Türk bankaları Orta Doğu'ya açılacak

İSTANBUL - BDDK Başkanı Tevfik Bilgin, Shamgen bankacılık konferansında yaptığı açıklamada, "Bu yıl Suriye, Ürdün, Lübnan bölgesinden en az bir banka, bizden de en az bir bankanın bu bölgede yatırım yapacağını düşünüyorum, bunun da emarelerini görüyoruz" diye konuştu.

 

2023 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılının kutlanacağını ve bu tarih için bazı hedefler belirlediklerini belirterek, bunların en önemlilerinin 500 milyar dolarlık ihracat, dünyada ilk 10 ekonomi arasına girmek, kişi başına 20,000 doların üzerinde bir gelir ve daha ileri teknoloji ve katma değere sahip bir ekonomi olduğunu söyledi.

 

Bunun için de Türkiye'nin yıllık en az reel olarak yüzde 5'in üzerinde büyümek zorunda olduğunu ifade eden Bilgin, "Bunu yapamaz mıyız? Elbette yapabiliriz. 2001 yılında Türkiye'de ekonomik kriz yaşandığında tüm bankaların o günkü değeri bugün bir bankamızın değeri kadar. Öyle bir noktaya gelmişiz. Bugün bankacılık sistemimiz 1 trilyon lirayı aşmış. Gurur verici. Hele Cumhuriyetin ilk yıllarını düşünürseniz, Türkiye'de bankacılık Türklerin elinde değildi. Bunu yaparken kendimize güvenmek ve vizyoner bir görüş sahibi olmak da gerekmekte" dedi.

 

Bilgin, bu hedeflere ulaşmada birçok etkenin bir arada ve uyumlu olmasının elzem olduğunu ifade ederek, bu faktörlerden en önemlisinin finansal sistemin istikrarı ve reel sektöre desteği olduğunu söyledi. Bu noktada, salondaki dostlarının Türkiye'deki uzun vadeli sermaye yatırımlarıyla Türk bankalarının o ülkelerdeki yatırımlarının önemli katkı sağlayacağını ifade eden Bilgin, bu sinerjiyi bir bütün olarak düşündüklerini kaydetti.

 

Bankaların kendilerini bir türlü anlatamadıkları hususun kârlılık olduğunu söyleyen Bilgin, "Bankalarımız kâr elde etti. 2008'de 2009'da elde etti.

 

2010'da rekor kırdılar. İnşallah 2011'de de kârlı olacaklar. Bu kârlılık iyi bir şey ama bunu kamuoyuna anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bankalarımız da zorluk çekiyor, bu hususları anlatmaya çalışıyorlar. Elbette bankaların zarar etmesini kimse istemez. Başta Merkez Bankası ve otoriteler istemez. Çünkü zarar eden bankalarla ilgili aksiyon almak zorunda kalırız. Bunun alternatif maliyeti de oldukça yüksektir" dedi.