Oktay GÜÇTEKİN/ EGEDESONSÖZ- İzmir'de uzun yıllardır tartışmalara ve davalara neden olan İnciraltı planlama süreci ile ilgili olarak yeni bir gelişme yaşandı.
AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, İnciraltı’nın 1/100 binlik planlarında "Turizm Tesis Alanı" ve "Bölge Parkı / Büyük Kentsel Yeşil Alan" kullanımlarına ayrılan alanda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliğ Bakanlığı’nın imzasıyla çevre düzeni planı değişikliği yapıldığını belirtti. Kaya, yapılan değişiklik ile İnciraltı’nın “tercihli kullanım alanı”na dönüştüğünü belirtti.
AK Partili Kaya'nın duyurduğu imar planları ile ilgili daha önce yargıya taşıyarak iptal edilmesini sağlayan TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu bugün basın toplantısı gerçekleştirdi.
Dava süreçlerinin sonlanmadığına dikkat çeken TMMOB İzmir İKK Sözcüsü Aykut Akdemir, “Uzun yıllardır süren İnciraltı havzası üzerinden ülke topraklarının tarım alanlarının imara açılması sıkıntısını yaşıyoruz. Dünya üzerinde insan eliyle kurulamayacak kadar verimli bir topraktan bahsediyoruz. 2016 tarihinden itibaren TMMOB her zaman olduğu gibi bilim ve teknik üzerinden yürüttüğü mücadelesine devam ediyor. Hala hukuki süreç sürerken, bölge insanlarını da hiçe sayacak şekilde planlama yürütülmeye çalışılmaktadır. Ülkenin her yerinde olduğu gibi İnciraltı’na kıyma süreci işletilmektedir. Sürece açtığımız dava devam etmektedir” ifadelerini kullandı.
İL BAŞKANLIĞINA ÇAĞRIDA BULUNUYORUZ
Yerel yönetimler ile hükümetin işbirliğinin sorulmasına yanıt veren Akdemir, “İBB’ye bir operasyon daha düzenlendi. Operasyon gerekçesi İSKİ'nin Kanal İstanbul projesi alanındaki yıkımları.... Kanal İstanbul nasıl rant ve ihanetse İnciraltı planları da bundan çok bağımsız değildir. Bugün İnciraltı'nda mevcut yerel yönetim ve hükümet anlaşabiliyorsa Kanal İstanbul için de anlaşsınlar. Sayın Belediye Başkanı'nın, Ekrem İmamoğlu'nun Kanal İstanbul’daki tavrını tam anlayamadığı ortaya çıkıyor. Balçova Belediye Başkanı'nın ranttan ne anladığı konusunda fikrimiz yok. Ancak bizim anladığımız şu; Herkes kendi açsından rantı tanımlıyor. Kanal İstanbul’da nasıl ranta hayır dendiyse, Konak Meydanı için nasıl itiraz edildiyse İnciraltı planlarına da itiraz etme hakkımız var. Hükümetin yerel yönetimle anlaştığı tek şey rant. Biz 50 gündür halkın iradesine sahip çıkmak, ranta talana karşı çıkmak için sokaktayız. Bugün yargı süreci devam ederken bir yerel yöneticinin böyle bir planı alkışlaması ve teşekkür ediyor olması bizim anlayışımızın dışında. Buradan sesleniyoruz; yerel yöneticiler parti adayları olarak seçilirler ve parti programını temsil ettikleri için oradadırlar. Balçova Belediye Başkanı Onur Yiğit kendi parti programına uymamakta ve parti suçu işlemektedir. CHP İl Başkanına sesleniyoruz; Gerekli disiplin süreçlerini işletsinler. Bizler halkın iradesine sahip çıkmak için sokaktan bir adım geriye düşmeyen insanların kendi parti programına uymayan yöneticilerle yan yana olmak istemiyoruz. İnciraltı yalnızda mülkiyet kavramı üzerinden değerlendirilemez. İnciraltı İzmir’in yıllarca tarımsal faaliyetini gerçekleştiği yerdir.
Şehir Plancıları İzmir Şube Yöneticisi Ayşegül Yarış şu açıklamayı yaptı:
İnciraltı, İzmir ölçeğinde değişken süreçleri ile son 40 yıla damgasını vurarak önemli bir mücadele alanına dönüşmüş doğal bir değerdir. Değişen otoritelerin İnciraltı’nı ranta kurban etme konusunda gösterdikleri kararlılık, İnciraltı’nı zenginleşme aracı haline getirilmesine yönelik müdahaleler, TMMOB’de her zaman karşılığını bulmuştur. İnciraltı bölgesi, Çakalburnu Lagünüyle, endemik bitki türleriyle, nadir rastlanan özel ekosistemiyle, yarattığı biyoçeşitlilik rezerviyle ve tarım alanlarıyla, kısacası tüm doğal değerleriyle bir bütündür. Bu bileşenleri birbirinden ayırmak tümünün kaybına neden olacaktır. İnciraltı bugüne kadar büyük bir kararlılıkla mücadele verdiğimiz ve koruyabildiğimiz İzmir halkının ve gelecek nesillerin doğal mirasıdır. Rant odaklarının uzun yıllardır süregelen girişimleri ile bölge hiçbir geçerli dayanağı olmayan kamu yararı kararları ile tarım dışına çıkarılmaya ve kağıt üzerinde SİT statüsünün düşürülmesi ile değersizleştirilmeye çalışılmaktadır. Maalesef bu süreçte şehrimizin yanı başındaki kıymetli tarım alanları bilinçli olarak atıl bırakılmış ve vasfının dışında kullanımına göz yumulmuştur. Hâlbuki gerek Tarım Orman Bakanlığı gerekse mahkeme, bilirkişi raporları bölgedeki korunması gerekli mutlak ve dikili tarım arazilerini defalarca belgelemiştir. Ülkemizin bitkisel üretim konusunda geldiği olumsuz koşullarda İnciraltı bölgesini bir bütün olarak değerlendirmek ve korumak durumundayız. Toplumun ortak yararı için mücadelemize inatla devam edeceğiz. “Ranta kurban edilmek istenen, bu kentin tarım alanları ve doğal varlıklarıdır! İnciraltı gerek Turizm Merkezi Alanı İlanı gerek İl Toprak Koruma Kurulu kararları, gerek EXPO Alanı olarak belirlenmesi amacıyla çıkarılan özel yasa sonucunda taşıdığı doğal nitelikleri tamamen göz ardı edilerek yapılaşma odaklı imar planı süreçleri ile 40 yıldır kent gündeminde yer alan İnciraltı Bölgesi, son günlerde tekrar pazarlık konusu edilmektedir! İnciraltı rant odaklarının değil İzmir’in mirasıdır. Üzülerek görmekteyiz ki, asli görevi kentimizin mirasını korumakla görevli yerel yönetimlerimiz de bu pazarlıklara dâhil olmuştur. TMMOB, uzun yıllardan beri İnciraltı bölgesinde; kamu yararı gözetmeyen, bilimsel ve teknik gerekçeleri esas almayan, rant odaklı girişimlere, Anayasa, kanun ve yönetmeliklerin meslek odalarına tanımladığı yetki ve yükümlülükten aldığı güç ve sorumluluk refleksi ile karşı durmuş ve bu anlayıştan taviz vermeden mücadele etmiştir. Dün olduğu gibi bugün de eşsiz nitelikli özel bir tarım alanı olma özelliği yanında doğal çevresi ile birlikte İzmir için özel bir değere sahip İnciraltı’nın talanına ve tahribine neden olacak, hukuka aykırı her türlü iş ve işlemin karşısında kamucu bir anlayışla mücadelesini kararlılıkla sürdürmektedir. İnciraltı bölgesinin yapılaşmaya açılmasına yönelik daha önceki planlar yargı kararları ile iptal edilmişken, benzer nitelikteki son imar planlarına ilişkin İzmir İdare Mahkemeleri’nde açılan dava süreçleri devam ederken, alanda yeniden bir planlama süreci başlatılması, bir oldubitti ve topyekûn talan anlayışının ürünüdür. Belediye başkanlarımıza sesleniyoruz ve Onlara görevlerini hatırlatıyoruz. İnciraltı; rant odaklarının değil, İzmir Halkının ve gelecek nesillerin doğal mirasıdır". Tarım alanlarını korunması ve artırılması üzerine program hazırlatan partinin belediye başkanlarının taraf olmak yerine İnciraltı talanına itiraz etmek ve devam eden dava süreçlerine sahip çıkmalarını bekliyoruz.