu...

Yaklaşık 56 saat eve kapanıyoruz...

Cuma akşamı 21:00’den...

Pazartesi sabah 05:00’e kadar...

Salgın’dan bir an önce kurtulmak adına...

Başka çaremiz yok...

Ancak...

Ufak-tefek istisnalar var...

Mesela...

Evimize en yakın market, bakkal, manav, kasap, kuruyemişçi ve fırına yürüyerek gidip-gelebilirsiniz...

Olmadı, telefonla da sipariş verebilirsiniz...

Lokanta, pastane ve tatlıcılara ise...

Sadece eve paket servisi için izin var...

Peki, hangi esnafa izin yok?

Şaşırırsınız!

Sadece “Tekel Ruhsatı” olan bayiler kapalı...

Neden?

Çünkü, “alkollü” içecek satıyorlar!

İyi de...

Cumartesi-Pazar gelip çattığında...

Marketler ve bakkalar neden içki satamıyorlar?

Cevap, çok matrak...

“Cumartesi ve Pazar Tekel bayileri kapalı... O bayiler kapalıyken, market ve bakkallarda içki satılırsa ister istemez haksız rekabet(!) ortamı doğacak... Bu yüzden rakı her tarafta yasak!”

**

Yani...

Devlet Baba, böylesi müthiş bir “fırsat eşitliği” örneği sergileyerek...

Sizi, bizi, hepimizi...

“İçki bütün kötülüklerin anasıdır” lafını hatırlatırcasına...

Koruma altına alıyor...

**

Yav, iki günlük zorunlu salgın kapanmasında...

İlle de evinde rakı sofrası kurmaya karar veren...

Cuma akşamı işten çıkınca...

Pekala...

İster Tekel bayiinden ister yolunun üstündeki marketten...

Şişesini(!) alıp evinin yolunu tutmaz mı?

Tutar tabii...

O zaman bi’çok yer açıkken...

Avuç içi kadar Tekel bayisini kapatmanın anlamı var mı?

**

Hep beraber çok önemli bir ayrıntıyı atlıyoruz...

4 milyon 500 bin nüfuslu İzmir’de...

Bakkallar Odası’na kayıtlı 4 bin 500 esnaf var... Bunların 1000 kadarı Tekel bayii...

Bunların neredeyse yüzde 90’ının içki ve sigara ruhsatı var...

Tiryaki dediğin...

Zaten tedariklidir!

Cuma akşamından içkisini de yedekler, sigarasını da...

**

Bahaneleri kaldırıp, atın...

Bu iş giderek...

“Özel Hayata Müdahale” sınırlarını zorluyor...

Eziyet oluyor!

Madem...

Bakkal, market açık...

O zaman neden?

Tekel bayiini kapatıyoruz?

Garibim Tekel bayiine...

“Yasak...” deyip, kepenk indirterek...

Ve dahi...

Sırf o Tekel bayii üzülmesin diye...

Markete, bakkala içki satışı yasağı getirmenin...

Mantıklı bir cevabı olabilir mi?

**

Biz bu “modası geçmiş” tedbirleri hayata geçirdikçe...

Kendimizi paralasak da...

Sahte içki satışlarının önüne geçemeyiz!

Bakın...

Memlekette içki tüketimi giderek azalıyor...

Neden?

Neredeyse 10 evden biri “mini rakı imalathanesi”ne dönüştüğü için...

Bak mesela...

70’lik Yeni Rakı’nın fiyatı 159 lira 50 kuruş...

Oysa...

Aynı rakının fabrika çıkışı...

Aracı karı dahil 40 TL.

Bir şişe rakının vergisi sadece 120 lira...

Alabilir misin?

Alamazsın...

Alamadığım için tezgah altından...

Bidonla kaçak rakı alırsın ve ölürsün!

Daha iki ay olmadı...

Sahte rakıya...

80 kurban verdik...

Önleyebiliyor muyuz?

Ne yazık ki, hayır!

O zaman...

Bu karantina günlerinde...

İçki satan Tekel bayiini kapat...

Ona ayıp oluyor(!) diye...

Şakır şakır çalışan marketin içki reyonuna “Burası satışa kapalı” levhası koy!

Garip, çok garip...

Nokta...

SonSöz: “Her şey, neye layıksa ona dönüşür! / Hz. Mevlana...”