Şarkı Önerisi: Böyledir Bizim Sevdamız – Zülfü Livaneli

İçimiz kan ağlıyor. Kaç orman, kaç hektar, kaç canlı, kaç ağaç, kaç köy, kaç mahalle, kaç ev kül oldu Muğla Büyükşehir Belediyesi’nden gelen ilk raporlar hiç iç açıcı değil…

62bin hektar ( 1 hektar : 10bin m2dir) alan yanmış…Rakamı anlatabilmek için bildiğiniz yerden gideyim. Yaklaşık 87.323 futbol sahası büyüklüğünde bir alan.

Tahliye edilen mahalle sayısı 55. Hane sayısı 11.844. Mağdur sayısı 36.365. Etkilenen tarım alanları, küçükbaş büyükbaş hayvanlar, arı kovanları detaylı bir ön tespit çalışması.

Canlar çok sıkkın, yastayız…Türkiye’nin dört bir yanı alev alev cayır cayır bizim yüreklerimiz acıdan donuk, hayretler içinde bekliyoruz. Nasıl söndürülemez? Gerçekten kaç uçağımız var? Kim neden doğaya böyle bir kötülük yapar? Kötülük yapan yakalanamaz mı? Kimin suçu? Kimin sorumluluğu? Kim sahip çıkacak, kim kollayacak?

Çaresizlik, basiretsizlik, gözümüzün önünde binlerce insanın kendi canını hiçe sayarak bir kelebeği, bir kaplumbağayı, koca bir danayı kurtarma çabası. Minnacık bir canı, koca bir kızılçamı kaybettiğinde döktüğü gözyaşı sanki bir yanardağdan fışkıran lav misali içimi dağlıyor.

İçin yanarken üşümek…Korkudan, çaresizlikten, öfkeden, ümidini kaybetmekten…

Ümitsizlikle büyüyen çaresizlik…Binlerce cinayetin en kusursuz en amansızı umudu öldürmek…

Ümitsizliğin tükenmişliğin külleri üzerimize yağıyor. Hava puslu, güneş ağlamaklı…

Öğrenilmiş çaresizliğe inat, kavga edip birbirini suçlayan yetkililere inat, basiretsizliğinden ve beceriksizliğinden utanıp özür dileyeceğine-istifa edeceğine ahkâm kesen lafazanlara inat, yangın yerine gelip körükle yangının üzerine gitmeye kalkan provokatörlere inat, bu vatanın yiğitleri, kahramanları, deli yürekleri omuz omuza mücadele ederken adeta Kurtuluş Savaşı’nda okuduğumuz ve kıymetle minnetle andığımız yenilmez yılmaz ruhu gösteriyor.

İflah olmayan vatanseverler onlar.

Her türlü afette olay yerinde bitiveren, olmayan imkânları oldurup bir anda seferber eden, Atalarımızın o cesur dna’larına tutunarak, gözlerini karartarak olay yerine koşup yörenin sakinleriyle omuz omuza kol kola uykusuz aç biilaç kızıl düşmana hortum tutanlar…

SEKSEN MİLYONUN hakkını tek başına SON DAKİKAYA kadar korumaya çalışanlar…

İflah olmayan vatanseverler!

İyi ki varsınız…Adsız kahramanlarımızsınız…

Depremlerde, sellerde, yangınlarda, çabucak organize olup en kısa sürede yardım ulaştıran sivil toplum örgütlerimiz, Akut’umuz, Rotary’miz, AHBAP’ımız, Kaplumbağa Kurtarma Timi’miz, Haytap’ımız…

Türkiye’nin en sevmediğim karakteri Recep İvedik tiplemesiyle milyonları kazanan bu felakette örnek bir vatandaş müthiş dayanışma gösteren, hayat mücadelesi veren köylülerin yanında en ön safhada yer alan Şahan Gökbakar’ımız…Haber kanallarından değil senden aldık bilgileri, can alıcı görüntüleri, yardım çağrılarını…

Çok sevdiğimiz ve ekranlardan uzaklaşmasını hiç hazmedemediğimiz haber spikeri Fatih Portakal oradaydı, canla başla Turgut köylüleriyle seferber…

Duyarsız bir sürü sanatçının aksine haykıran, yetkililerin dikkatini çekmeye çalışan Emre Kınay’ımız, İbrahim Çelikkol’umuz, Gürgen Öz’ümüz, Fazıl Say’ımız…

Hayvanların sevgilisi Ömür Gedik’imiz, Hande Yener’imiz, Sezen Aksumuz…

Şarkıcısı, türkücüsü, müzisyeni, tiyatro sanatçısı…

Yerlisi, köylüsü, konu komşusu. 

Halkımız, çoluk çocuk…

Jandarmamız, itfaiyecimiz, kolu kırık hortum tutan gencimiz…

Umudumuz sizsiniz…Ümidimiz sizsiniz…

Ulu Önder Atatürk’ümüzün dediği gibi “Umutsuz durum yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim”

Küllerimizden yeniden doğmaksa kaderimiz sizlerle yaparız. Bizi hak etmeyenlere inat, bizi yıkmaya, kırmaya, dökmeye, yakmaya çalışanlara inat bizim gibi Anadolu’nun Trakya’nın Ege’nin çocuklarını Atatürk’ün gençlerini çoğaltarak damarlarımızdaki asil kanla yeniden yaparız.

Biz göremesek bile yapabildiklerimizin sonuçlarını çocuklarımız için torunlarımız için gelecek kuşaklar için siz İflah olmaz Vatanseverler gayretiyle küllerimizi savurur yeniden yeşilliklere boğarız bu canım memleketi…