"Kalkışmadan en çok Yargıtay zarar gördü"

Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin, "Bu kalkışmadan en büyük zarar gören kurumlardan hatta bu kurumların başında gelenlerden birisi de yargı ve Yargıtay oldu" dedi.
Beraberindeki Yargıtay daire başkanlarıyla Balıkesir'in Edremit ilçesine gelen Cirit, Kaymakam Ali Sırmalı, Burhaniye Kaymakamı Hüseyin Öner, Edremit Emniyet Müdürü Mustafa Korkmaz, İlçe Jandarma Komutan Vekili Üsteğmen Tayfun Yılmaz ve daire müdürlerince karşılandı. Cirit, kaymakamlığın ardından adalet sarayı ve belediyeyi de ziyaret etti.

Cirit, Edremit Adalet Sarayı'nı ziyaretinde yaptığı açıklamada, FETÖ'nün darbe girişiminden, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), asayişi sağlayan emniyet teşkilatı ve yargı gibi tüm devlet kurumlarının zarar gördüğünü söyledi.

Milletin dirayeti sayesinde darbe girişiminin çok daha tehlikeli iç savaş ortamına dönüştürülmeden önlendiğine işaret eden Cirit, "Bu kalkışmadan en büyük zarar gören kurumlardan hatta bu kurumların başında gelenlerden birisi de yargı ve Yargıtay oldu" değerlendirmesinde bulundu.

"Bizim bu restorasyon, tamirat devresini hasarsız bir şekilde tamamlayabilmemizin bana göre iki asgari koşulu var." diyen Cirit, şöyle devam etti:

"Birincisi, 15 Temmuz darbe kalkışmasından sonra devletimizin ve milletimizin göstermiş olduğu birlik, beraberlik duygusu ile bunu sağlayabiliriz. Farklılıklarımızın zenginliklerimiz olduğunu unutmamamız lazım. Büyük mütefekkir Hazreti Mevlana'nın, 'Her birimiz tek kanatlı melekleriz ancak birbirimizi kucaklayarak uçabiliriz.' deyişinde de ifadesini bulduğu gibi, bizim çok daha fazla bir araya gelmemiz, karşılıklı empati yapmamız, karşıdakinin ne düşündüğünü onun yerine geçerek değerlendirmemiz lazım ancak bir arada olarak bu hasarı giderebiliriz. Aksi takdirde, bunu yapamadığımız takdirde, milli birlik ve beraberliğimizi gösteremediğimiz takdirde, Türkiye'miz çok daha olumsuz yerlere ve bir iç savaş ortamına gidebilir.Bunun asgari şartı şu ana kadar 15 Temmuz'dan sonra göstermiş olduğumuz milli birlik ve beraberliğimizdir. İkinci olarak tabii ki adalet. Hukukun üstünlüğü, hakim bağımsızlığı ve tarafsızlığı çerçevesinde adil yargılama ilkelerini de gözetmek suretiyle adaleti sağlamak. Herkese adaleti sağlamak.

Adalet duygusunu ve adaleti sağlama inancımızı, güvencemizi topluma yaydığımız sürece biz bu hasarı en kolay şekilde atlatabiliriz. Onun için yargı mensupları bu saatten sonra eskisine göre daha çok çalışacaklar, daha çok özveriyle gayret edecekler ve Türkiye'mizde adaleti tesis edecekler. Şayet bu iki husus, yani milli birlik, beraberlik ve adalet hususlarını gerçekleştirebilirsek Türkiye büyüyecek, gelişecek ve özlenen yargı olacak. Aksi takdirde Türkiye, olumsuz noktaya doğru gidecektir.”

Cirit, adli yıl açılış törenini 1 Eylül'de yapacaklarını aktararak, "İcra edeceğimiz yer, Ankara'nın en görkemli yeri, fiziksel olarak rahatlıkla bu törenimizi yapabileceğimiz Millet Kongre Merkezi olacak. Adli yıl açılış törenleri Yargıtaya özgü bir ritüel olmayıp, ülkemizde adli yılın açılmasını ifade etmektedir." şeklinde konuştu. 

Adli yıl açılış törenlerinde konuşulacak konuların "demokrasi, hukuk devleti ilkesi, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, hakim bağımsızlığı ve tarafsızlığı" olduğuna dikkati çeken Cirit, "Bu yıl da aynı minvalde bu konuşmalarımızı ifa edeceğiz. Bu adli yıl açılışında önceki yıllardan farklı olarak birlik ve beraberliğimizin göstergesi olarak Sayın Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, savunmayı temsilen konuşma yapacak. Yargı adına Yargıtay Birinci Başkanı olarak ben, devlet adına da Cumhuriyetimizin ve milletimizin birlik ve beraberliğini temsil eden Sayın Cumhurbaşkanı konuşma yapacaklar" ifadelerini kullandı. (a.a)