EGEDESONSÖZ - ABD'li teknoloji şirketlerinden Apple, sesli asistan teknolojisi 'Siri'nin kullanıcıların gizliliğini ihlal ettiği iddiasıyla ABD'de açılan toplu davada anlaşmaya gidip, 95 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Firmanın telefonunu kullanan avukat Senih Özay, avukatı Murat Fatih Ülkü aracılığıyla 'Türk insanının da hakları, temel hak ve özgürlükleri ile özel hayatın gizliliği' hakkının bulunduğu gerekçesiyle hukuki mücadele başlattı.
Konak Kaymakamlığı Tüketici İlçe Hakem Heyeti’ne yapılan başvuru sonucunda Apple Teknoloji ve Satış Limited Şirketi savunmasını yaptı. Şirket, söz konusu ödeme kararının sadece ABD ile sınırlı olduğunu belirterek talebin reddini istedi.
Verilen dilekçede şu ifadeler yer aldı:
1- TÜKETİCİ, kendisine ait olduğu belirtilen … IMEI numaralı iPhone 12 cep telefonu ile ilgili olarak 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ("Kanun") kapsamında Tüketici Hakem Heyetinize başvurmuş, Amerika Birleşik Devletleri'nde ikame edilmiş bir dava kapsamında 50 ABD dolarının tarafına iade edilmesini talep etmiştir.
2- Her ne kadar Apple Inc. ("Apple"), Amerika Birleşik Devletleri'nde ikame edilmiş bir toplu dava ile ilgili olarak bir uzlaşma teklifinde bulunduğunu duyurmuş ise de söz konusu uzlaşma teklifinin mahkeme tarafından henüz onaylanmış olmadığını öncelikle ifade etmek isteriz. llaveten, Apple tarafından sunulan uzlaşma teklifi, açık hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, Apple tarafından herhangi bir "kabahatin" veya sorumluluğun kabulü anlamına gelmemektedir. Bilinmelidir ki, Apple'ın böylesi bir uzlaşma teklifini sunmasındaki nedenler, uzun sürebilecek davaların yüklerinin, taraflar açısından yaratacağı zaman kaybının, dava masraflarının ve sair belirsizliklerin önüne geçilmesidir.
Apple tarafından sunulan uzlaşma teklifinin, mahkemece onaylanması halinde imzalanacak olan anlaşma, yalnızca Amerika Birleşik Devletleri'nde ikame edilen toplu davalar kapsamında ve Amerika Birleşik Devletleri'nde ve bölgelerinde iPhone, iPad, Apple Watch, MacBook, iMac, Homepod, iPod Touch veya Apple TV cihazlarının belirli modellerini satın almış olan belirli kişiler bakımından geçerli olacaktır.
Zira, sunulan uzlaşma teklifi, Amerika Birleşik Devletleri'nin medeni hukuk sisteminin kendine özgü koşullarını yansıtmakta olup yukarıda bahsi geçen toplu davalar, bu davalar özelinde öne sürülmüş talepler ve uygulanan yargılama usulü çerçevesinde hazırlanmış bir uzlaşmadır. ilgili mahkeme tarafından onaylanması halinde anlaşma, Amerika Birleşik Devletleri dışında yaşayan tüketiciler bakımından uygulanmayacaktır.
3- Netice: Yukarıda yer verdiğimiz tüm bilgi ve açıklamalar ışığında, TÜKETİCİ'nin Kanun kapsamında tüketicilere tanınan herhangi bir seçimlik hakkının doğmadığı aşikârdır.
AVUKATLARDAN AÇIKLAMA: TÜRKİYE’DE DE HESAP VERMEK ZORUNDA
Apple verdiği yanıtla ilgili Av. Senih Özay ve Av. Murat Fatih Ülkü sosyal medya hesaplarından açıklama yaptı. Verilen yanıtı değerlendiren avukatlar “Apple firması; İphone telefonlardaki “siri” yazılımının izin ve onayları olmadan kullanıcıların konuşmalarını kaydetmesi, kaydettiği konuşmaları (ticari amaçla) üçüncü kişilerle paylaşması eylemiyle ilgili Türkiye’de de hesap vermek zorundadır, bundan kaçamaz. Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının kişilik hakları, kişisel değerleri, onur ve saygınlıkları en az ABD yurttaşlarınınki kadar değerlidir. Kapitalizmin simgelerinden Apple firması kapitalizmin beşiği olan ABD’de vermeye hazırlandığı hesabı, Türkiye’de de vermek zorundadır.” ifadelerini kullandı.
Açıklama şu şekilde:
Siri yazılımıyla yapılan izinsiz ses kayıtları ile ilgili başlattığımız hukuksal süreçte, Apple firması, “siri yazılımıyla yapılan izinsiz ses kayıtları ile ilgili sadece ABD’de, ABD yurttaşlarına hesap veririz, Türkiye’de, Türkiye cumhuriyeti yurttaşlarına hesap vermeyiz” diyerek savunma yapmakta.
Biz de diyoruz ki;
Apple firması, Iphone telefonlardaki “siri” yazılımının izin ve onayları olmadan kullanıcıların konuşmalarını kaydetmesi, kaydettiği konuşmaları (ticari amaçla) üçüncü kişilerle paylaşması eylemiyle ilgili Türkiye’de de hesap vermek zorundadır. bundan kaçamaz.
Türkiye cumhuriyeti yurttaşlarının kişilik hakları, kişisel değerleri, onur ve saygınlıkları en az ABD yurttaşlarınınki kadar değerlidir. kapitalizmin simgelerinden Apple firması kapitalizmin beşiği olan ABD’de vermeye hazırlandığı hesabı Türkiye’de de vermek zorundadır.
Kamuoyunca bilindiği gibi;
*) Apple firması tarafından; uzun yıllar boyunca “Siri” yazılımının/özelliğinin İphone telefonu kullanıcısı tarafından (“hey siri”) seslenilmesi üzerine devreye girdiği, “tetiklenme” ve sonrasında sorulan sorular dışında devreye girmeyen, kayıt yapmayan bir yazılım/özellik olduğu ısrarla vurgulanmıştır.
*) İphone aygıtının “hey siri” kalıbını algılayabilmesi için, sürekli dinleme yaptığı konusundaki kuşkular zamanla derinleşmiş, yoğun yakınmalar sonucu ABD’de bir dava, ABD hukuk sistemine göre dava öncesi süreç yaşanmıştır.
*) Bu süreçte de, Apple firması, “siri” yazılımın kullanıcıların konuşmalarını izinsiz biçimde kaydettiğini örtülü biçimde kabul eden açıklamalar yapmıştır.
*) ABD’de yaşanan dava öncesi süreçte, davacılar ile Apple firmasının yürüttükleri görüşmeler sonucunda bir anlaşma taslağı mahkemeye sunulmuş, bu anlaşma taslağında Apple firmasının, İPhone kullanıcılarının konuşmalarını ve seslerini onlardan izin almadan yasa ve hukuk dışı biçimde kaydettiği, kullanıcılara ait gizli ve özel konuşma iletişim bilgilerinin elde edilmesi ve/veya üçüncü kişiler ile paylaşılması sonuçlarına varıldığı, “Siri” yazılımının/özelliğinin kullanıcıların rızası/izni olmadan etkinleştirildiği tespitlerine yer verilmektedir.
*) Bu duruma göre; iPhone telefonlardaki “siri” yazılımının/özelliğinin kullanıcılarının izni ve rızası olmadan devreye girerek konuşmaları kaydettiği ve bu konuşmalardaki bilgileri (ticari amaçla) üçüncü kişilerle paylaştığı net biçimde kanıtlanmış durumdadır.
*) Bu gelişmeler sonrası biz de; İphone cep telefonlarındaki “Siri” yazılımı/özelliği ile yapılan izinsiz, hukuk ve yasa dışı ses kaydının ve/veya bu kayıtların üçüncü kişiler ile paylaşılması ile kişilik haklarına saldırılmış olan, onur ve saygınlık başta olmak üzere kişisel değerleri zarar gören Senih Özay’ın doğan manevi zararlarına karşılık, tamamen sembolik olarak, 1.750 TL’nın (50 Amerikan Doları karşılığı olarak) faizi ile birlikte Apple firmasından tahsili için tüketici sorunları hakem heyetine başvurarak hukuksal süreci başlatmıştık, biliyorsunuz.
*)İşte bu başvurumuza karşı Apple firmasının Türkiye temsilcisi şirket tarafından verilen cevapta, aslında beklediğimiz halde bizi de yine şaşırtacak biçimde;
“Siri yazılımıyla yapılan izinsiz ses kayıtları ile ilgili sadece ABD’de, ABD yurttaşlarına hesap veririz, Türkiye’de, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarına hesap vermeyiz” diyerek savunma yapmıştır.
İşte biz de tam burada diyoruz ki;
Apple firması; İphone telefonlardaki “siri” yazılımının izin ve onayları olmadan kullanıcıların konuşmalarını kaydetmesi, kaydettiği konuşmaları (ticari amaçla) üçüncü kişilerle paylaşması eylemiyle ilgili Türkiye’de de hesap vermek zorundadır, bundan kaçamaz. Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının kişilik hakları, kişisel değerleri, onur ve saygınlıkları en az ABD yurttaşlarınınki kadar değerlidir. Kapitalizmin simgelerinden Apple firması kapitalizmin beşiği olan ABD’de vermeye hazırlandığı hesabı,Türkiye’de de vermek zorundadır.
Tüm bu gelişmeler sonrası, bu dosyada, böyle kişilik haklarının ihlali sonucu yaratan, yurttaşlarımızın kişisel değerlerini hiçe sayan uygulama ve ihlaller ile ilgili, Türkiye Cumhuriyeti idari ve yargısal makamlarının da en az ABD’deki mahkemeler kadar duyarlı davranacağını görmeyi umuyor; bu başvurumuz ile dünya çapında, uluslararası kapitalizmin simgesi bir firma olan Apple firmasının Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının haklarını hiçe sayamayacağı, Türkiye’de hesap vermek zorunda kalacağı bir sürecin yaşanacağını umuyoruz.
Ülkemiz hukuk sisteminde, ABD’de olduğu gibi toplumsal dava, toplumun belli bir kesimini/sınıfını temsil eden dava ve/veya hukuksal başvuru yöntemi olmadığından, her bir yurttaşın kendi ihlal edilen kişisel değerleri, saldırıya uğrayan kişilik hakları yönünden ayrı dava açması, hukuksal başvuruda bulunması gerektiğinden, bu başvurumuzun öncü olabileceğinin, ülkemizde benzer başvuruların hızla, yağmur gibi yoğunlaşmasına yol açabileceğinin bilincindeyiz, amaçlarımızdan biri de budur.
Ayrıca bu başvurumuzun; belirttiğimiz gibi yurttaşlarımızın kişilik haklarının ve kişisel değerlerinin en az ABD yurttaşları kadar değerli ve önemli olduğunun kapitalizmin simgesi Apple firması tarafından iyice anlaşılmasına ve Apple firmasını bu sorunu/ihlali/kişilik haklarına saldırıyı toplumsal boyutta çözmek konusunda inisiyatif almaya, model veya yöntem, mekanizma bulmaya, bu zararların giderilmesi için bir birim/fon oluşturmaya yönlendireceği/hukuken zorlayacağı düşüncesine yönelik olduğunun da altını çizmeliyiz.
Kapitalizmin simgesi dev şirketlere topluma hesap vermeye zorlayacak bir sistem kurulacaktır elbet bir gün, belki bu başvuru da kapıyı aralayacak, perdeyi kaldıracaktır. Kim bilir…