Asırlar önce…

Ünlü düşünür Konfiçyüs, diyor ki:

“Bir yönetimin üç vasfı olmalıdır…

Halkın iaşesini (yiyeceğini / içeceğini) sağlamak…

Halkın güvenliğini sağlamak…

Ve,

Kendisi güvenilir olmak…”

Ardından ekliyor:

“O yönetim ilk iki vasfı taşısa bile…

Kendisi “güvenilir” değilse…

Başarılı olamaz...

***

Bunları niye yazdım?

Aylardır bir dehşetli salgın hastalıkla mücadele ediliyor…

Bütün dünya mücadele ediyor…

Bizdeki mücadele ile ilgili muhtelif rivayetler, söylentiler var…

Ama yine de bir mücadele sürdürülüyor…

***

İşte bu esnada:

İçişleri Bakanlığı Cuma gecesi 48 saat sürecek bir sokağa çıkma yasağı ilan ediyor…

İlanla birlikte yüzler, binler fırınlara, marketlere hücum ediyor…

Bu olay, tabir uygunsa “bir çuval incirin berbat edildiği” andır…

***

Sebep neydi?

Öncelikle “yasağın 48 saatle sınırlı olup olmaması hususunda duyulan endişe (güvenmek)”...

“Belli gıda maddelerinin bulunup bulunmayacağına dair duyulan endişe (yine güvenilirlik…)”…

Ve…

Elbette toplumda giderek oluşmuş “sorumluluk duygusunun zayıflaması”...

***

Tam "yasak" kalkacak ki, bir haber…

Sorumluluğu üstlendiğini söyleyen İçişleri Bakanı istifa ediyor…

Benim yıllarca ve defalarca altını çizerek vurguladığım “istifa kültürü” gerçekleşti nihayet diye, içimde bir “sevinç”…

Ama şüpheli bir “sevinç”…

Sabahı bulmaz, diye düşündüğüm bir “sevinç”…

Öyle oldu…

İstifa kabul edilmemiş…

Oysa Hukuk Fakültesi birinci sınıf öğrencisi bile bilir ki; “istifa tek taraflı bir irade beyanıdır ve kabule bağlı değildir”…

***

Olsun…

Bakan, “Sorumluluk bende” dedi ya, yine de erdemli bir davranış...

Belki örnek olur…

Zaman içinde ve herkese…

***

Hiç olmazsa önceden tren kazalarında çok sayıda ölümler olduğunda söylendiği gibi…

Mesela…

“Vatman ben miydim?” diyenlere göre…

“Halkı ben mi sokağa gönderdim?” denmedi…

***

Sonuç:

Güvenilir olmak...

Bütün mesele burada…

Bunu sağlamak da…

Ne ile gerçekleşebilir?

Top yekun tutum ve davranışla…

Yönetimin bütünüyle...