Demokrat Parti Medya ve İletişimden Sorumlu Genel Merkez Başkan Yardımcısı Küçük Menderes Havza Koordinatörü Dilek Acar Güleç, yaptığı yazılı açıklamada, 3 Aralık Dünya Engeliler günü kapsamında engelli vatandaşların yaşadığı sıkıntılara dikkat çekti.

Güleç, “Gazetecilik hayatım boyunca engelli bireylerimizin sesini duyurmaya, sorunlarına çare aramaya gayret ettim. Dernek yöneticiliği içerisinde bulundum. Ancak şunu açıkça ifade etmeliyim ki: Gerçek çözüm, rastgele yapılan iyiliklerle değil; planlı, sürdürülebilir ve kurumsal bir sosyal belediyecilik anlayışıyla mümkündür. Bu ülkede engelli bireyler hâlâ; erişilemeyen kaldırımlar, toplu taşımada eşitsizlik, yetersiz bakım hizmetleri, sosyal yaşamdan dışlanma ve istihdam engelleriyle mücadele ediyor. Ve tüm bu tablonun değişmesi için en büyük sorumluluk devlette olduğu kadar, belediyelerin omzundadır” ifadelerini kullandı.

MHP’li Şahin'den 'Terörsüz Türkiye' değerlendirmesi, ‘ihanet’ söylemlerine tepki: Onlara hoşt diyorum!
MHP’li Şahin'den 'Terörsüz Türkiye' değerlendirmesi, ‘ihanet’ söylemlerine tepki: Onlara hoşt diyorum!
İçeriği Görüntüle

SORUN BİR GÜN DEĞİL, 365 GÜN DEVAM EDİYOR

Güleç, açıklamasında engelli bireylerin en temel ihtiyaçlara erişimde bile ciddi engellerle karşılaştığını belirtti. Engelli bireylerin yalnızca özel günlerde hatırlanmasının sorunu çözmeyeceğini vurgulayan Güleç, ulusal ölçekte planlama, denetim ve sürdürülebilir sosyal politikalar gerektiğini ifade ederek “Bir günlüğüne yapılan ziyaretler, kamera önündeki sözler, etkinlikler. Bunların hiçbiri sahici değil. Gerçek hizmet; erişilebilirliği sağlamak, destek mekanizmalarını güçlendirmek ve hayatı kolaylaştırmakla olur. Bu bir lütuf değil, zorunluluktur. Erişilemeyen kaldırımlar, uygun olmayan yaya geçitleri, toplu taşımada uygulama karmaşası, destekli yaşam alanlarının eksikliği ve bakım hizmetlerinin yetersizliği. Bu tablo yılların ihmâlinin sonucudur” dedi.

ERİŞİLEBİLİRLİK ARTIK ZORUNLULUKTUR
Engelli bireylerin şehir yaşamında en büyük sorunlarından birinin erişilebilirlik olduğunu ifade eden Güleç, şunları söyledi:

“Kamusal alanların erişilebilir hale getirilmesi gerekiyor. Toplu taşımanın tüm engel gruplarına uygun olması sağlanmalı. Ücretlendirme, sürücü davranışları ve araç standartları düzenli şekilde denetlenmeli. Destek merkezleri, geçici bakım alanları ve sosyal yaşam tesisleri artırılmalı. Bu hizmetlerin bir tercih değil, yerine getirilmesi gereken kamu yükümlülüğüdür”

AİLELERİN EN BÜYÜK KAYGISI: “BİZDEN SONRA EVLADIMIZA NE OLACAK?”
Engelli ailelerinin en ağır sorumluluk ve kaygılarla baş başa bırakıldığını söyleyen Güleç “Türkiye’de uzun süreli bakım merkezleri yetersiz. Bir annenin, bir babanın aklındaki en acı soru şudur: ‘Biz bu dünyadan göçtüğümüzde evladımıza kim sahip çıkacak?’ Bu soruya cevap vermeyen hiçbir sosyal politika tamamlanmış sayılamaz.” dedi.

İSTİHDAM KÂĞIT ÜSTÜNDE DEĞİL, SAHADA UYGULANMALI
Engelli bireylerin çalışma hayatına katılımında ciddi sorunlar olduğunu belirten Güleç “Kotalar uygulanmıyor. Mesleki eğitim programları yetersiz. İşveren teşvikleri etkili işletilmiyor. Bu gerçeklerle yüzleşmeden eşitlik sağlanamaz.” açıklamasında bulundu.

DERNEKLER TOPLUMUN VİCDANIDIR, YALNIZ BIRAKILMAMALIDIR
Güleç, engelli derneklerinin yıllardır özveriyle çalışan yapılar olduğunu, ancak yeterli destek görmediklerini söyleyerek; “Sivil toplum bu mücadelenin en güçlü paydaşıdır. Derneklerin fon, proje ve koordinasyon desteğiyle güçlendirilmesi şarttır.” dedi.

“ENGELSİZ BİR TÜRKİYE, GÜNÜBİRLİK DESTEKLERLE OLMAZ”

Güleç, şunları söyledi:

“Engelli bireylerin hayatını kolaylaştırmak merhamet değil, anayasal bir sorumluluktur. 3 Aralık’ta verilen süslü mesajların bir anlamı yoktur; gerçek değişim 365 gün süren kararlı bir politikayla mümkündür. Engelsiz bir Türkiye, göstermelik etkinliklerle değil; cesur ve planlı adımlarla kurulur.”