Mehmet KARABEL
47 yıldır karanlıktaki 'katliam!'
1 Mayıs 2024 Çarşamba

“O günkü adıyla The Marmara Oteli’nin üst katına çıktım…

Camlardan birinde ateş etmeye çalışan bir sivil gördüm…

Kalabalığı yararak… Panzerlerden birinin kırmızı elbiseli bir kadını ezdiğini dehşetle gördüm… Otelden silah atışı en az yarım saat devam etti…”

Bu sözler…

“Kanlı 1 Mayıs”ın tanığı…

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Şükran Soner’e ait…

Ya gerisi?

Geliyoruz oraya da…

***

İnsanoğlu unutur; “Tarih Baba” unutmaz!

Tam 47 yıl önce “bugün” gibi…

Takvimler !

“1 Mayıs 1977”yi gösteriyordu ama…

Bir farkla…

Günlerden Pazar’dı…

Ve…

Cumhuriyet tarihimizin…

Belki de “en kanlı” sivil katliamın yaşanacağını kim bilebilirdi?

Resmi kayıtlara göre…

İlk kurşun atıldığı anda…

500 bini aşkın kalabalık…

Korkunç bir paniğe kapılmıştı…

Saatler 19.00’u gösteriyordu, hava hala aydınlıktı…

Son konuşmanın son dakikalarına gelinmişti…

Kürsüde DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler vardı…

Artık yürüyüş kortejinin sonu gelmek üzereydi…

Ve, bi’anda…

Üç el silah sesi yankılandı meydanda…

Yarım milyon insan…

Nereden geldiği belli olmayan kurşunların kurbanı olmamak için…

Sağa-sola kaçarken…

Birbirini eziyor…

Kurşunlardan kurtulanlar…

Kaçışan insan selinin ayakları altında kalıyor…

Nefessiz kalarak boğuluyordu…

Devlet Baba “acz içinde” kalmıştı…

Saatler sonra…

Kanlı bilançoyu Türkiye öğrendi…

Devlet kaynaklarına göre…

Yarım milyon işçi ve emekçinin uğradığı saldırıda…

42 kişi hayatını kaybetmişti…

Kazancı Yokuşu’nda…

Kaçışırken birbirini ezenlerin, boğularak ölen…

29 işçinin sekizi kadındı…

126 kişi ise hastanelerde tedavi görüyordu…

***

Devlet Baba’yı kahreden gerçek şuydu:

Bugün itibarıyla…

Katliamın üstünden 47 yıl geçti!

Acıklı olan…

Saç baş yolduran bir gerçek var…

Ne suçlular takip edilebildi…

Ne de gerçek suçluların kim olduğunu öğrenebildik…

***

Belki ilk kez okuyacaksınız…

O tarihte…

İstanbul’un Valisi…

İzmir’den tayin olan efsane Namık Şentürk’tü…

Kendisine verilen raporda…

Akla gelebilecek tüm önlemler alınmıştı…

Devlet Baba’nın…

İstihbaratına bakılırsa…

Küçücük bir “olay” bile çıkmayacaktı…

İstanbul Emniyet Müdürü Nihat Kaner de çok yetenekliydi...

***

İşçilerin “1 Mayıs” kutlamasının güvenliği…

Taksim Meydanı’nda…

15 emniyet müdürü… 315 amir… 3 bin 100 polis… 207 bekçi…

81 motorlu ekip… 9 panzer ve koca bir Jandarma birliği…

Göreve başındaydı…

Öyle ki…

Keskin nişancılar bile…

Alana bakan yüksek binaların çatısında konuşlanmışlardı…

***

Ne var ki…

“Kanlı 1 Mayıs”ın önüne geçilemedi!

O gece 470 kişi gözaltına alındı ama…

Delil yetersizliğinden hepsi serbest bırakıldı…

Bazı sendikacılar ile sol gruplardan 100 kişi yargılandı…

O yargılanma…

14 yıl devam etti ama kimse ceza almadı…

Sonunda…

Zaman aşımına uğrayan dava düştü…

O “Kanlı 1 Mayıs”

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne bile taşındı ama…

Kalabalığın üstüne kurşun yağdıranlardan bir teki bile bulunamadı!

Nasıl bulunsun ki?

O tarihte…

Sokakları, dükkanları, evleri gözetleyen kamera yoktu ki…

***

Korkunç olayın…

Bir diğer gazeteci tanığı fotoğraf sanatçısı Coşkun Aral anlatıyor:

“Saygı duruşu sırasında fotoğraf çekmek için…

Arkadaşımın omzuna çıktım… O sırada bulunduğum taraftaki bir kişi… Silahını çıkarıp ilk ateşi o açtı... Onu izleyen dakikalarda…

Silah sesleri her yerden gelmeye başladı… Hatta panzerin kapağının açılıp ateş edildiğine tanık oldum…”

***

Şurası çok önemli…

Ve kesin…

DİSK…

Alanda kimin nerede duracağını polise iletmiş ve…

20 bin DİSK'liyi özel giysileriyle…

Bu düzeni korumakla görevlendirmişti…

Buna rağmen…

Onca can kaybettik…

***

Bitiriyoruz…

12 Eylül'den bu yana neredeyse “yarım asır” geçti…

Pek çok olay…

Öyle ya da böyle gün ışığına çıktı…

Ne var ki…

“1 Mayıs Katliamı”nın…

Üstündeki esrar perdesi kalkmadı…

Hepimiz şaşırıyoruz…

Bu güzel ülkede…

Cumhuriyet…

100’üncü yaşını gururla kutladı…

Tamam…

Hala sıkıntılarımız var ama…

Biz büyük devletiz…

47 yıl önce yaşadığımız…

O kara lekenin sebep ve sonuçları konusunda…

Bir arpa boyu yol alamadığımız için…

Ağırlığını da…

Bi’türlü üstümüzden atamadık…

Ne kadar garip di’mi?

Nokta…

Hamiş: 1 Mayıs 1977 kutlamaları sırasında DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler'in konuşması biter bitmez alana yaylım ateşi açıldı; 42 kişi can verdi... O gün bugündür bu olay “Kanlı 1 Mayıs” olarak tarihe geçti… Ne ilginçtir ki; o günkü faciadan sağ olarak kurtulan Kemal Türker, iki buçuk yıla sonra (22 Temmuz 1980) İstanbul’’daki evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu kurşunlanarak öldürüldü…

Sonsöz: “Geçmişi unutanlar, onu yeniden yaşamaya mahkumdurlar… / George Santayana -  İspanyol asıllı Amerikalı filozof, şair ve yazar…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Şerafettin Zeyrek 1 Mayıs 2024 Çarşamba 10:44

Ben de 20 yaşında Taksim mitingindeydim. iki üç saat önce Halkın Kurtuluşu ile İGD gerginlik yaşadı ve İGD yi en arkaya attılar. Önünde Kurtuluş vardı. İGD alana gireceği sırada tam arkamda 15 metre gerimde sular idaresinden silah patladı ve artık sağdan soldan rastgele ateşler açıldı. Bana göre ölü sayısı verdiğinizden çoktu. Çünkü bilmediğim bir hastane önünden geçerken hastane içinde yola dizilmiş çok sayıda ölmüş insanlar vardı. Yine ölülerin bazılarının haber verilmeden götürüldüğünü duymuştum. Olay ortaya çıkarılıp, hesap sorulsaydı, daha sonra bu tür olaylar yaşanmazdı. Hala geç değil. Ortaya çıkarılmalı ve ölüsüne de dirisine de ceza verilmeli.

Yorumu oyla      1      0  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
'Memleket' küçülüyor!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Neden fakirleştik?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Afyon üstünden Akşehir’e... (Gezi notları)
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Çıkışlar kapalı
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bardak boş mu dolu mu?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
19 Mayıs 'yorulmadan' ilerleme günüdür
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Çocuklukta yaşamsal sorunlar üzerine
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Değişimin ayak sesleri!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva