HABERLER>POLİTİKA
17 Mart 2021 Çarşamba - 10:47

Akşener'den Erdoğan'a Mısır çıkışı: Bir ‘tık’ ne demek?

İYİ Parti lideri Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuşuyor...

Akşener den Erdoğan a Mısır çıkışı: Bir ‘tık’ ne demek?

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuşuyor. Akşener'in konuşmasından önce bir kız öğrenci kürsüye çıkarak Andımız'ı okudu. Daha sonra kürsüye çıkan Akşener, "Bu ülkede, Mustafa Kemallere idam fermanı yazanlar oldu. Bu ülkede, milletin meclisinin üzerine ordu gönderenler oldu. Bu ülkede, milletine terörist diyenler oldu. Bu ülkede, Andımızı yasaklayanlar oldu. Aslında buna çok da şaşırmıyoruz. Çünkü onları anlayabiliyoruz. Andımızın sözleri ağır gelenler, elbette andımızı yasaklamak ister. Küçüklerini korumak yerine, onlara göz dikenler, elbette andımız okunmasın ister. Oy hesabı dışında, büyüklerini sayıdan saymanlar, yaş almışına, emeklisine sahip çıkmayanlar, elbette andımız duyulmasın ister. Yandaşını milletinden çok sevenler, yükselme ve ileri gitme idealini içine sindiremeyenler, elbette andımız bilinmesin ister. ‘Büyük Atatürk’ dendiğinde, kaşıntı tutanlar, çalışmak yerine, çalıp, çırpanlar, elbette andımız hatırlanmasın ister. En önemlisi de, Türk demenin bir ayırma değil, bir birliktelik arzusu olduğunu görmek istemeyenler, son bağımsız Türk devletini, uçuruma sürükleyenler, elbette andımızın son cümlesinde şaşkına döner! Ama o arkadaşlar hiç kusura bakmasın, bizler hala buradayız. Türk Devleti hala burada. Cumhuriyet hala burada. Çünkü bu topraklarda, milletini ve memleketini özünden çok sevenler, kendilerini ve koltuklarını, özünden çok sevenlere karşı, her defasında galip gelmiştir. Her zaman da galip gelecektir!" ifadelerini kullandı.

Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:

“Andımız, inancımızda, sözümüzde, yaptıklarımızda ve yapacaklarımızdadır! Andımız, milletimize duyduğumuz sevgide, büyük, güçlü ve zengin bir Türkiye’ye duyduğumuz özlemdedir! Andımız, kahraman atalarımızın aziz hatırasında, Atatürk’ümüzün mirasındadır! Andımız, kalplerimizde, andımız ruhumuzda, andımız irademizdedir. O nedenle, andımıza el uzatmaya cüret edenlere inat, bir kez daha; Ne Mutlu Türküm Diyene!

Bakanlıklarımız içinde, ikisinin adının başında “milli” kelimesi vardır. Kafiye olsun diye değildir. Zaten kafiyeli de değildir. Biri Milli Savunma Bakanlığı, diğeri de Milli Eğitim Bakanlığı’dır. İşte o nedenle, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, milli kimliğimize vurgu yapan, milli şuuru besleyen Andımızla, yargı üzerinden mücadeleye girmesi, acı olduğu kadar da, ironiktir. ‘Yerli ve milliyiz’ diyenlerin, aslında ne olmadıklarını göstermesi bakımından da, bir o kadar öğreticidir. Biliyorsunuz, Danıştay’ın 2018 yılında verdiği, ‘Andımız yeniden okutulmalı’ kararının ardından, bu kürsüden birçok defa, ‘Kararı uygulayın’ çağrısı yaptım. Meclis grubumuz, soru önergeleri verdi. Tüm bu süreçte, iktidardan da, ortağından da ses çıkmadı. Danıştay kararına rağmen, üç yıldır ortağına, ‘Andımızı okutun’ diyemeyenler, şimdi ise çıkmışlar, Genel Kurul kararından sonra, bu karara isyan ediyor-muş gibi yapıyorlar. İbretlik gerçekten… Allah kimseyi böyle yoldan çıkartmasın.”

Hükümete eleştirilerini yönelten Akşener, “Sayın Erdoğan ve iktidarı, Cumhuriyet’in değerleriyle ve milletimizin kazanımlarıyla kavga etmekten, bir türlü bıkmadı, bir türlü yorulmadı. Değerleriyle kavga ettiğiniz bir devleti, hakkıyla ve layıkıyla yönetemezsiniz. Nitekim, yönetemiyorlar. Çünkü devlet yönetmek ciddiyet ister. Akıl ister, sağduyu ister, özveri ister. Kendi menfaatini değil, milletin çıkarlarını gözeten bir irade ister. Hele ki, uluslararası ilişkilerde, atılacak her adım, ince hesaplar, isabetli kararlar ister. O nedenle, koca Türkiye Cumhuriyeti’ni, ‘paşa gönlüne göre’ yöneten bir anlayışın, bırakın isabetli adımlar atması, adım atabilmesi bile mümkün değildir” diye konuştu.

MISIR İLE İLİŞKİLER
Mısır ile diplomatik ilişkileri değerlendiren İYİ Parti lideri Akşener, “Nitekim son günlerde,2013 yılında diplomatik ilişkilerin kesildiği, Mısır konusunda, bazı açıklama ve girişimler var. Önce, Milli Savunma Bakanı ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, ardından da Dışişleri Bakanı, Mısır’la yeni bir döneme girileceğini söyledi. Geçen Cuma da Sayın Erdoğan, artık gelenek haline getirdiği, ‘Cuma sonrası gıybeti’ seansında konuştu. ‘Türkiye’nin Mısır’la ilişkileri, öyle en üst düzeyde değil de, şöyle bir ‘tık’ altında sürecek’ dedi…Fesuphanallah… Şu devlet insanı ağırlığına bakar mısınız? Şu devlet ciddiyetine bakar mısınız? Şahsım diplomasisinden, ‘tık’ diplomasisine terfi ettik. Hayırlı uğurlu olsun” ifadelerini kullandı.

Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir ‘tık’ altında sürecekmiş… Bir ‘tık’ ne demek Sayın Erdoğan? Sisi’yle sen görüşmeyeceksin, bir ‘tık’ altında, Sayın Çavuşoğlu mu görüşecek? Elçilik açmayacaksınız, bir ‘tık’ altında, maslahatgüzar mı göndereceksiniz? İhracat yapmayacaksınız, bir ‘tık’ altında, ithalat mı yapacaksınız? Sisi’ye darbeci, diktatör demeyeceksiniz, bir ‘tık’ altında, ‘Cumhurbaşkanı’ mı diyeceksiniz? Rabia yapmayacaksınız, bir ‘tık’ altında, 3 parmak mı göstereceksiniz?”

“Biz elbette, Türkiye’nin tüm ülkelerle, sağlıklı ve istikrarlı ilişkiler kurmasını isteriz. Bunu da, Amerika istiyor diye değil, Avrupa ısrar ediyor diye değil,

Türkiye’nin kazanması için isteriz” diyen Akşener, “Ama; Türkiye’yi, Ortadoğu’da yalnızlaştıran, milyarlarca liralık yatırımı, heba eden bir politikanın, herkesçe malum olup da, seslendirilmeyen sebeplerle terk edilmesini, elbette sorgularız. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı, Mısır’a niye küstü, şimdi niye barışıyor, Hayır mı, şer mi, elbette bilmek isteriz. Ve kaybedilen zamanın, tepilen fırsatların, hesabını kim verecek, elbette öğrenmek isteriz. Bu, milletimizin bize verdiği sorumluluğun gereğidir. Ama tüm bunlara cevap veremeyip, bir de üstüne ‘Bir tık aşağısı’ demek, ‘Oylarım düşüyor, dış politikada da zor durumdayım. Kendimi kurtarmak için, Sisi’yle görüşmem lazım; ama, bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum’ demektir” dedi.

"MAKUL VE AKILCI BİR DIŞ POLİTİKA YÜRÜTSEYDİK NE OLURDU?"
Akşener eleştirilerini şöyle sürdürdü:

“Şahsi çıkarların, koltuk korkularının dayattığı ‘tıklarla’, devlet yönetilmez Sayın Erdoğan. Devlet, akılla, stratejiyle, planlamayla yönetilir. Bir ‘tık’ aşağısı, bir ‘tık’ yukarısıyla, milletin, memleketin çıkarları korunmaz. Çık, devlet insanı gibi, milletimize, şimdiye kadar atılan yanlış adımların hesabını ver, Sonra da milli çıkarlarımız neyi gerektiriyorsa, onu yap. ‘tık’ muhabbetiyle milletimizi oyalamaya çalışma. Ayıptır, günahtır.

Sayın Erdoğan’ın, Mısır için, Gazze için yaptığı aslında nedir biliyor musunuz? Oralarda yaşanan acıları, iç siyasete malzeme yapıp kullanmaktır. Çünkü Sayın Erdoğan’ın siyaset anlayışına göre, herkes ve her şey, sadece, kendi iktidarına hizmet ettiği sürece değerlidir. Her acı, her kriz, Sayın Erdoğan için, siyasi ranta dönüşebildiği sürece anlamlıdır. Bu nedenle, gün gelir, Sayın Erdoğan’ın iktidarının devamı, Mısır’la, İsrail’le konuşmayı, el sıkışmayı gerektirir; İşte o zaman, ne Rabia meydanı, ne Gazze, ne de Mavi Marmara, Sayın Erdoğan için artık önemli değildir. Gün gelir, Sayın Erdoğan’ın iktidarının devamı, Yunanistan’la anlaşmayı gerektirir; işte o zaman, ne Kıbrıs davası, ne de Kıbrıslı kardeşlerimiz, Sayın Erdoğan için artık önemli değildir. Gün gelir, Sayın Erdoğan’ın iktidarının devamı, PKK ile masaya oturmayı gerektirir; işte o zaman, ne şehitlerimiz, ne de memleketin bütünlüğü, Sayın Erdoğan için artık önemli değildir.

O gün geldiğinde, ki o günü daha önce defalarca gördük; sessiz sedasız, kapalı kapılar ardında görüşmeler yapılır, temaslar başlar, masalar kurulur, tavizler verilir. Sayın Erdoğan ve arkadaşlarının, insanların değerlerine duydukları saygı, işte bu kadardır. Değerler, onları iktidarda tuttuğu sürece, yani kullanışlı olduğu sürece savunulur. Yaşananlar işte tam olarak budur. Peki bu anlayışın sonucunda ne olur? Sayın Erdoğan için yeni bir gün doğar, şov tam gaz devam eder, Yapılan yanlışların bedelini Türkiye öder, Türk Milleti öder. Olan kutuplaşan milletimize, ekonomimize, itibarımıza olur.

Düşünün; Mesela, daha makul ve akılcı bir dış politika yürütseydik nasıl olurdu? Mısır ile Yunanistan arasındaki, Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Anlaşması, bize rağmen imzalanabilir miydi? 2013’ten sonra Mısır’a yaptığımız ihracat hızla düştü. yaklaşık 4 milyar dolarlık, yani 30 milyar liralık ihracat kaybımız var. Bu kaybı yaşar mıydık? Libya’da karşımızda, Mısır’ın merkezinde olduğu, geniş bir diplomatik koalisyon oluştu. Mısır ile ilişkilerimiz, bu kadar gerilimli olmasaydı, bu koalisyon yine de oluşur muydu? Bu soruların hepsinin cevabı ‘hayır’. Sayın Erdoğan’ın ergen siniri, egosantrik tavırları ile, dış politikayı, iç politikaya malzeme eden çarpık stratejisi nedeniyle, devletimizin güvenliği zayıflatıldı, milletimizin çıkarları da kollanamadı. Sayın Erdoğan seçim kazandı, ama maalesef Türkiye kaybetti. 8 yıllık akılsızlığın ve vizyonsuzluğun ardından gelinen nokta işte budur.

Bundan iki yıl önce, İstanbul seçiminde, Sayın Erdoğan vatandaşımıza, ‘Pazar günü şuna karar vereceksiniz, Sisi’ye mi oy vereceğiz, Mursi’ye mi?’ diye sormuştu. Bugün de aynı soruyu ben kendisine sormak istiyorum; Sayın Erdoğan; milletimiz ilk sandıkta sana mı oy verecek, yoksa Mursi’ye mi?”

EKONOMİ PAKETİ
Ekonomi reform paketini değerlendiren Meral Akşener, “Hep anlatmaya çalıştığımız gerçek şu; bu iktidar, artık her adımını, sadece iktidarını korumak için atıyor. Diplomasideki manevraları da, reform paketleri de, eylem planları da, hep aynı amaca hizmet ediyor. Bakıyorlar ki, iktidarı korumak için bazı adımlar atmaları lazım, hemen ortaya yeni bir paket, yeni bir plan sürüyorlar” dedi.

“Bunun son örneği olarak Sayın Erdoğan, geçen hafta ‘Ekonomide Reform Paketi’ni’ açıkladı” diyen Akşener, “Beklenenin aksine, açıklama sırasında hem döviz kuru, hem de faizler arttı. Hatırlarsınız, biz bu durumu daha önce de görmüştük… Damat Bakan da, bakanlığı döneminde bol bol paket açıklardı. Onun da açıkladığı her pakette, döviz kuru ve faizler artardı. Demek ki, bu durum bir aile geleneğiymiş… Ekonomi artık dikiş tutmuyor, Sayın Erdoğan. Gerçeklerden uzak paketlerine, planlarına, milletimiz artık inanmıyor. Bak şimdiden uyarıyorum; damadın da, hemen her ay, yeni bir paket açıklıyordu, sonunda paket oldu. Geçmişten ders al, olanlardan feyz al. Demokrasi olmazsa, hukuk düzgün işlemezse, Devlette akıl, liyakat ve şeffaflık olmazsa, tüm ihaleleri yandaşların kaparsa, sen ne açıklarsan açıkla, tutmaz. Milletinin gerçeklerini reddeden hiçbir iktidar, sandıktan çıkamaz. Bu kadar basit. Ama illaki ‘Bu kafayla gideceğim’ diyorsan, o zaman sana, şu meşhur hikayedeki gibi, üç mektup yazıp çekmecene koymanı tavsiye ederim” ifadelerini kullandı.

 
Kıvanç Tatlıtuğ'dan korona itirafı
 
Dikili’deki tartışmalı proje halkın kantarına çıkıyor!
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
CHP’li Kılıç: Çatlasanız da patlasanız da yereldeki iktidarımızı genele taşıyacağız
CHP İzmir Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi ...
Davutoğlu'ndan 'Andımız' açıklaması: İhtiyaç yoktur
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, "Milletimizin ortak vicdanı ve ...
MHP’li Osmanağaoğlu: O pulları kendilerine yalatacağımızı da iyi bilmelidirler!
MHP MYK Üyesi ve İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, TBMM Genel Kurulu'nda ...
 
AK Parti'de o ilçeye atanan isim belli oldu!
AK Parti Kemalpaşa'da boş olan ilçe başkanlığı koltuğuna Kemalpaşa'da ...
Erdoğan: Bosna Hersek'e 30 bin doz aşı göndereceğiz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''30 bin doz corona virüs aşısını Bosna Hersek'e göndereceğiz'' dedi.
'En büyük üretim merkezi Türkiye olacak'
Yakın gelecekte akıllı otonom araç teknolojilerinin yaygın şekilde kullanılabileceği ...
 
Kılıçdaroğlu’ndan 'Ege Turu' raporu: Herkes burnundan soluyor!
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Uşak, ...
'Andımızın hangi cümlesinden rahatsızsın?'
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, ...
CHP’li Bakan'dan 'intihar' açıklaması: Korumak zorundasın sayın Soylu!
Cumhurbaşkanlığı Koruma Daire Başkanlığı’nda görevli polis memuru Mehmet ...
 
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Pâyidar… Son Balo…
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Kardiçalı'yı kurtarmak çok mu zor?
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Hayvancılıkta neden geriledik?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
İnsanlık durumu; vasat altı
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Hilafet Çalıştayı ve İslamcılık parantezi
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Toptan ve perakende anılar…
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Bir portre Recai Acar...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bir başkadır Göztepe sevgisi
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Şampiyon Göztepe!
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Erdoğan yalnız değil; Özgür Özel de istiyor!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva