Neşe ÖNEN
Esad’ı bitireceğini sananlar!
8 Ekim 2014 Çarşamba

Tek kelime ile aptaldır dersem yanlış sayılmaz…
Bölgedeki çıkar dengeleri ve onların arkasındaki büyük güçler dikkate alınırsa ne demek istediğim daha iyi anlaşılır.

Sürekli ABD’nin adı geçtiği için Rusya’yı unutanlara hatırlatmak istedim. Rusya bölgede 
ABD’den daha etkili ve güçlü bir konumdadır.

ABD ve müttefikleri, Rusya ve Şanghay Birliği karşısında son çırpınışlarını yaşıyor.
İsrail, Kürt koridoru vs. bunlar en son umutları idi. Olmaz artık!

ABD ve müttefiklerinin(buna Türkiye de dâhil) bundan sonra yapması gereken en doğru şey ‘açık kapıdan arkasını dönüp çıkmasıdır’!

ABD, Irak işgali ile başlayan süreçten beri sürekli kan kaybetmektedir; Rusya, Çin ve İran’ın önlenemez güç birliğinin karşısına koz olarak oynayabileceği tek piyon Kürtler idi. Onu da eline yüzüne bulaştırmıştır.

Özellikle İran’ın varlığının küçümsenmesi ve İran rejimine karşı güdülen düşmanlık bu süreçte hep aleyhlerine işleyen bir faktör olmuştur.

Nitekim geçen yıl İran ile ilişkilerde yumuşama dönemi başlatılmıştır. Bu yumuşamanın sürdürülmesi İŞİD güçlerine karşı alınacak tutuma da bağlıydı. Nitekim ABD bu konuda harekete geçmiştir. Ancak bu taktiksel tutum yeterli değildir.

Türkiye’nin ve bölge ülkelerinin odaklanması gereken mihenk taşı ise kendi ulusal güvenlik ve çıkarları olmalıdır.

Öncelikle kabul edilmesi gereken gerçek; Esad gitmeyecektir. Çünkü ne Rusya ne de İran buna izin vermez.

Ayrıca Esad’ın kalması ya da gitmesi o kadar önemli değil. Önemli olan bölgedeki enerji kaynaklarının paylaşım ya da kontrolünde akılcı ve ortak projeler üretilmesidir.

Bu paylaşım ya da kontrolde, son kertede kararı verecek olan sadece Rusya, ABD, Çin ya da İran olsun istemiyorsak, bölgedeki tüm halklarla birlikte dayanışma içerisinde olmak zorundayız.
Bunun yolu ise; kimin Kürt, Türk, Arap, Şii, Sünni vs. gibi etnik ve mezhepsel kökenine bakmaksızın, sadece ulusal güvenlik ve çıkarlarımızı ilgilendiren ortak paydalarda buluşmaya çalışmaktır.

Peki, bu nasıl olacak diye sorarsanız; bunun için, yediden yetmişe hepimizin sağduyulu davranması ve birbirimize insancıl gözlerle bakması şarttır.

Geçmişi değiştiremesek de, geleceğimizi, geçmişten ders çıkararak daha adil ve uygar bir temelde inşa edebiliriz.

Bu sınırlı hayatta, sınırlı dünya kaynaklarını paylaşmanın en akıllıca yolu; birbirini katlederek yok etmek değil, birbiriyle bölüşerek çoğaltmak olmalıdır.

İsa’nın bir somun ekmeği, binlerle paylaşmasının sırrının ‘sevgi’ olduğunu unuttuk mu? 
 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Çok mu çok oluyor bu Çeşme?
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Can dostlar tartışması!
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Beyaz tren...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
'Memleket' küçülüyor!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Afyon üstünden Akşehir’e... (Gezi notları)
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Çıkışlar kapalı
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
19 Mayıs 'yorulmadan' ilerleme günüdür
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Çocuklukta yaşamsal sorunlar üzerine
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Değişimin ayak sesleri!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva