Eğer ki,

Hürriyet, "İşte CHP'nin 2019 Büyükşehir Adayları" başlıklı haberi kullanmasaydı, ben bu yazıyı kaleme almayacaktım; peşin peşin söyleyeyim...

Neymiş efendim; Büyükşehir belediye başkan adaylığı için CHP İzmir'de "büyük yarış" varmış... Aziz Kocaoğlu'nun niyeti belli değilmiş amma...

Falan, filan isimler şimdiden hazırmış er meydanı için...

Baktım o isimlere... Neredeyse tamamı, bu kentin "büyük başkanı" ile "limoni"...

Kaldı ki, Kocaoğlu'nun niyeti var mı, o da muamma...

Daha önemlisi...

Bakalım, Kılıçdaroğlu Aziz Bey için "niyetli mi? Onu da bilmiyoruz ki!

Mart 2019 yaklaştıkça anketler-manketler yapılır, bazı isimler ortaya çıkabilir... O zaman bu tartışma biraz daha alevlenir... Kaldı ki, iktidar partisinin Izmir adayının ismi de bu kenti yerel seçimde hareketlendirecek önemli unsurlardan biridir...

Hatırlayın, 2014 seçimlerine giden süreci... Aziz Bey dememiş miydi; "Binali Yıldırım aday olduğu için aday olmaya karar verdim... Yoksa noktalayacaktım" diye?

Bu sözlerin sahibi, Izmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunda kırılması güç bir rekorun sahibidir ve CHP'deki "siyasi iç sıkıntısı"nı şu sözlerle dile getirmektedir:

"Kocaoğlu'na cephe almak ayrı bir prim malzemesi oldu CHP'de... Ben bunu uzun süredir izliyorum... Kocoğlu'na karşı isen prim yaparsın diyorlar... Karşı olabilirsin ama, sen CHP'lisin... Ben de CHP'li bir belediye başkanıyım... Şerefsizliğim, hırsızlığım varsa eleştirebilirsin... Savcılığa gidebilirsin... Bu partinin belediye başkanları bunları yapmıyorsa savunmak zorundasınız..."

Bu sözler, "İlle de ben yine aday olacağım" şeklinde tercüme edilmemeli; bilakis bir "siyasi bakış" olarak kabul edilmeli...

Herşeye rağmen...

Kılıçdaroğlu bu kentin "reis koltuğu" için, "Bu bir bayrak yarışıdır" filan gibi bahane peşindeyse...

Kendisine iki isim önerebilirim, naçizane...

Birinci isim, EBSO'nun kıdemli başkanı Ender Yorgancılar'dır... Babadan sanayici, çekirdekten İzmirli'dir... Daha 60 yaşına yeni bastı... EBSO tarihinde iki dönem üst üste TOBB yönetim kuruluna seçilen ilk başkan... Ayrıca TOBB'da başkan yardımcısı... Filipinler Genel Konsolosu ve her fırsatta, "Doğup, büyüdüğüm kente ve ülkeme vefa borcum var" diyen bir Izmirli...

Hükümet'te de bir karşılığı var... Ankara'ya seslenip, "TOKİ'nin fabrika yapması gerek" diyecek kadar da öngörülü...

Diğer önerime "gülümseyerek" bakabilirsiniz, üzülmem...

Eğer, ille de bir belediye başkanı "yakıştırılıyorsa" henüz "kararını vermemiş" Aziz Bey'in yerine...

Derim ki, CHP'ye...

Alın "Aydın'ın Topuklu Efesi"ni, getirin Izmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday yapın..

Gülmeyin, tarihte örnekleri çok...

Özlem Çerçioğlu, daha 50'sine yeni bastı... Gencecik kariyerine CHP'den iki dönem milletvekilliği, iki dönem de belediye başkanlığı sığdırdı... Ayrıca harbi Egeli...

Eh, İzmir de "Ege'nin İncisi" değil mi?

Kılıçdaroğlu bile, 2014 seçimlerine daha bir yıl varken, Türkiye genelinde sadece "Topuklu Efe"nin kolunu kaldırıp, "İşte Aydın adayımız" diyerek, Altıoklu Parti'nin tüm aday adaylarını kıskandırmamış mıydı?

Sonsöz: "Erken kalkan yol alır..."