Onur DENİZ/EGEDESONSÖZ - Son üç yılda alkollü içki fiyatlarındaki artış, şarap ve şaraplık üzüm üreticilerini zor duruma soktu. 2015 yılının ilk gününde Bakanlar Kurulu, şaraptaki maktu vergi yüzde 16 artışla 3.97 liradan 4.59 liraya çıkarmıştı. Vergilerin artışı nedeniyle tüketimi azalan şarapların faturası, şarap üreticileri tarafından üzüm bağcısına kesildi. Firmaların kalitesi yüksek üzümleri, yok pahasına komisyoncular aracılığı ile satın alma yolunu seçtiği iddia edilirken. Zor durumda kalan şaraplık üzüm üreticileri çareyi bağı satmakta buldu.
DÜNYA KALİTESİ ÜZÜMLER ŞEFTALİ OLDU
Bölgedeki yerel halkın geçim kaynağı arasında yer alan şaraplık üzüm üreticiliği, yerini satılık ilanlarına bırakmaya başladı. Fransız kökenli olan, dünyada kendine has özelliği ile şarap sektöründe önde gelen Merlot üzümünün yetiştirildiği bağlar satılmaya başladı. İzmir’in Kemalpaşa, Seferihisar, Urla, Menderes, Selçuk gibi birçok yerinde artan satışların yanı sıra, zor durumda kalan köylüler ise çareyi üzüm yerine şeftali üretmekte buldu.
ÜRÜNLER YOK PAHASINA SATILIYOR
Üzüm üreticisi Osman Bülent, “Üzüm bağını özellikle son üç senedir oluşan durumdan dolayı satmak zorunda kaldım. Şarap üzümlerinde sattığımızı alamıyoruz. Üretilen ürünün kalitesi ile firmaların ödediği ücretler orantısız olmaya başladı. Ürünü üretirken masraf yapıyoruz. Buna karşın ürünler değerinin altında alınıyor. Satışa ciddi firmalar girmiyor. Eğer ürünü, taze malı satmazsak, ürün bozulacak. Bu yüzden yok pahasına satmak zorunda kalıyoruz” şeklinde konuştu.
KOMİSYONCULAR PİYASAYI DÜŞÜRÜYOR
Artan vergilerden dolayı tüketimin düşmesiyle, şarap üretici firmalar, kar marjlarını korumak için fiyatları düşürdü. Üzüm üreticileri, yaklaşık 3 ila 5 sene önce yapılan satışlarda firmaların kendileri ile doğrudan alışveriş yaptığını, ürün karşılığı verilen bedelin hatırı sayılır bir rakam olduğunu, günümüz piyasasında ise komisyoncuların devreye girdiği ifade edildi. Firmaların prestij kaybetmemek için komisyoncuları devreye soktuğunu söyleyen üretici Osman Bülent, “Eskiden firmalar kendileri bizimle direk irtibata geçiyordu. Şimdi ise komisyoncular türedi. Üretilen ürün kaliteli olduğu için almak zorundalar. Ama kendileri fiyatı düşürürse prestij kaybı yaşayacaklar. Bu yüzden üç, beş kuruşa anlaşıp komisyoncuları devreye sokuyorlar. Komisyoncular üzümü yok pahasına alıyor” dedi.