Tekirdağ'da korkunç olay: Husumetlisine satırla saldırdı!
Tekirdağ'da korkunç olay: Husumetlisine satırla saldırdı!
İçeriği Görüntüle

EGEDESONSÖZ - Üniversite sınavına sayılı günler kaldı. Milyonlarca kişinin katılacağı sınavın 21 Haziran’da gerçekleşecek olan YKS'nin birinci oturumu Temel Yeterlilik Testi'ne (TYT) 2 milyon 560 bin 649 adayın, 22 Haziran’da gerçekleşecek ikinci oturum Alan Yeterlilik Testleri'ne (AYT) 1 milyon 721 bin 60 adayın, üçüncü ve son oturum olan Yabancı Dil Testi'ne (YDT) ise toplam 215 bin 448 adayın başvurduğu açıklandı.

Sosyolog ve Aile Danışmanı Gökhan İlhan, milyonlarca öğrencinin fiziksel ve ruhsal sağlığı için önerilerde ve uyarılarda bulundu.

İlhan, sınav sürecinde ailenin üzerine çok görev düştüğünü belirterek "Sınav süreci yaklaştıkça sınava girecek öğrencilerde ve ailelerinde bir takım fiziksel ve ruhsal endişelerin olduğu gözlenmektedir. Bura da sınava girecek olan öğrencinin yanı sıra ailelere de bir takım sorumluluklar düşmektedir.

Önümüzdeki haftalar da 21-22 Haziran 2025 tarihlerinde yapılacak olan, YKS (Yükseköğretim Kurumları Sınavı) bir yarıştan ziyade, stresten uzak bir bilgi sınavı niteliğinde öğrencilerce, ailelerince düşünülmelidir. Bu sınav sürecinde gerek ailelerin gerekse sınava girecek olan öğrencilerin kaygılanmaları oldukça normal olacağı gibi fakat abartılı bir kaygılanma başarısızlığa yol açacağı da bir gerçektir. Kaygılanmanın en düşük düzeyde yaşanılması için aileler çocuklarını hoşgörülü ve ne olursa olsun onlara ‘’güvendiklerini ve sınavda başarılı olacaklarını’’ samimice dile getirmeleri ve yaklaşan sınava motive etmelidirler. Aslında öğrenci sınava tek girmiyor ailede sınavdan geçiyor diyebiliriz.

BASKIDAN UZAK SEVGİ DİLİ KULLANILMALI
Sınav günü yaklaştıkça ailelerin her türlü sözlü ve fiziksel olumsuz davranışı çocuk üzerinde baskıcı ve ürkütücü bir durum yaratır. Sınava girecek çocukların değerli-değersiz oluşu sınav sonuçları ile belirlenmemelidir. Aileler tarafından sınav sonucu ne olursa olsun çocuklarının daha değerli olduğu çocuğuna önceden lanse edilmelidir. Aileler sonuna kadar güven ve destek verici bir sevgi yaklaşımı ile çocuklara yaklaşılmalıdır. Baskıdan uzak sevgi dili çokça kullanılmalıdır. Sınav sonucu ne olursa olsun çocuk üzerinden sevgi eksilmemelidir. Bu yıl olmazsa gelecek yıl başarılı olacağı göz ardı edilmemelidir" dedi.

SINAV SÜRECİ İYİ YÖNETİLMELİ
Sınav öncesinde öğrenicinin dikkat etmesi gereken noktalara değinen İlhan, "Sınav öncesi de sevgi sonrası da başarı kapısının tek anahtarı vardır o da sevgidir. Sınav başlamadan sınavın sonucunu düşünmek ona odaklanmak çok doğru değildir. Aslında öğrenci kendisine şunu sormalı ’’Sınav sürecini iyi yönetebildim mi? Ne kadar hazırım? Aileler de kendisine şu sormalı ‘’Sınav süresince çocuğuma gerekli ilgiyi ve sevgi gösterdim mi?

Ailelerin sınava yakın günlerde devamlı olarak sınavla ilgili durmadan endişeli, evhamlı konuşmalar yapması öğrencilerin kaygısını artıracaktır.. Kaygının artması demek öğrencide sınav günü dikkatsizliğin daha da artması demektir. Aile bireylerinin tutum ve davranışları sınava girecek öğrencilerin stresini azaltarak rahatlamasını sağlayacak ve dikkatlerini toplamalarına yardımcı olacak şekilde olmalıdır" ifadelerini kullandı.