Başkan Tugay’dan 'siyasi ikbal' çıkışı: Disiplinde gereken yapılır!

EGEDESONSÖZ - Mülkiyeti Karşıyaka Belediyesi’ne ait olan 2009 yılından bu yana faaliyeti devam eden Karşıyaka Örnekköy’deki Zübeyde Hanım Huzurevi “depremde hasar gördüğü” gerekçesiyle boşaltıldı. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tahliye işlemini yaparken içerisinde bulunan demirbaşları da aldı. Geçmişte hazırlanan ve uygulanan protokol gereği yüzde 50’sini kullanma hakkı bulunan Karşıyaka Belediyesi vergi ve SGK borçlarına karşılık 17 bin 500 metrekarelik alanı bakanlığa satma kararı aldı.  Satış yetkisinin belediye meclisinin gündemine getirilmesi CHP’de krize neden oldu. CHP’li Meclis Üyeleri Birgül Sural Üner  ve Murat Öğüt komisyon toplantısında karara “şerh” düşerken Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’a satış yetkisinin verildiği meclis toplantısına ise katılmadı.

SONSÖZ TV’de Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtlayan Başkan Tugay yaşananları ayrıntılı olarak anlatırken parti içi sert mesajlar verdi. Tugay, “Bizim geçmişten gelen vergi ve SGK borçlarımız var. Onun dışında piyasa borcumuz çok az. AK Partili ve MHP’li belediyelerin borçlarına karşılık takas yöntemi uygulanıyor. Belediyemiz mülkiyetinde bulunan cami, okul ya da başka kurum yerleri var. Hazinenin bunları devir alıp bizim borçlarımızdan düşmesi lazım. Bugün, SGK bütçesinin yüzde 25’i hazineden gelen destekle sağlanıyor. Belediyeler de kamu kurumudur.Biz özel bir şirket değiliz. Bu kamu kurumu sıkıntı yaşadığında tabii ki başka bir kamu kurumu yardımcı olacak. İzmir’de de bunun örnekleri var. Biz de bunun için talep ettik. Yazımıza cevap bile verilmedi” dedi.

BİZE SORMADILAR, EŞYALARI BİLE ALDILAR!
Başkan Tugay, Karşıyaka Huzurevi’yle ilgili tartışmaların olduğunu da belirtirken, “Orası zaten bankalığa 15 yıl önce tahsis edilmiş. Tahsis protokolü var. Ona göre işletmeyi tamamen bakanlık yapacak, belediyenin de bazı hakları var. Bunlardan bir tanesi de orada yıkım yapılacağı zaman belediyenin izni gerekiyor. Burayı depreme dayanıksız diye bakanlık boşaltma kararı aldı. Bize bilgi de verilmedi, biz sadece boşaltıldığını duyduk. Bina çürük burayı yıkıp yeniden yapacağız diyorlar. Bunu yapıp binayı yıktıkları anda bizim protokolümüzün de bir geçerliliği kalmıyor. Binanın kendisi belediye tarafından yapılmış, eşyalar belediye tarafından alınmış, arsa belediyenin... Böyle bir durumdayken içindeki eşyanın bizim demirbaşımız olduğunu bildiğimiz için, ‘madem boşalttınız bu demirbaşların sayımını yapalım’ dedik. Onu bile yapamadık. Buradaki amacımız sorun çıkarmak değil yasal sorumluluğumuzu yapmaktı. Biz de bunun için ‘tahsis protokolünü iptal ediyoruz ve binayı teslim etmenizi istiyoruz’ dedik. Böyle deyince ‘bize arsayı tamamen devredin’ dediler. Bizde bunu üstüne yazışma başlattık. Bununla birlikte ne kadar bir bedel belirleneceği konusunda bir uyuşmazlık var. Buranın devri için ‘bir meclis kararı alın’ dediler. Sonra tuhaf bir durum oldu ve AK Partili bir meclis üyesi (Ahmet Uğur Baran) ‘neden böyle bir karar alıyorsunuz başkasına mı satacaksınız’ dedi.  Ben bizzat anlattım ama insanların aklından geçen fikirler farklı olunca başka türlü anlıyorlar. Huzurevi binasını olduğu arazı belediyenindir. Belediye şu gün istediği tasarrufta bulunabilir. Biz oranın huzurevi olarak devam etmesin istiyoruz ve bakanlığın almasını kabul ettik. Bedelle ilgili tespit konusu vardı. Bağımsız bir değerlendirme şirketinden bedel değerlendirmesi alacağız ve uzlaşmaya varılınca devredeceğiz. Arazinin parasını vergiden düşecekler. Bize bir para verilmeyecek. Oranın bir rayici var ve onun üzerinden rakam belirlendi. Burada eğer bakanlık değeri kadar bir miktar belirlemezse o zaman biz burada kendi tasarrufumuzu kullanabiliriz ancak bu da orayı birilerine satmak işlemi kesinlikle olmayacak. Burada yalan söyledikleri ve çarpıttıkları konu bu. Biz orayı satmayı düşünmüyoruz. Anlaşamazsak ben tek başıma karar vermeyeceğim. Büyükşehir ve partimizin üst kademeleri ile konuşup hep beraber karar vereceğiz. Burası Karşıyaka halkını hizmetinde olacak ve en doğru şekilde kullanılacaktır” diye konuştu.

KİŞİSEL MUHALİFLİK SÖZ KONUSUDUR
Başkan Tugay, “Lafları öyle bir konuya getirdiler ki sanki biz aşırı satış yapıyormuşuz gibi algılandı. Kimin ne sattığına baksanız en az satış yapan belediye çıkarız. TOKİ’den 8,5 dönüm arazi alan tek belediyeyiz. Ben o ihaleye girmeseydim orası kimlerin elindeydi” derken parti içi mesajlar verdi. CHP’li muhalifleri de isim vermeden hedef alan Başkan Tugay, “Bu kişiler parti içi siyaset yapıyorlar. Muhtemelen kendi siyasi ikballeri açısından geleceğe dönük böyle davranıyorlar. Bu Karşıyaka Belediyesi’ni koruma hareketi değil, kişisel muhaliflik söz konusu… Bunu yapmaya hakları olmadığını söyledim. Kamuoyunda yanlış anlaşılacak. CHP’yi de zafiyete uğratacak ve zarar verecek bir şeydi. 2 arkadaş olumsuz oy kullanmış olabilir ancak 32 insan olumlu oy kullandı. Bunlar Karşıyaka’nın olumsuzluğunu mu istiyor? Grup kararına uymama durumu göstermediler. Komisyon toplantısında şerhi koydular, meclis toplantısına katılmadılar. Bundan sonraki dönemlerde daha dikkatli olacağız. Benim için en önemli olan CHP’nin kamuoyu önünde sıkıntı yaşamamasıdır. Bizim için en önemlisi ülkemizin önümüzdeki seçimlerde sağlam ve sağlıklı bir iktidar ile buluşmasıdır. Kimse siyasi ikbali için böyle hatalar yapma hakkına sahip değil. CHP’nin meclis üyesi seçilerek oraya geldiniz ve buna uygun davranacaksınız! Partiye zarar verecek eylem içinde kimse olamaz. Ben bu konuyu kaza olarak düşünüyorum. Buna benzer şeyler devam ederse parti içi disiplin mekanizmalarında gereken yapılacaktır” ifadelerini kullandı.

İFTİRA ATIYORLAR!
Başkan Tugay, yayında kendisine “Cengiz İnşaat’a yer satılması” konusunun hatırlatılması üzerine bu konuda haksızlığa uğradığını ve kendini sürekli olarak ifade etmek zorunda kaldığını söyledi. Tugay, “Cengiz İnşaat’a bugüne kadar en yüksek cezayı hangi belediye kesmiştir? Buna bakacaklar. İftira at, kaç olmaz. Geçen belediye döneminde 5 kuruş alınmadan yer verilmiş, biz bunu fark ettik ve 8 milyon ecrimsil bedeli çıkardık. 8 milyon değil 80 TL ceza ödeten varsa çıksın göreyim. Biz satmadık, orayı satan TOKİ’dir. TOKİ’nin sattığından sonra bizden önceki işlemler nedeniyle bir işlem ulaşmış ve orayı satmak zorundaydık. Biz orayı iyi bir rakama sattık. Sürekli insanları yalanlarla kandırıyorlar. İsteyen herkese bunu açıkladım. Bazı insanlar bunu sürekli papağan gibi tekrar ederek algı oluşturmaya çalışıyorlar. Hisse zaten onların elindeydi. Kanun zaten onların almasını öngörmüş. Orada şu an kadar Mavişehir’de bir araziye metrekare üzerine verilmiş en yüksek miktar ile hisse devri yapılmış. Eğer onu yapmasak ileride çok daha düşük bedelle alacaklardı. Oradan zararlı çıktılar. Sürekli yalanla algı oluşturmak isteyenler CHP içinde ve kamuoyu içinde bana saldırmaktan çıkar ve medet uman, beni belediye başkanlığından uzaklaştırmayı uman, kim bilir kafalarında kim varsa koltuğa getirmeyi düşündükleri o insanlara hizmet eden insanlar. Suçlu olmadığıma eminim, herkese yemin edebilirim. Açıklama yapmam gereken herkese açıklamasını yaptım. Burada hiçbir suçumuzun olmadığını herkes çok iyi biliyor. Papağan gibi konuşup bu işi bilmeyen insanları kandırırım diye düşünüyorlar. Ayıptır! Bu ülkede insanlar kolay yetişmiyor. Bu kadar kolay karalanamaz insanlar. Çok büyük incitici bir durum. Ben aşırı hırsları olan biri değilim, gayri ahlaki ilişkiler içinde olacak biri de değilim. Üstümüzde acayip baskılar var ve bu ortada… Hiç olmazsa kendi partililerimizin arkamda olmamasını beklerim. Böyle önemli bir seçime giderken kendi çıkarlarından sıyrılıp gerçekten partinin iyiliğini düşünmeleri gerektiğini, hiç olmazsa İstiklal Caddesi’nde patlayan bombadan sonra düşünsünler. Bu ülkede bu kadar ekonomik kriz, yoksulluk, düzensizlik, bu kadar güvenlik sorunu varken kalkıp her şeyi bir kenara bırakıp kendi siyasi ikbalini düşünen herkesi kınıyorum. Kimsenin buna hakkı yok. Bugün hangimizin üstüne ne görev düşüyorsa bunu yapacağız. Devlet devlete saldırmaz. Devlet Karşıyaka Belediyesi’ne Karşıyaka halkına da sahip çıkmalıdır” dedi.

BENİ RİSK OLARAK GÖRÜYORLAR
Başkan Tugay, yeniden aday gösterilmemesi durumunda kendisinin bir şey kaybetmeyeceği vurgularken şunları söyledi:

“Benim için dünyanın sonu olmaz. Ben cansiperane mücadele diyorum. Karşıyaka’da çok doğru ve güzel işler yaptık. Bu durumda hedefi olan, beklentisi olan insanlar beni risk olarak görüyorlar. Benim devam etmemden tedirginler ve istemiyorlar ki bunu yapıyorlar. Bende bu konuda hırslı değilim. Ben ülkemin durumunu kötü görüyorum. Bana bir görev verildi ve bunu yerine getirmeye çalışıyorum ve gerçekten çok iyi şeyler yaptığımızı biliyorum Bunlar varken bu kadar aşağılıkça suçlanmak insana incitici geliyor”