Ramazanda mideyi vuran 7 hata

İSTANBUL - Metabolizmanın çalışma temposunun farklı bir eğri izlediği Ramazan ayında dikkatli olmak ve bazı ufak ayrıntıları atlamamak son derecek önemli. Örneğin orucu buz gibi bir su ile açmak, iftar sofralarının olmazsa olmazı çorbayı kaynar kaynar içmek, lokmaları yeterince çiğnemeden yutmak, yemekte çok fazla su içmek gibi basit davranışlar mide sağlığını olumsuz etkiliyor. İftar sonrası hareketsizlik ve sahuru atlamak da o yanlış davranışlar arasında. Acıbadem Etiler Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Melis Torluoğlu, Ramazan döneminde mide sağlığını vuran 7 hatayı anlattı. Diyetisyen Torluoğlu önemli uyarılar ve önerilerde bulundu:
 
1. Orucu buz gibi bir suyla açmak: Havalar aşırı sıcak ve süre hayli uzun, doğru. Ama serinleme ve sıvı ihtiyacınıza rağmen bütün gün boş kalan midenizi orucunuzu açarken buz gibi bir suyla doldurmak mideyi vuruyor. Midede yaralanmalara, gaz, şişkinlik ve ekşime gibi problemlere neden olabiliyor. Tüm gün dinlenmeye alınan sindirim sistemini oda sıcaklığındaki sıvılarla açmak ve sonrasında da çok soğuk olmamasına dikkat etmek çok önemli.
 
2. Çorbayı ve çayı kaynar içmek: İftar öğününün vazgeçilmezi şüphesiz çorba. Midenin rahatlamasına yardımcı oluyor. Ama dikkat! Çorbayı tabağınıza tam orucunuzu açacakken koymayın. Birkaç dakika öncesinden koyup ılımasına fırsat verin. Aksi halde fayda yerine zarar veriyor. Aynı şekilde iftar sofralarının bir diğer lezzeti çayı da kaynar içmemek çok önemli. Çok sıcakken içilen çay, gırtlak kanserine bile yol açabiliyor.
 
3. İftarda fazla su: Yapılan en büyük hatalardan biri de iftar sırasında fazla su tüketmek. Yemekle birlikte tüketilen su, sindirimi engelliyor. Bu nedenle suyu yemek esnasında suyu, orucu açacak şekilde tüketmek yeterli. İftar sonrasından sahur sonuna kadar günlük 2 litre su ihtiyacınızı tek seferde olmamak kaydıyla belirli aralıklarda tüketmeniz en doğru olanı. Aniden fazla miktarda alınan su böbrekleri çok yorduğu gibi zehirlenmeye de neden olabiliyor.
 
4. Bu üçlüye dikkat: Fazla baharat ve tuz kullanımı, rafine şeker içeren aşırı tatlı gıdaların tüketimi ve yağ oranı yüksek kızartmalar sindirim sisteminde hasar meydana getirebiliyor. Susamayı engellemek, daha uzun süre tok kalmak ve yavaşlayan metabolizmanın dezavantajıyla kilo almamak adına bu üçlüden mümkün olduğunca uzak durmakta fayda var.
 
5. Yeterince çiğnememek: Sindirim ağızda başlıyor. Ağızdaki mekanik sindirim ve enzimlerle birlikte yoğurulan besinler yemek borusundan mideye gönderiliyor. Hızlı bir şekilde tüketilen gıdalar ağızdaki sindirim kanalını atladığı için mide bu tip gıdaların sindiriminde zorlanıyor. Aynı zamanda hızlı bir şekilde yenilen yemekle birlikte yutulan hava, gaz ve şişkinlik problemine neden olabiliyor. Mide sağlığı açısından tüketeceğiniz besini iyi çiğnemek, en az yediğiniz besin kadar önemli.
 
6. Sahuru atlamak: Ramazanda en kritik öğün olarak karşımıza çıkan sahurun kesinlikle atlanmaması gerekiyor. Metabolizmanın açlık süresini kısaltmak ve böylece yavaşlama eğrisini azaltmak adına sahura kalkılması şart. Özellikle uzun açlık ve susuzluk sürelerine aşırı yaz sıcağı da eklendiğinde sahura kalkılmadan tutulacak oruç sağlığa zarar verebiliyor. Ancak sahurda sindirimi zor ağır gıdalardan kaçınılması, gün boyu tok kalmayı sağlayacak protein kaynaklarının yoğun olduğu bir kahvaltı yapılması gerekiyor.
 
7. İftar sonrası hareketsizlik: Hareketsizlik günlük yaşantıda da sağlığı vuran en önemli yanlışlardan biri. Hele ki iftar sofrasının ardından hareketsizlik son derece vücuda zarar verebiliyor. Hafif bir iftar yemeğinden 1-1,5 saat sonra 30 dakikalık bir yürüyüş, sindirim sisteminin daha verimli çalışmasını sağlıyor. Bu dönemde yavaşlayan bağırsak hareketlerinin de hızlanmasına destek oluyor.