Büşra ÇETİNKAYA / EGEDESONSÖZ – İzmir’in Urla ilçesinde yer alan Hiç Urla Restoran’ın sahibi Duygu Özerson Elakdar, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. Elakdar, yaptığı paylaşımda 2010 yılının sonlarında, Urla’da Tarım ve Orman Bakanlığı’na ait 2400 dönümlük orman arazisi içinde 1440 dönümlük zeytinlik olarak tahsis edilen yeri aldıktan sonraki sürece dair bilgilendirme yaptı.

Eşi ile birlikte bahsi geçen alanın üçüncü işletmecileri olduklarına değinen Elakdar, tüm çabalarına rağmen “Organik Ürün Üretme ve İşletme Sertifikası”nı bu hasat döneminde bırakmaya karar verdiğini duyurdu.

Organik tarım desteğinin her yıl azaldığına dikkat çeken Elakdar, TL’nin değer kaybetmesiyle birlikte yaşanan ekonomik zorluğu gözler önüne serdi. Ayrıca 2020’de Urla İlçe Tarım Müdürlüğü’ne bağlı 198 Organik Tarım Sertifikalı üreticiden 2024’te hiçbirinin kalmadığına vurgu yaptı.

DEVLET DESTEĞİ 9 YILDA 386 EURO’YA DÜŞTÜ
1440 dönüm yağlık zeytin için verilen devlet desteği oranının her yıl azaldığını ifade eden Elakdar, 2016'da 27.000 Euro’ya denk gelen Organik Tarım Devlet desteğinin bu yıl sadece 386 Euro’ya denk geldiğini belirtti.

Türk zeytincilik sektörünün hedefi ABD pazarı Türk zeytincilik sektörünün hedefi ABD pazarı

Yıllara göre azalan devlet desteğini şöyle açıkladı:

2016 -100.000 TL - 27.000 Euro

2017 -100 000 TL

2018 -103.000 TL

2019 -58.000 TL

2020 -56.000 TL

2021 - verilmedi

2022 -14.450 TL

2023 - 42.900 TL

2024 -15.400 TL = 402 Euro

2025 - 20.500 TL olması bekleniyor

Sertifikasyon bedeli ise: 3000 Euro

Son dönemde çiftçi sayısında yaşanan ciddi azalmaya Elakdar da dikkat çekti.

“BURANIN SAHİBİ DEĞİL, KİRACILARIYIZ”
Elakdar’ın sosyal medya paylaşımı şöyle:

“SESİMİ DUYANA MEKTUBUMDUR

Eşim ve ben, 2010 yılının sonlarında, Urla’nın o zamanlar henüz sitelerle kuşatılmamış olan bakir yamaçlarındaki T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı’na ait 2400 dönüm orman arazisi içerisinde, 1440 dönümü zeytinlik olarak tahsis edilmiş alanı, bir enerji firmasından, bakımsızlıktan yok olmaya terkedilmiş bir haldeyken, ümit ve hayallerle devraldık.

Bugün “Organik Hiç Zeytin Ormanı” olarak bildiğiniz ve döngüsel bir yerel tarım-gastronomi ve turizm evreninin bel kemiği ve ilham kaynağı olan bu büyülü ormanı kaderine terk etmiş olan önceki işletmecilerine rağmen aşk ve inatla bölgemize kazandırdık.

Biz buranın 3. işletmecileriyiz. Sahibi değil, kiracılarıyız! Yani; süremiz dolduğunda yine Bakanlığımıza teslim edeceğiz.

“AĞAÇ SAYISINI 2 KATINA ÇIKARDIK”
Ormanı canlandırmak ve bugün geldiği noktada, bölgemiz için gerçek bir anlam ve değer ifade eder hale getirmek için neler mi yaptık?

2400 dönüm ormanlık alanın, bakımsızlıktan 30.000 kadar kalmış olan ağaç sayısını 2 katına çıkardık. Tüm ağaçlara güneş enerjisi ile yağmur sularını toplayarak kendi imkânlarımızla 4 yılda damlama sulama ulaştırdık.

Bugün Hiç Zeytin Ormanı; Çiftçi Kayıt Sistemi’nde kayda alınmış tüm yenilebilen yabani bitki örtüsü, koruduğu yaban hayatı ve zeytinleriyle Urla İlçesi’nin ilk ve tek en büyük Organik Sertifikalı Yenilenebilen Tarımsal Arazisidir. Ve biz buranın sahibi değil sadece geçici işletmecileriyiz.

Aradan geçen yıllar içerisinde Orman’ı restorana taşıyarak 2018 yılında Urla’nın ilk gastronomik Doğadan Toplama ve Zeytinyağı merkezli restoranı olan Michelin Yeşil Yıldız sahibi; Hiç Lokanta’yı açtık.

