Nedim ATİLLA
Küçük Hanımlar, Küçük Beyler!
21 Nisan 2018 Cumartesi

Sizler hepiniz…  Geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim, kıymetli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz; kızlar, çocuklar!

Büyük Atatürk bu sözleri kendisini karşılayan çocuklara Bursa’da söylemiştir…

***

23 Nisan’ın, Ulusal Egemenliğimizin coşkusunu çocukça yaşayacağımız bir haftaya girdik. Geçen Cuma Ankara’daydım, Giray Aktürk kardeşim bir fotoğraf yolladı Cumhuriyet Meydanı’ndan, çocukların rengarenk görüntüleri eşliğinde İzmir’de çiçekler yine açmış dedim.  O görüntüden sonra havada ne sis kaldı, ne pus. Güneşin kendisini göremedik ama içim ısındı aniden…

***

Elime geçtiği andan itibaren ve de “En yakın arkadaşıma” özel olarak imzalandığı için beni mutlu eden bir kitap var… 23 Nisan günlerine de uygun bir yazı mevzuu olacak. Değerli akademisyen Türkan Başyiğit’in “Çocuk Atatürk-Büyük Atatürk” isimli  çalışması…

Dokuz Eylül Üniversitesi Atatürk İlkeleri İnkılap Tarihi Enstitüsü öğretim üyesi olan Dr. Türkan Başyiğit,  Çocuk Atatürk Büyük Atatürk isimli “Bu kitap 2023’ün gençlerine yazılmıştır” felsefesiyle Atatürk’ü günümüz gençlerine anlatan ve her bireyin Atatürk gibi düşünerek Atatürk olabileceğini belirten bir kitap yazmış….

Kitapta Atatürk’ün kendi ifadeleriyle hayatı anlatılırken, devrimleri, ilkeleri ve Cumhuriyeti nasıl kurduğuna yer verilmiş.

Kitaptan neler öğreniyoruz neler… Okuduğu kitapları. Büyük kurtarıcının 14 kitap yazdığını, bir sinema filminde oynadığını, “Ben Bir İnkılap Çocuğuyum” isimli bir senaryo yazdığını, kıyafetlerini kendisinin tasarladığını, çok şık giyindiğini, halkının da kendisi gibi şık giyinmesini sağladığını, yüzmeyi geç yaşlarda Florya’da öğrendiğini, vasiyetnamesinde tüm mal varlığını milletine bağışladığını…

Atatürk’ün, Çin’de ders kitaplarında okutulduğunu, dünyada 35’den fazla ülkede heykellerinin yapıldığını, çağımızın en büyük liderlerinden biri olduğu da anlatmış Türkan Hoca…

Yokluklar ülkesinden varlıklar ülkesine halkını nasıl getirdiği ve kurduğu fabrikaların anlatıldığı kitap günümüzde eğitim sisteminde müfredatlardan çıkarılan Atatürkçülük ve İnkılap tarihinin pek çok konusunun işlenmediği dönemde bilim insanlarının sorumluluk bilinciyle yazılmış.

***

Kitaptan bazı bölümleri yeniden yeniden okuyorum… Şu sözlerin altını çiziyorum: “Erkek ve kız çocuklarımızın, aynı surette bütün öğrenim derecelerindeki öğretim ve eğitimlerinin uygulamalı olması mühimdir. Memleket çocukları, her tahsil derecesinde ekonomik hayatta katkılı, etkili ve muvaffak olacak surette donatılmalıdır. Millî ahlâkımız, medenî esaslarla ve her türlü fikirlerle artırılmalı ve takviye olunmalıdır. Bu çok önemlidir; özellikle dikkatinizi çekerim. Korkutmaya dayalı ahlâk, bir fazilet olmadıktan başka güvene de layık değildir…”

***

Öğretim Birliği Yasası ile eğitim parasız oldu. Böylece parasız olduğu için okula gidemeyen fakir halk çocukları da okula gitmeye başladı. Peki, Nasıl Bir Eğitim Programı istiyordu Atatürk?  İşte kendi sözleriyle yanıtı: “Görülüyor ki, en mühim ve en verimli vazifelerimiz eğitim işleridir. Eğitim işlerinde derhal muvaffak olmak lazımdır. Bir milletin gerçek kurtuluşu, ancak bu surette olur. Bu zaferin temini için hepimizin tek can ve tek fikir olarak esaslı bir program üzerinde çalışması lazımdır. Bence bu programın esas noktaları ikidir : 1. Sosyal hayatımızın ihtiyaçlarına uygun olması. 2. Çağdaş gerekliliklere uygun olmasıdır.”

***

Ve bugün de bu memleketin en büyük derdi olan cehalet üzerine sözleri…

Bu sözleri aynı zamanda Atatürk’ü yitirdikten sonra emperyalizmin maşası haline gelip Köy Enstitülerini kapatan, sonra da ikinci cumhuriyet palavrasının ardına sığınan müzmin liberal aymazlara, ikinci cumhuriyetçilere…

Ve de, sağda, solda, düğünde, bayramda 10. Yıl marşını söyleyerek Atatürkçülük yaptığını sanan, üstü kirli paslı yoksul çocuk gördüğünde yolunu değiştiren gardrop Kemalistlerine yolluyorum:

“…Bizim takip edeceğimiz siyasetin temeli evvelâ mevcut cehaleti ortadan kaldırmaktır. Ayrıntıya girmekten sakınarak, bu fikrîmi birkaç kelime ile açıklamak için diyebilirim ki, mutlaka bütün köylüye okumak, yazmak ve vatanını, milletini, dinini, dünyasını tanıtacak kadar coğrafî, tarihî, dinî ve ahlâki bilgiler vermek ve dört işlemi öğretmek eğitim programımızın ilk hedefidir… »

***
Türkan Başyiğit arkadaşım ellerine sağlık… Sağol varol…

 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Değersizliğin olağan halleri
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
İzmirli o üniversite bulutların üstünde!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bir Mayıs, çok renk…
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Yeşil Yıkama ve İtibar Yönetimi
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Mutlu s’on!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva