Ve Kılıçdaroğlu Sarıgül ve ekibini birleşmeye çağırdı

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satırbaşları:
 
Kadının giysisi ve vücudu üzerinden siyaset yapılmasını şiddetle reddediyoruz. Hep erkekler bu siyaseti yapıyor. Kadının kılık kıyafeti üzerinden. Niye kadınlar itiraz etmiyor? "Beyler size ne oluyor" niye demiyorsunuz? "Bedense bu beden bana ait. Giysiyse bana ait. Size ne oluyor? Neden politikaya bunu sokuyorsunuz? Madem sokuyorsunuz ben size oy vermeyeceğim". Oy vermeme kampanyası açın. Açın bu kampanyayı
 
İstanbul Büyükşehir ve Şişli Belediye başkan adaylarınız kim olacak?
 
Önümüzdeki günlerde bütün bu soruların tamamının yanıtını göreceksiniz.


Ne güzel bir yanıt değil mi? Yeni bir şey söylemek için biraz erken. Ama yeni şeyler söyleyeceğiz.
 
Sarıgül partiye başvuru dilekçesi verdi mi?
 
CHP genel başkanı olduğumdan beri sorulan her soruya samimi ve doğru yanıt vermek için çaba harcadım. Bana ulaşan hiçbir dilekçe yok. İl başkanımız burada. Ona da sorarım. Ama olsa sabah bana söylerdi. Dilekçe gelirse biz bir partiyiz.
 
Hukukun üstünlüğüne inanan partiyiz. Tüzüğümüz var. Bir kişinin partiye nasıl üye olup olmayacağı kayıtlıdır. O tüzük kurultayda kabul edilmiştir. O tüzüğe göre partiden ihraç edilen kişinin dönmesi kurallara bağlıdır. Dilekçe ile başvurur, alırız dosyasıyla birlikte Parti Meclisi'nde görüşürüz. Gizli oylama yapılır. Üyeliği kabul edilerse bir sorun da kalmamış olur. Olay budur. Önümüzdeki günlerde bu süreç tamamlanır mı? Umuyorum tamamlanır
 
Sayın Fidan’a yönelik ciddi suçlamalar var.
 
Bürokrat olduğu için kendisi hakkında konuşmanın çok doğru olmadığını ifade ettim.
 
Olayın ayrıntılarını bilen kişi hükümetin başında olan kişi.
 
Demokrasilerde kural şudur: Devletin başında olanlar belirli aralıklarla gelir muhalefet partisine gelir bilgilendirir. Ancak Türkiye’de bu kural çalışmıyor.
 
Gençlerin, kadınların, genç kadınları daha fazla siyasete girmelerini istiyorum.
 
Sesleri daha gür çıksın. Bu konuda göreceksiniz çok önemli adımlar atacağız. Bu yerel seçimlerde de göreceksiniz.
 
"SULTANAHMET'İ NE HALE GETİRDİK"
İstanbul için olağanüstü projelerimiz var.
 
İstanbul’da rant var ama belirli kişiler ranttan yararlanıyor.
 
Son 10 yıldır veya 15 yıldır İstanbul’a ne kadar para harcandı?
 
İstanbul’un hangi sorunu çözüldü. Trafik mi?
 
Hiçbir sorunu çözülmedi.
 
Sultanahmet gibi görkemli, turisti çeken bir camiyi bile ne hale getirdik. Arkasına gökdelenler diktik.
 
İstanbul kimliğini yitirdi.
 
İstanbul’u yeniden inşa etmek gerekiyor.
 
TDY'YE DAVET
Biz aynı zamanda bölünme lüksü olmayan siyasal anlayışı temsil ediyoruz.
 
Eğer çağdaş uygarlığı istiyorsak A partisi, B partisi, B hareketi... Bunların dışına çıkmak zorundayız. Türkiye Değişim Hareketi (TDH) var. Hepsini Cumhuriyet Halk Partisi'ne davet ediyorum. Ayrışma lüksümüz yok.
 
Ülkenin bu kadar sorunu var ve biz ayrışıyoruz. Herkes öyle bir noktaya geldi ki can cekişiyor biz ayrışıyoruz. Arışma lüksümüz yok. Cumhruyein ilkeleri bağlamında bir araya gelmek zorundayız" dedi.