MANİSA - Soma'da geçen 13 Mayıs'ta yaşanan 301 madencinin öldüğü maden faciasının yıldönümü öncesi açıklamalarda bulunan Zeynel Balkız, faciada sorumluluk sahibi kamu görevlilerinin yargılanmasının engellendiğini söyledi. Balkız, şöyle dedi: 'Üzerinden bir yıla yakın zaman geçmesine rağmen maden kazasıyla ilgili henüz kamuoyunu tatmin edici, bağımsız yargı ve hukukun üstünlüğü ilkelerine göre bir yargılama neticesine ulaşılmaması sebebiyle kaygılarımız var. Burada en önemli husus ceza yargılaması devam ederken, kamu personelinin yargılanmasıyla ilgili bir adım atılmamıştır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın müfettiş ve ilgili personeli ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın Maden İşleri Genel Müdürü, Türkiye Kömür İşletmeleri, TKİ'nin Yönetim Kurulu Başkanı ve İşletme Müdürleri ile ilgili bilirkişi raporundaki asli suçlamanın aksine, bugüne kadar soruşturmaya başlanılmamış olmasıdır. Her iki bakan, kendi personellerini yargılanmasını önlemek ve bunların yargılanmasına mani olmak için soruşturma sürecini geciktirdiler. Soruşturma izni vermediler. Ortada 4 Aralık 2014 tarihli Danıştay kararı olmasına rağmen, üzerinden beş aylık bir sürenin geçmiş olmasına rağmen, her iki bakan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı görevlerini kötüye kullanıyorlar ve yargıya müdahale ediyorlar.'

BAKANLAR İÇİN YÜCE DİVAN ÇAĞRISI
Her iki bakanın suç işlediğini söyleyen Balkız, 'Biz görevlerini kötüye kullanıyorlar tabirini bugünkü hukuk düzenimizdeki suç formatı açısından kullanıyoruz. Her iki bakanın Yüce Divan'da yargılanması yolunun açılması kanısındayız. Burada açıkça ifade ediyorum; eğer, savcılıkla alınan bilirkişi raporuna göre bazı bakanlık personeli hakkında asli kusurlu iddiası var da, bu kusurlar 301 kişinin ölümüne sebep oluyorsa; bu bakanların soruşturma izni vermemesindeki direnmeleri açıkça yargıya müdahaledir' dedi. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki siyasi partilere seslenen Balkız, 'Artık bu her iki bakan hakkında Yüce Divan'a sevk yolu açılmalıdır. Cumhuriyet Savcılarının da bu asli görevidir. Cumhuriyet Savcısı elindeki bilirkişi raporu ile bakanlık personelinin hala yargılanmamış olması nedeniyle fezlekeyi düzenlemeli ve her iki bakan hakkında TBMM'ye başvurmalıdır' diye konuştu.

SİVİL DERNEKLERE BASKI
Manisa'da son günlerde derneklere baskınlar yapıldığını ve Manisa'nın bu konuda 'pilot il' seçildiği izlenimi edinildiğini kaydeden Balkız, 'Birbirinden farklı alanlarda sağlık dernekleri, eğitim dernekleri, üniversiteye hazırlık kursları neden baskılarla yıldırılmak istenmektedir' dedi.

Zeynel Balkız, bu konuda sessiz kalan Ak Parti milletvekilleri için de 'Açılışlarında, faaliyetlerinde gelip boy boy resim çektirdikleri bu derneklerin bugün gördüğü baskınlara karşı neden sessiz kalmaktadırlar. Türkiye'nin hiçbir ilinde bu anlamda baskın olmadığı halde Manisa neden bu tür baskınlar ile gündeme gelmektedir. Hiç kimse korkmasın. 7 Haziran'dan sonra bu düzen mutlaka değişecek. Türkiye hak ettiği sosyal, ekonomik kalkınmışlığına uygun bir hukuk düzenine elbette kavuşacak' diye konutu.(dha)