EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcıları Oğuz Kaan Salıcı ile Seyit Torun’un başkanlığında İzmir’de gerçekleştirilen arama konferansının ilk günü tamamlandı. Tarihi Havagazı Fabrikası’nda oluşturulan çalışma gruplarından öneriler ve yeni fikirler ortaya çıktı. Bir araştırma şirketinin koordinasyonunda yürütülen çalışmalarda gruplar oluşturulurken grup masalarında milletvekili, iki belediye başkanı, üç ilçe başkanı ve il yöneticisi hazır bulundu. Yöntem olarak, dağıtılan kâğıtlara çeşitli soruların yanıtlarının yazılması, onların da birleştirilerek bir metin oluşturulması kararı benimsendi.
Parti İzmir’de, “kırılgan seçmen kimdir, yüzer geçer seçmen yapısı nerelere gider, İzmir’deki seçmen yapısının durumu nasıl tavır alır, yeni kurulan partilere eğilimler nasıl olur, hangi kitlelere ulaşılmalıdır, yeni stratejiler nasıl uygulanmalıdır, partide yapılan yanlış ve eksiklikler nelerdir” gibi konuların yanıtlarını aradı.
Yapılan çalışma sonrasında her masadan bir kişi kendi çalışma grubunun önerisini sundu. Buna göre birçok kişi değerlendirme yaparken şu ifadeler kayıtlara geçti:
*İzmir’de ‘kırılgan ve değişken’ olarak tanımlanan seçmen yerel yönetimlerin güçlü yapısı nedeniyle Cumhuriyet Halk Partisi’nde kendisine yer bulmaktadır. Değişken seçmenin kalıcı hale gelmesi için çalışmalar yapılmazsa kitle merkez sağ partilere eğilim gösterebilir. Daha önce İzmir’deki merkez sağ seçmen kitlesi uzun süre CHP içinde kalmış, yeni partilerin kurulmasıyla kopuşlar yaşanmıştır.
*Genç ve yeni seçmen kitlesine ulaşılmalıdır. Onları parti içinde tutacak etkinlikler ve çeşitli çözümler geliştirilmelidir. Yeni neslin yani Z kuşağının CHP seçmeni olması için kalıcı çalışmalar yapılmalıdır.
*Parti içinde iktidar olmak için değil genelde iktidar olmak için çalışmak birinci koşul olmalıdır. Parti örgütü ile yerel yönetimler işbirliği halinde olmalı, parti yerel yöneticilerini taşımalı ve onların yaptıklarını topluma anlatmalıdır.
*Kendi arasında kavga eden, tartışan ve yönetim zafiyeti gösteren isimler ayrıştırmalı, durumları değerlendirilmelidir. Kavga ve gerginlik topluma negatif enerji yaymak demektir. Bunun için ekipçilik ve dar yöneticilik anlayışından vazgeçilmelidir. Kutuplaşma, ayrışma ve ötekileştirme kesinlikle kabul edilemez.
* Önseçim kesinlikle tercih edilmesi gereken birinci yöntem olmalıdır. Yerel yöneticiler belirlenirken parti yönetimleri daha geniş kitlelere sormalıdır. Parti yönetimleri ve kanaat önderlerinin mutlaka görüşleri alınmalıdır. İlçe başkanlıkları yerel yönetici adaylarının tespitinde birinci görüş sorulması gereken yapıdır.
*İzmir seçmeni Atatürk’ün ilke ve inkılaplarına bağlılığından ödün vermediği gibi bunun tartışılmasını da doğru bulmamaktadır. İzmir için çağdaş yaşam, demokrasi ve yaşam tarzı konuları hassastır. Parti içinde Atatürk ile ilgili yapılan tartışmalar seçmen kitlesinde de kopuşlara neden olabilir. Dikkat edilmesi gereken en önemli husus budur.
İL BAŞKANLIĞINDA NE KONUŞULDU?
Öte yandan Genel Başkan Yardımcıları Salıcı ve Torun'un başkanlığında gerçekleştirilen il yönetim kurulu toplantısında da bazı ilçelerin masaya yatırıldığı öğrenildi. Yöneticiler, başta Büyükşehir olmak üzere ilçe belediyelerinin parti örgütlerine daha çok önem göstermesi gerektiğinin altını çizdi. İş, istihdam gibi konuların vatandaşlar tarafından kendilerini sürekli iletildiğini, bunun muhatabının belediye başkanı olduğunu vurguladı. Parti yöneticilerinin bu konuda yerel idarelerden destek görmesi gerektiğinin de altı çizildi.