Urla’nın Bademler Köyü’nde, 35 dönüm bir bahçede Organik sertifikalı ve yüzde 100 Yeşil Güneş Enerjisi ile çalışan bölgenin ilk yağhanesini kurarak Urla’dan ilk kez markalı zeytinyağı ihraç ettik. Amerika’da Whole Foods mağazalarına giren ilk markalı Türk Organik Zeytinyağı olduk.

Bölgemizde Tarım ve Gastronomi Turizmine olan gereksinimi hissederek “Urla Cooking Class”’ı kurduk. Hasat Turları ve Geleneksel Urla Mutfağı Atölyeleri ile Yeni Urlalı; şehirden göç eden kitleye ve ümitle beklediğimiz yabancı gastronomi turistlerine etkinlikler düzenledik, düzenliyoruz. Zeytinyağı Tadım Eğitimleri verdik. Üreticilere ve tüketicilere zeytinyağını ve Urla’yı anlattığım yüzlerce konuşmaya davet edildim.

Eğitimler verdim, veriyorum.

“TL’NİN DEĞER KAYBIYLA BİRLİKTE DEVLET DESTEĞİNİN DÜŞÜŞÜNÜ GÖZLEMLEDİK”
Organik Üretime girdiğimiz 2016 yılından beri bölgemizdeki en büyük tarımsal arazinin işletmesini yapan bir firma olmamıza rağmen (1440 dönüm- yağlık zeytin); Devlet Desteği oranımızın her yıl azaldığını üzülerek gözlemledik. Geldiğimiz noktada TL'nin değer kaybını göz önüne aldığımızda 2016'da 27.000 Euro'ya denk gelen Organik Tarım Devlet desteğinin bu yıl sadece 386 Euro ettiğini dikkatinize sunarım.

2016 -100.000 TL - 27.000 Euro

2017 -100 000 TL

2018 -103.000 TL

2019 -58.000 TL

2020 -56.000 TL

2021 - verilmedi

2022 -14.450 TL

2023 - 42.900 TL

2024 -15.400 TL = 402 Euro

2025 - 20.500 TL olması bekleniyor

Sertifikasyon bedeli ise: 3000 Euro !!!

“MECBUR BIRAKILDIM”
Ama artık pes ediyorum!

Piyasalarda müşteri ve dağıtıcılar nezdinde ekonomik hiç bir değeri olmamasına rağmen inatla savunup tutunduğum "Organik Ürün Üretme ve İşleme Sertifikamı” bu hasat dönemi sonu itibariyle terk etmeye mecbur bırakıldım.

Beni bu karara iten rakamları sizinle paylaşınca daha iyi anlayacaksınız.

Tüm bu gerçeğe ek olarak:

2020 yılında, Urla İlçe Tarım Müdürlüğü'ne bağlı 198 Organik Tarım Sertifikalı üreticiden 2024 yılında hiçbiri kalmadı. 5, İyi Tarım Sertifikalı üreticiden de geriye kimse kalmadı.

Yeni Tarımsal destekler Tebliği İyi tarım / Organik ayrımı yapmadan her üreticiyi aynı kefeye koyarak 244TL/da destek açıklayarak tarımda sertifikasyonu anlamsızlaştırdı.

Sürdürülebilir Tarım alanında bölgemizde öncü olmuş bir marka olan "Hiç Urla Ailesi" olarak bu noktaya gelmemek için uzun süredir artan maliyetleri sineye çekiyoruz.

Ancak; bugün itibariyle artık taşın altına tek başına çiftçinin girdiği ve ezildiği bu denklemden organik üretimden çekilme kararı alıyorum.

“ÇİFTÇİ SAYISININ ARTMASINI HAYAL EDİYORUM”

BİR HAYALİM VAR;

Urla'da Sürdürülebilir Tarım ve Gastronomiyi öncelikleyen bir marka ailesi olarak hayalim; bölgemin;

Öncelikli Sürdürülebilir Tarım Pilot Bölgesi olarak seçilmesi ve benim gibi azimli ve işini aşk ve özenle yapan çevre duyarlılığı ve sosyal sorumluluk kaygısı olan çiftçi dostlarımın

sayısının artması.

Çünkü; Sürdürülebilir Tarım olmadan, Sürdürülebilir Gastronomiden bahsedemeyiz. Bugün Urla; coğrafi büyüklüğüne kıyasla Michelin Yeşil Sürdürülebilirlik ödülü sayısı itibariyle Saint Sebastiyan ve Kyoto ile yarışabiliyorsa - hem de rehbere girdiği ilk senesinde... Bu başarının meşruiyetinin temeli sadece Sürdürülebilir Tarım faaliyetlerinin arttırılması ve desteklenmesi ile mümkündür.

Sistemin kökten değiştiği, çiftçinin yaşamasının önceliklendirildiği bir düzende, Organik Sertifikasıyla gurur duyan bir üretici olarak yeniden buluşmak dileğiyle,

Duygu Özerson Elakdar”