Berivan KAYA/EGEDESONSÖZ- İzmir’de su krizi devam ederken barajlarda doluluk oranları her geçen gün azalıyor. Yaşanan su krizinden en çok etkilenen alanlardan biri olan tarımı daha zor günler bekliyor.
Tarımsal üretimde gıda krizine doğru gidildiğini dile getiren İzmir Ziraat Mühendisleri Odası Eski Başkanı ve Ziraat Yüksek Mühendisi Ferdan Çiftçi, hem üreticilere hem de hükümete çağrıda bulundu.
GIDA KRİZİ KAPIDA
Tarımda damlama sulamaya geçilmesi gerektiğini dile getiren Ferdan Çiftçi, “Artık her üretimde damla sulamaya geçmemiz gerekiyor. Hassas, akıllı teknolojileri uygulamamız gerekiyor. Devlet destekleri çok yetersiz, arttırmaları gerekiyor. Çiftçinin nasıl sulama yaptığını denetlemeleri gerekiyor. Bunlar yapılmazsa önümüzdeki süreçte tarımsal üretimde gıda krizine doğru yol alıyoruz. Gerekirse damlama sulamanın devletten tarafından karşılanması gerekiyor. Tarım Kanunu çıktıktan beri yüzde 1 bütçe ayrılması gerekiyor ancak binde 4,5 düzeyinde destek veriliyor. Biz kanunun ön gördüğü desteğin yarısını alıyoruz. Bakanlar çıkıp, destekleri anlatıyorlar. Ancak yeterli değil. Burada bir algı yönetimi yapılıyor. Türkiye’nin tarımsal potansiyeline baktığımızda mevcut desteklerin 2 katı oranında destek yapılması gerekiyor. İzmir’de çiftçiler tarımdan uzaklaşıyor. Ürün desenlerimizde değişmeler var. Maliyetli desenlerden kopuşlar var. Böyle devam edersek üretecek çiftçi bulmakta da zorlanacağız. Üretimden kopuş hızlanıyor” dedi.
ESKİDEN SU İÇERDİK, ŞİMDİ ELİMİZİ SOKAMIYORUZ
Su krizinin yanı sıra su havzalarında yaşanan kirliliğe dikkat çeken Çiftçi, “Bir su sorunumuz olduğu aşikar. Gediz’de, Küçük Menderes ve Büyük Menderes kirlilik tehdidi altında. Büyük Menderes’te bizim çocukluğumuzda su içerdik, şimdi elimi sokmam. Bir taraftan su yoksulu olmuşken mevcut su kaynaklarımızı da kirlettiğimiz zaman elimizde suyumuz kalmayacak. Biz İzmir ve Ege’de en fazla yağışları Kasım, Aralık ve Ocak’ta alırız. Biz ne yazık ki bu kış yeteri yağışı alamadık. Miktar olarak bir günde hızlı düşen yağış bize yarar yerine zarar getirdi. En büyük su havzamız olan Tahtalı’da 0 noktasına yaklaştık. Bunun 1 yılda telafisi mümkün değil. Tarımsal sulamada hem de evsel kullanımda daha tasarruflu olmalıyız” ifadelerine yer verdi.
ALARM VERİYOR
Tarım alanlarının kaybedildiğini dile getiren Ferdan Çiftçi, “Gediz’in kirliliği diğer su kaynaklarımız gibi en önemli sorunlarımızdan bir tanesi. İzmir’in birinci derece tarım havzalarımızdan biri olan Gediz, Menemen Ovası’nı su kaynağıdır. Gediz elimizi sokamayacağımız kadar kirli bir vaziyette. Ağır metalinden kimyasalına, evsel, sanayi kirliliklerini barındırıyor. Gediz, Murat Dağı’ndan çıkıp buraya gelene kadar tüm Manisa, Uşak ve Kütahya’nın kirliliğini alarak geliyor. Gediz şu anda can çekişiyor. Oradaki tarım alanlarını etkiliyor. Tarımsal üretimde kirlilik sorunu ve sağlık açısından risk taşıyor. Tarım alanlarını kaybetme noktasına geleceğiz. Bu açıdan ciddi bir tehlike barındırıyor, alarm veriyor. Artık Gediz’in, Menemen’in sesini duymak gerekiyor” dedi.
