Ozan Ekiz/EGEDESONSÖZ- DİSK’e bağlı Genel iş sendikası 1,2,3 ve 9 Nolu şubelerde örgütlü İZENERJİ, İZELMAN ve İZFAŞ personelleri 3 aydır sosyal haklarını alamadı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi iştirakleri İZENERJİ, İZELMAN ve İZFAŞ’ta işçiler bugün 3 aydır sosyal haklarının ödenmemesi sebebiyle oturma eylemi yaptı.
Kültürpark 1 Nolu hol önünde toplanan işçiler buraya gerçekleştirecekleri basın açıklamasının ardından Basmane Fuar kapısında mesai bitimine kadar oturma eylemine devam edecek.
Alacakların yatırılmaması durumunda Cuma gününe kadar oturma eylemi devam edileceği aktarıldı.

'ALACAĞIMIZ KALEMLER GÜN GEÇTİKÇE ARTIYOR'
Eylemde açıklamalarda bulunan Genel İş İzmir 9 Nolu Şube Başkanı Sedat Kenar, “İmzaladığımız TİS’ten sonra Temmuz ayı hakedişleriyle birlikte geriye dönük ücretlerimizin ödenmesi hususunda bir uygulama vardı. İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratları TİS döneminde bize dediler ki; “Eylül, Ekim, Kasım, Aralık ayından önce belediyenin içinde bulunduğu mali sıkıntılardan dolayı geriye dönük ücret farklarını ödeyemeyiz.” Hepinizin bildiği üzere 7 gün süren bir direniş sergilemiştik. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin içinde bulunduğu mali durum gözetilerekten Eylül ayı itibariyle geriye dönük ödemelerin başlatılacağı tarafımıza söz verilmesine rağmen ve bunu imza altına almamıza rağmen Eylül, Ekim geriye dönükleri zor bela zamanında yatırıldı fakat geriye geriye dönük hakedişlerimiz zamanında yatırılırken de gıda kartı alacaklarımız, biriken mesai ücretlerimiz ve İZENERJİ’de 40 günü aşan süredir ödenmeyen ikramiyeler var. Gün geçtikçe 5 kalem alacağımız varsa takip eden ayda bunun 3’e düşmesi gerekirken bizim alacak kalemlerimiz yükselmektedir. Binlerce emekçinin dayanacak gücü kalmadı. Ödemelerimizdeki aksaklıklardan bir yana bir icatta bulundular; adına havuz dediler. Ödemelerimiz zaten zamanında olmuyor, 30 gün çalışıyoruz 1 gün ücret almamız gereken noktada ücretlerimizi tam anlamıyoruz. Bir de bu kente hizmet üretmek isteyen emekçiler şirketlerine iade edilir durumla karşı karşıyayız. Yaşadığımız bu hususları dile getirmek için bir aradayız” dedi.

‘İŞ BARIŞINI BOZDULAR’
Genel-İş 2 Nolu Şube Başkanı Ercan Gül ise yaptığı açıklamada, “Bizler burada bugün 3 aydır alacağımız olan haklarımızın ödenmemesinden dolayı haklı taleplerimizi dile getiriyoruz. Buralara gelmemek için her gün Belediye Başkanımız ve bürokratlarla defalarca görüşme yaptık. Her defasında bizlere ‘bu ay ödeme yapacağız’ dediler. O ay geldiğinde ödeme diğer aya kalıyor. Bugün alacağımız kalemler çoğaldı. Belediyede adil, eşit bir yönetim istiyoruz. Bugün belediyenizde para varsa tüm işçilerle paylaşın, para yoksa hiçbir işçiye alacaklarını vermeyin. Bir şirkete verdiğinizde ve diğer şirkete ödeme yapmayınca iş barışını bozuyorsunuz. İki ay öncesine kadar çalışmalar böyleydi, iki aydır farklı şirketlerin sosyal haklarını ödeyip diğer şirketlerin alacaklarını ödemediler. Belediyenin tarihinde yaşanmamış durumlar yaşıyoruz. Geçen hafta bürokratlarla görüşmede Ağustos mesaisinin yarısının ödeneceği söylendi. Bu tutumun yanlış olduğunu söyledik. Biz ödeme takvimi isterken taksit taksit ödemelerle altından çıkılamayacağını ve tarafımızca kabul edilemeyeceğini ilettik. Dün yeniden bir görüşme yaptık. Dün yapılan görüşmede farklı şirketlerde farklı iş kollarında çalışan arkadaşlarımızın Ağustos ayı mesaisinin tamamını yatıracaklarını söylediler. Bir emek harcanmışsa bu emeğin karşılığı herkese verilmeli. İzmir’de yaşanan çöp krizini mücadelesini veren TIR şoförü arkadaşlarımızın mesaisini ödemediler. Yangında mücadele eden itfaiye emekçilerinin mesaisi ödenmedi. Fuarda çalışan arkadaşlarımızın hakkı ödenmedi. Arkadaşlarımızı ayırıp, iş barışını bozarak mesaileri ödemediler. Bize bir ödeme planı verin dedik, ödeme takvimini önümüze koyamadılar” ifadelerini kullandı.

'BÜROKTATLAR İŞÇİYİ SİLKELİYOR'
Genel İş 3 Nolu Şube Başkanı Serap Yılmaz ise “Aylardır mücadele ettiğimiz şu kapıya gidip geldiğimizde görevden sonra önce ifadelerle başlayıp sonra ödeme sıkıntısıyla başlayan süreçte biz sürekli görüşmeler yapmaya geldik. 23 bin emekçiye belediyenin durumunu anladığımızda bizden her gün farklı haberler beklemek durumunda kalıyorlar. Ne yazık ki işçi ayrımı da yaparak iş barışını bozmaya çalışıyorlar. Bürokratlar işçi arasında da nifak tohumları sermeye devam ediyor. Burada hiçbir emekçinin birbirinden farkı yok. Herkes emeğinin karşılığını almak için mücadele ediyor. Daha 2 hafta önce Foça’da sel oldu, kim çalıştı? İtfaiye çalışanları. Bugün geldiğimiz noktada 4 ay boyunca İzmir'in dört bir yanı yandı arkadaşlarımızın matbu mesaisini bile alamadı. Aylardır İzmir’in çöp sorunuyla uğraşan arkadaşlarımız ödemelerini alamadı. Bugün baktığımızda aslında halkın önüne geldiğinde maaşlarını alıyorlar diyorlar. Maaşımızı herkes biliyor artık, mecburi mesai alındığında tabii ki maaşla eş değerdir. Baktığınızda çoğu birim maaştan çok mesai kalmak zorunda kalıyor. Eğitim ücretleri mesailer yatmıyor, toplu sözleşmenin eş değerinde ücretlerimiz yatmıyor. Biz sadece Büyükşehir'den takvim istiyoruz. Ama dün de tekrar görüştüğümüzde aldığımız bilgi bize takvim vermeyecekleri yönünde. Burası İzmir Büyükşehir Belediyesi. Evet hükümetin bir silkeleme politikası vat. 7 - 8 Ocak'ta maaşımız yatmadı eylem yapıldı. Bunun sonucunda biz bu silkeleme politikasının hükümetin politikası olduğunu savunduk. Ancak hükümetin silkelenmesinden çok bürokratlar işçiyi silkeliyor. Biz fazla bir şey istemiyoruz. Hakkımızı istiyoruz. Burada yaptığımız eylem 4 - 5 aydır yaşadığımız sıkıntılardan, geri ödemelerimizi alamamamızdan kaynaklı. Büyükşehir'e tekrar sesleniyoruz, bize bir takvim verin biz gidip arkadaşlarımıza sıkıntımızı anlatalım. İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratları lütfen bize, Büyükşehir'e, halka hizmet eden işçiye bir takvim verin. Biz de ona göre yaşantılarımızı düzene sokalım” dedi.
DİSK 1 No’lu şube Başkanı Engin Topal, “Sokağa inmek istemiyoruz. İzmir 7 gün grev yaşadı. Böyle bir şey olsun istemiyoruz hep bir adım geride duruyoruz. Çalışan işçilerin boğazına çökmekten hep birlikte vazgeçin” ifadelerini kullandı.
Yapılan açıklama şu şekilde:
BASINA VE KAMUOYUNA
İzmir Büyükşehir Belediyesi Emekçileri Artık "Yeter" Diyor!
Ülkemizin dört bir yanında ekonomik kriz derinleşirken, her geçen gün yeni zamlarla uyanıyoruz.
Elektrikten ekmeğe, kiradan ulaşıma kadar hayat pahalılaşıyor; biz emekçiler yaşam mücadelesi veriyoruz.
Ülkede yaşanan ekonomik kriz her geçen gün daha da derinleşirken, hayat her gün biraz daha pahalı hale geliyor.
Böylesine zor bir dönemde, sosyal belediyecilik anlayışına sahip bir yönetimin, bu krizin karşısında çalışanlarının yanında durması, onlara omuz vermesi beklenir.
Ancak bugün görüyoruz ki, biz emekçiler tam tersine, her geçen gün daha fazla mağduriyet yaşayan, daha fazla zorlukla karşılaşan bir konuma itildik.
Fazla mesai yaparak, daha çok çalışarak evimize bir parça daha fazla ekmek götürmeye çabalıyoruz.
Ancak bu çabanın karşılığı olan fazla mesai ücretlerimiz, ikramiyelerimiz ve haklarımız ödenmiyor.
Bir yandan geçim derdiyle mücadele ederken, diğer yandan emeğimizin karşılığını alamamanın ağır yükünü yaşıyoruz.
İşveren, iş barışını sağlaması gereken bir yerde; bazı şirketlerde ya da belirli iş alanlarında çalışan arkadaşlarımızın fazla mesai ücretlerini ödeyerek, diğer emekçilerin haklarını görmezden gelmekte, böylece iş barışını zedelemekte ve birlik-beraberliğe zarar vermektedir.
Bu tutum, çalışanlar arasında ayrım yaratarak, kamuoyuna yanlış bir algı oluşturma ve emekçilerin ortak mücadelesini zayıflatma amacı taşımaktadır.
Haziran ayında sona eren toplu iş sözleşmesi sürecinde, belediye bürokratları belediyenin mali durumunun Eylül ayından itibaren düzeleceğini ifade etmişlerdi.
Ancak bugün gelinen noktada;
İZENERJİ, İZELMAN ve İZFAŞ şirketlerinde çalışan arkadaşlarımızın Ağustos, Eylül ve Ekim aylarına ait 3 aylık fazla mesai ücretleri ödenmemiştir.
İZENERJİ ve İZFAŞ çalışanı arkadaşlarımızın Eylül ayı ikramiyeleri,
İZELMAN çalışanı arkadaşlarımızın Ekim ayı ikramiyeleri,
İZENERJİ çalışanı arkadaşlarımızın üç aylık geriye dönük gıda kartı ödemeleri,
İZENERJİ ve İZELMAN çalışanı arkadaşlarımızın öğrenim yardımları hâlâ yatırılmamıştır.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen bizler görevimizin başındayız. Kentimizi ayakta tutmak için gece gündüz çalışıyor, alın teri döküyoruz. Ancak emeğimizin karşılığını alamıyoruz.
Daha da vahimi, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde yıllardır çalışan arkadaşlarımız, farklı birimlerden şirketlere aktarılıp "havuz adı altında yaklaşık 300 kişi ücretsiz izne çıkarılmış, maaşsız ve sigortasız bir şekilde açlığa mahkûm edilmiştir.
Ayrıca, merkezi iktidarın zorunlu emeklilik politikalarını eleştirirken; İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratlaının da benzer bir şekilde çalışan işçileri emekliliğe zorlaması, iş vermemesi ve bu yolla işten uzaklaştırması kabul edilemez bir tutumdur.
Biz emekçiler bunu hak etmiyoruz, asla ve asla kabul etmiyoruz
Artık sabrımız kalmadı!
Bizler bu açıklamayı yapmamak için aylardır sabırlı bir şekilde çözüm bulunmasını bekledik, diyalog kapısını her zaman açık tuttuk.
Belediye bürokratları her defasında, belediyenin içinde bulunduğu maddi krizi aşacaklarını söylediler. Bizde aylarca bu sorunun çözüme kavuşmasını sabırla bekledik. Ancak artık bilinmelidir ki; biz emekçiler sabırla beklerken borçlarımız büyüdü, geçimimiz zorlaştı, kriz biz de derinleşti.
Kredi kartlarımız, kredilerimiz, faturalarımız ödenemez hâle geldi. Okulların açılmasıyla masraflarımız arttı, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyoruz.
Biz emekçiler olarak taleplerimizi yineliyoruz: Şirkete iade edilen arkadaşlarımız bir an önce işbaşı yaptırılsın! Biz sadaka değil, hak ettiğimiz ücretleri istiyoruz!
Fazla mesai ücretlerimiz, ikramiyelerimiz, gıda kartı alacaklarımız ve öğrenim yardımlarımız için derhâl bir ödeme takvimi belirlensin!
Aksi hâlde bu cuma günü mesai bitimine kadar oturma eylemimize devam edeceğiz.
Susmuyoruz, boyun eğmiyoruz, hakkımızı istiyoruz! Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
DİSK / Genel-İş Sendikası 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeler





