Türkiye’nin nüfusu 83 milyon 200 bin...

Yaşı 65 ve üstü olanlar kaç kişi?

Geçen yıl 7 milyon 500 bin civarındaydı...

Peki...

20 yaşın altında kaç yavrumuz var?

Aşağı yukarı 26 milyon...

Ve...

Onların hepsi “usandıracak” kadar uzun süredir...

Evden dışarı adım atamıyor!

**

Önce eli öpülesi büyükler...

7.5 milyon “yaşlı”mız...

21 Mart’tan beri evde...

41 gündür...

Evin içinde adeta...

“Uçurtmayı Vurmasınlar” filminin yeni versiyonunu çeviriyorlar...

Salon zaten dar geliyor...

Varsa evin balkonu...

O iki metrekare içinde sabah-akşam “volta” atıyor!

Sıkılıyor, TV’nin kumandasını banyoda arıyor!

Sıkılıyor, mutfaktaki gelinine sarıyor:

“O sarmalar kalem gibi olacak, kalem gibi...”

Bi’de tek başına yaşayan tontonlar var...

Onlar İçin hayat...

Daha bi’çekilmez oldu; yaşamayan bilemez...

Onlar için sokağa çıkma yasağı...

Artık, “öfleme-püfleme” basamağını da geçti...

Resmen isyandalar...

Kimi görseler...

Seslendirdikleri şikayetin kalıbı aynı:

“Koronavirüs’ten değil ama ev hapsinden öleceğiz!”

**

Elinizi vicdanınıza koyup...

Büyük fotoğrafa baktığınızda...

Çok ilginçtir...

Sanki 65 yaş ve üstündekiler tehlikenin bizatihi kendisiymiş gibi...

Hatta ve dahi...

Korona’yı onlar yayacakmış gibi bir hava esiyor / estiriliyor 40 gündür...

Bu duygu...

Seslendirmeseler de...

Türkiye’yi yönetenlerin kalbinde...

Etkisini koruyor!

Dikkat ettiniz mi?

Resmi açıklamalarda ölenlerin hep yaşlı olduğunun...

Üstüne basa basa seslendirilmesi...

Size de ilginç gelmiyor mu?

**

Tamam...

Bu ev yasağı, yaşlılar ölmesin...

Lanet virüs yayılmadı diye...

Ancak...

Bir buçuk aydır evde kapalı kalan yaşlılara da...

Kulak vermek gerek...

Mesela...

Ya aynı evde yaşayıp, çalıştığı için akşam “virüs getirme ihtimali” olan kişi de...

Evdeki yaşlı için potansiyel tehlike değil mi?

**

65 yaş ve üstü için...

Torun-torbayla ilgilenmek bi’yere kadar...

Gazete, dergi, kitap okumak bi’yere kadar...

Televizyon izlemek bi’yere kadar...

Çoğu büyük kentlerde yaşıyor!

Onların...

Vazgeçemeyecekleri arkadaşları...

40-50 yıllık dostları...

Her gün “iki beşlik bozdukları” esnaf dostları var...

O tontonlar...

Her gün kentle bütünleşen insanlar...

Buluşamıyorlar sevdikleriyle...

Göz göze gelip...

“N’olacak bu memleketin hali?” diye...

Koyu bi’muhabbete dalmak varken...

Cep’ten, “hasret gidermek” kesmiyor onları!

**

65 yaş üstü için...

Belki...

Minik dokunuşlarla sokağa çıkma yasağını...

İyileştirmek mümkün olabilir!

Tamam...

Tedbiri elden bırakmayalım ama...

Minik “esneklikler” yaratabiliriz...

Mesela...

Sadece cumartesi ve pazar...

Hiç olmazsa ikişer saat...

Taksınlar maskelerini...

Evlerinin yakınlarında biraz yürüsünler...

Ayakları açılsın...

Sosyal mesafeyi koruyarak...

Arkadaşlarıyla azıcık hasret gidersinler...

Normalleşme onların da hakkı...

Neden biliyor musunuz?

Evdeki yaşlılarımızın çoğu...

Stresten ve sıkıntıdan yükselen tansiyonlarıyla...

Başa çıkmaya çalışıyor...

Dahası...

Kalp ritmlerinde düzensizliğin başladığına dair...

Çok fazla şikayet var...

Hareketsizlik de yeni yeni semptomları (bulgu / belirti) peşinden getiriyor...

Sağlık Bakanı da...

Bilim Kurulu da...

Ortadaki “acıklı” vaziyeti görmezden gelemez...

Nokta...

Sonsöz: “Bu korona ne meret virüsmüş... Bizi eve hapsetti, kendi dünyayı geziyor... / 65 ve üstü...”