Harun ÖZDEMİR
Hiçbir ses uzaktan duyulduğu gibi değil!
11 Aralık 2018 Salı

Kadının çığlığı aklıma takıldı! Adamlarımdan birini gönderdim “Kavga eden karı-kocayı bulun getirin” dedim.

Sonra da doktoruma kulağımı muayene etmesine izin verdim.

Doktorum muayeneden sonra

Haşmetmeap hazretleri, bazı sesler duymuş olabilirsiniz ama bu sesler anlattığınız gibi olmaya bilir. Çünkü bazen insan yaşanmamış olayların seslerini, şikâyetlerini, hatta acılarını bile duyabilir. Bu durumda biraz istirahat iyi gelecektir, efendimiz!” dedi.

Bakarız dedim, doktoru gönderdim, ardından yaverimi çağırttım!

Nerede kaldılar! Kavga eden karı-kocayı getirin artık, dedim.

Efendimiz, biz iki kişiyi çağırdık, Saraya gelinceye kadar duyan eklendi, duyan eklendi! Çok geçmeden büyük bir kalabalığa dönüştü. Hala da ekleniyorlar!

Efendimiz, sanki Bağdat’ta kimse kalmadı, herkes meram anlatma sırasına girdi! Çoluk çocuk herkes kuyrukta, efendimiz!

Bunu duyunca kendimi kaybetmişim!

Kime ne kadar kızmışım, hanım öfkemden ne kadar nasiplendi, ulular sürüsüne tekme mi atmışım, yumruk mu yoksa alayına saydırmış mıyım… inanın hatırlamıyorum.

Ulan beceriksizler! Ben dünyayı böyle mi idare ediyorum?! Meram anlatma işi de nereden çıktı! Şunun şurasında iki kişiyi çağırın dedim; “meramı olan gelsin” demedim ki?!

İki kişiyi çağırınca bütün Bağdat nasıl kapıya yığılır?!

Görülmüş müdür?…

Duyulmuş mudur?…

Bu gelişler pek hayra alamet olmasa gerek!

Bir müddet sonra kendime geldiğimde elimde hurma şerbeti vardı, bir yudum daha aldım ve yaverime,

Kavga eden karı-kocadan başlayalım, bakalım kimin ne derdi varmış!

Ben ki, Sultanlar sultanı, Sultan-ı Rûyi Zemin, Abbasilerin ve Âlem-i İslam’ın tek halifesi Harun’ur Reşid!

Nice zamandır âleme nizamat vermekteyim!

Lakin nasıl olduysa artık -yakında onun da doğrusunu öğrenirim- Saraya en yakın kullarımın halinden bile habersizim!

Adamlarıma soruyorum onlar koro halinde

“Halk çok mesut ve bahtiyar!” diyorlar!

Sağlığınıza duacılar!

Allahım, ömrümüzden al, sultanımıza ver! diyorlar.

Biz böyle Sultan ne gördük ne de duyduk! Kitaplarda da yok, masallarda da!...

… ….

Bu yalanların hesabını sormazsam siz o zaman görün!

Hepinizi sallandıracağım!

Halk çok memnun, bilgilerini kimlerden aldınız?!

Anlattıklarınız doğru ise Saray’ın kapısında sıraya giren kalabalık da kimin fitnesi?!

Söyleyin bakalım! Bana ilettiğiniz memnuniyet ifadelerini kafadan mı uydurdunuz yoksa cariyelerinizden mi aldınız!

Memnun olan kim!

Ahmaklar! Hainler! Gözünüze dizinize dursun!

Zalimler! Hangi halka sordunuz! Hangi Sultanın halkına, ulan!

Ben ne yapacağımı biliyorum!

Az kaldı!

***

Görüşmeler başladı!

Yüce Rabbim! Bu milleti ben mi bu hale getirdim! Bir dokun bin ah işit!

Belli etmiyorum ama delirmek üzereyim. İçeri girip çıkanın sayısını Sen biliyorsun Rabbim! Ben unuttum!

Kavga eden karı kocanın dışında her dertten adamı dinledim! Meğer Bağdat’ta huzurdan eser kalmamış da benim haberim yokmuş!

Adamlarımın umurunda değil. Bu duruma da yeni vakıf oluyorum!

İşsizi mi dersin, tarlada ürünü yanan mı dersin, hayvanlarına kıran girenler mi dersin, sevdiğine varamayanlar, borcunu ödeyemeyenler, para ödeyip sipariş veren ama iki yıl geçmesine rağmen teslimatı yapılmayan mı dersin…

Böbrek taşı dökenler de gelmiş! Ağrılarını dindirmemi istiyor…

Beynim sulandı…

Dinliyorum…

Sadece dinliyorum…

Cevap vermeye zaman yok! Sadece dinliyorum! Hayret, kalabalık azalacağına artıyor!

Kocası kaybolan kadın meramını uzattıkça uzattı, dinlerken gözüm yaveri aradı. İşaret ettim, yanıma geldi!

Bir çare üret beni bu kalabalıktan kurtar dedim!

Meğer yaverim de emrimi bekliyormuş.

Yaver kapı önünde kalabalığa döndü, yüksek sesle;

Ahali, Sultanımız az sonra vakti daralan namazın edası için haremine geçecekler! Sizlere bir mesajı var! Bugün görüşemeyenler bundan böyle her Cuma günü namazdan sonra Saraya gelip görüşebilecekler!..

Önce bir uğultu koptu, sonra itiş kakış sesleri geldi! Kalabalık zorlukla da olsa gerisin geriye dağıldı!

Laf aramızda kalsın, duyarsa o da şımarır! Bu yaveri sevdim, hem de çok sevdim!

Yaver dediğin böyle olmalı. Cumaya kadar Allah kerim! Bir yolunu bulur Bağdat halkının derdini kısa sürede anlarız…

Ama benim aklım hala kavga eden karı-kocada! (Devamı var)

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Taner Aksoy 11 Aralık 2018 Salı 15:59

Sabırsızlıkla devamını bekliyorum....

Yorumu oyla      9      5  
Kamil yildiz 11 Aralık 2018 Salı 10:17

Hersey tekrardan ibaret sadece zavalligimiza gulerim selamlar. Hepimiz insaniz

Yorumu oyla      10      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bir Mayıs, çok renk…
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Yeşil Yıkama ve İtibar Yönetimi
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
47 yıldır karanlıktaki 'katliam!'
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Aydınlanmanın alacakaranlığında
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Mutlu s’on!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva