CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayırı devirmek ve olağanüstü il kongresi toplamak için başlatılan imza kampanyası dün itibariyle sonuçlandı. Sürecin tamamlanmasının ardından, '311 sayısı aşıldı' açıklaması yapan muhalif il delegeleri, zafer yemeğini de Karabağlar Uğur Mumcu Tesisleri'nde yedi. Geceye, eski Genel Sekreter Yardımcısı Abdurrezzak Erten, Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm, eski PM üyesi Mehmet Süne, eski milletvekili Bülent Baratalı ve eski İl Başkanı Kemal Karataş'ın yanı sıra çok sayıda il delegesi katıldı.
Olağanüstü il kongresi için gerekli olan imza sayısına ulaşıldığı belirtilse de imzacılar kanadından yapılan çelişkili açıklamalar kafaları iyice karıştırdı. Kutlama yemeğine katılan eski İl Başkanı Kemal Karataş, 15 günlük yasal sürenin dün değil, bugün tamamlandığını öne sürdü. Eski milletvekili Bülent Baratalı da imzaları toplarken, geri çekilme ihtimallerini göz önünde bulundurmadıklarını ve imzaların geri çekilmesinin Yargıtay'ca onaylanan bir davranış olmadığını söyledi. İl Başkanı Bayır'a bayrak açan muhalif il delegelerin bu açıklamaları soru işaretlerini artırdı.
İmzacılara ilk tepki İl Başkanı Bayır'dan geldi. Muhalif il delegelerinin yeterli imza sayısına ulaşamadıkları iddiasını yineleyen Başkan Bayır, 'Eğer ulaşsalardı, her platformda çıkıp açıklarlardı. Şimdi ise kameralar karşısına çıkmaya çekiniyorlar. Demek ki ortada yanlış giden bir şey var' diyerek tepki gösterdi. Bayır'ın bir diğer iddiası ise süreç içinde imza veren birçok il delegesinin, daha sonra fikir değiştirerek imzalarını geri çekmesi oldu. Muhaliflerce açıklanan 316 sayısında, bu durumun dikkate alınmadığını öne süren Bayır, imzasını geri çekenler de hesaplanırsa 311 barajının aşılamayacağı görüşünde… Hatta, yasal süre bitmesine rağmen, bugün bile delegelerden imza istenmesini 'İmzalar toplanamadığı için bu yola başvuruyorlar' şeklinde açıklıyor Bayır.
Karşılıklı açıklamalar bu yönde ilerlerken, haliyle normal partilinin kafası karışıyor tabi. Karambolde kaybolan ayrıntıları tüm gerçekliği ile gözler önüne sermek de bizlere düşüyor bu durumda. Lafla peynir gemisinin yürümeyeceği kesin! İmzacıların ayağı yere basmayan iddialarını ve İl Başkanı Bayır'ın imzaların toplanmadığını açıklayan çabalarını bir kenara bırakıp hukukçulara kulak verelim istedim. Partinin emektar avukatlarından, Büyükşehir ve Karşıyaka Belediye Meclis üyesi Rıfat Özer, iddialara cevap verdi. Özer, imza kampanyası için geçerli olan resmi sürenin, ilk imzanın atıldığı saat ve tarihte başlayacağını ve bunun için ek bir süre bulunmadığını söyledi.
İmzacıların 'Bugün de imza atabilirsiniz' iddialarını çürüten bu bilgi notu, kampanyanın hukuki olarak da sıkıntı yaşayabileceği mesajını verdi. Muhalif il delegelerinin, ulaştıkları 316 sayısı içinde, imzasını geri çekenleri de dahil etmiş olması hareketin mimarlarını kara kara düşündürürken, İl Başkanı Bayır'ın da yüreğine su serptiğini söylemek yalan olmaz herhalde. Özer, tüzük gereği, yasal süre içinde atılan imzaların, yine yasal süre içinde geri çekilebileceğini dahası hukuk önünde, kişinin son beyanının geçerli olacağını söyledi. Yani eğer, Tacettin Bayır'ın iddia ettiği gibi onun üzerindeki il delegesi imzalarını geri çektiklerini belirttiyse, imzacıların 316 rüyası suya düştü demektir! Kararı genel merkez verecek ancak imzacıların, yeterli sayıya ulaşamadıkları halde zafer gösterisi yapmasını, geçtiğimiz yıllarda son düdüğü beklemeden şampiyonluk turu atan Fenerbahçe'nin düştüğü duruma benzetmek pek yanlış olmaz sanırım!
İmzalar derlenip toparlanacak ve Cuma gününe kadar genel merkeze gönderilecek. Bana kalırsa, imzacıların da olağanüstü il kongresi için bir beklentisi kalmadı. 620 delegenin yarısına hükmetmiş olmayı kendilerine başarı olarak kabul eden muhalifler, hareketin asıl hedefi olan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na kendini kanıtladı! Ankara'ya 'İzmir'in yarısı bizde' mesajı çoktan ulaştı. Güç gösterisine dönen bu süreç büyük olasılıkla adliye koridorlarına taşınacak. Karşılıklı açılacak davaların da 5- 6 ay süreceğini öngörürsek, zaten kongre sürecine girecek olan il örgütünde olağanüstü kongre hayali suya düşecek gibi...