Vakalar neden açıklanmıyor?

Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - Covid 19 salgınında uygulanan maske takma zorunluluğunun kademeli olarak kaldırılması, son olarak da vaka sayısının 1000’in altına inmesiyle toplu ulaşım araçlarında kullanımına da son verilmesi yönündeki karar, hala tartışılıyor. Vaka sayıları, 27-31 Mayıs tarihleri arasında 1000’in altında seyrederken, Sağlık Bakanlığı, 1 Haziran itibariyle günlük vaka sayısını açıklamamaya başladı. İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Süleyman Kaynak, bu durumu, “Bakanlığın elinde açıklanacak sağlıklı bir rakam olmayabilir. Çünkü tarama testleri artık yapılmıyor. Zaten elde bir rakam olsa da Sağlık Bakanlığı çok da doğru rakamlar açıklamıyordu” sözleriyle eleştirirken, salgının eskisi gibi yoğun olmasa da devam ettiğini hatırlattı.

SOSYAL MESAFE ORTADAN KALKMIŞSA, MASKE TAKMAK LAZIM
Medyanın da artık covid 19 salgınıyla ilgili yayın da yapmadığının altını çizen İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Süleyman Kaynak, hastalığın halen devam ettiğini hatırlattı. Sosyal mesafeyi koruyamadığımız alanlarda mutlaka ve mutlaka maskenin takılması gerektiğine vurgu yapan Başkan Prof. Kaynak, şu değerlendirmelerdi bulundu:

”Sosyal mesafenin olmadığı yerlerde maske takmak gerekiyor ve çok önemli. Çünkü bu hastalık devam ediyor ve bu hastalıktan etkilenebilecek risk grupları var. Yaşlı insanlar var, bağışıklık sistemi iyi olmayan hastalar var, kalp hastaları, diyabetliler, böbrek hastaları var. Bu insanların covid hastalığını sağ salim hafif atlatmaları her zaman mümkün olmayabiliyor. Yaklaşık 10 gün önce bir arkadaşımızın annesi covid’den vefat etti. Dolayısıyla rakamlar çok düşük olabilir ama insanlar istatistiksel bir rakam değildir ve bir insan bile çok önemlidir, kıymetlidir. Bu konuda toplumun çok duyarlı olması gerekir. Dolmuşta, trende, otobüste, uçakta, kamu binalarında, sosyal mesafe daralmışsa, herkesin maske takmasında yarar var.”

HOSTESLERİN KİŞİSEL KORUMA İÇİN BİLE MASKE KULLANMASI YASAKLANMIŞ
Hafta sonunda yaptığı bir uçak seyahatinde bizzat yaşadığı onalı anlatan Başkan Prof. Kaynak, “Uçağa binerken maskeliydim. Hostes hanım maskesizdi. Hostes hanıma, kapalı alanda çok insanla temas ediyorsunuz, maske taksanız iyi olur, uyarısında bulundum. Aldığım yanıt ürkütücüydü. Hostes hanım, bizim artık maske takmamız yasaklandı, böyle bir kural getirildi, dedi. Kişisel olarak insan kendini korumak için maske takmak istese bile takamıyorsa, yasaklanmışsa, bu korkunç bir şeydir. Hostes hanım, kendimi korumak için maske takmaya kalksa, demek ki takamıyor. Bu kural, insanları önlemsiz bir hayata sürüklemektir” dedi. Hastanelerde eskisi gibi yoğun düzeyde covid hastası olmadığını doğrulayan Başkan Kaynak, sözlerini şöyle sürdürdü:

HASTANELERDE ÇOK HASTA YOK, RAKAMLAR DÜŞTÜ, DOĞRU ANCAK…
“Hastanelerde bizim elde edebildiğimiz bilgilere göre, artık çok fazla covid hastası yok. Mevcuttaki covid hastaları da tesadüfi hastalar. Tesadüfi hastadan kastımız, ameliyata alınacak veya benzer özel durumu olan hastalar test edildiklerinde pozitif çıkan hastalar. Ama onun dışında ağır, yoğun bakıma girecek hasta yoğunluğuyla karşı karşıya değiliz. Ancak şu unutulmamalı ki son zamanlarda bu hastalık, ayakta geçiriliyor. Bulaşma devam ediyor, riskli hastalar tehlike altında kalıyor. Biz nasıl uyarıyorsak, kamu otoritesinin de, sosyal mesafe korunamıyorsa, maskenin takılması gerektiği yönünde uyarıcı açıklamalar yapması gerekiyor. Fakat görüyoruz ki böyle bir uyarı olmadığı gibi vaka rakamları bile açıklanmıyor. Gerçi bakanlığın elinde de sağlam veri olduğunu düşünmüyoruz. Çünkü tarama testleri yapılmıyor. Maske takmanın bir zararı yok ki. İki sene taktık, bir zararını mı gördük maskenin? Bakanlığın elinde açıklanacak sağlıklı bir rakam olmayabilir. Elde öyle bir rakam olsa da Sağlık Bakanlığı çok da doğru rakamlar açıklamıyordu. Maalesef, bu iş bitti şeklinde bir hava yaratılmakta. Bu yaklaşım, ne kadar sağlıklı, ne kadar doğru? İnsan sağlığı açısından baktığımız zaman yine diyoruz ki, sosyal mesafe ortadan kalkıyorsa, mesafeyi koruyamadıysak, hepimiz maske takmalıyız. Sadece kendimiz için değil, çevremizdeki riskli insanları da düşünerek bunu yapmalıyız.”