İZMİR - Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Mehmet Görmez’in ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Görmez’in kendilerini ziyaret ederek incelik gösterdiğini belirten Başkan Kocaoğlu, “Tüm İzmirli hemşerilerimin size hümmet ve muhabbetlerini iletmek istiyorum. Tüm İzmirliler adına hoş geldiniz diyorum, şeref verdiniz” dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Mehmet Görmez ise, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na güzel karşılamasından dolayı teşekkür etti. Yeni görevine başlayan il müftüsü ve diğer din görevlileriyle bir araya gelmek için İzmir’de olduğunu kaydeden Görmez, “Tüm İzmirliler’i ziyaret etmek mümkün değil ama onların şehirlerinin eminini ziyaret etmekten mutluyum. Sayın Başkan’dan çok güzel şeyler duydum. İslam irfan geleneğinden, ‘birlik içinde çokluk, çokluk içinde birlik’ diye bir felsefe vardır. Bu felsefeyi İzmir’de görmekten büyük bir mutluluk duyuyorum. İzmir’in, ülkemizin hatta coğrafyamızın farklı bölgelerinden farklı kökenleri olan tüm insanların barış içinde buluşturması son derece önem arz ediyor. Bu barış ve huzurun İzmir’den hiç eksik olmamasını yüce Allah’ımızdan niyaz ediyorum” diye konuştu.
Görmez, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İnciraltı planları dahilinde 20 dönümlük alanda bir protokol cami yapılacağını öğrenmekten de memnun olduğunu dile getirdi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Mehmet Görmez, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na Kuran-ı Kerim tefsiri, Yunus Emre’nin ‘Divan’ ve Mehmet Akif Ersoy’un ‘Safahat’ adlı eserlerini hediye ederken, Başkan Kocaoğlu da konuğuna İzmir’in simgesi Saat Kulesi’nin gümüş maketini armağan etti.
VALİLİKTE ‘ÇÖZÜM SÜRECİ’ MESAJI
Valisi Cahit Kıraç'ı ziyaret eden Görmez, Başkanlık olarak çağı doğru okumak için toplantılar düzenlediklerini, bu amaçla İzmir'deki din görevlileriyle bir araya geldiklerini söyledi.
Vali Kıraç da ziyareti dolayısıyla Görmez'e teşekkür etti.
Görmez, bir gazetecinin çözüm sürecine ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine, Türkiye'de birlik, beraberliğin ve kardeşliğin tesis edilmesinin herkesten önce varlık amacı kardeşlik olan Diyanet camiasını sevindireceğini söyledi.
Kardeşliğin, kardeşlik edebiyatı ile değil, kardeşlik ahlakı ve hukukuyla oluşturulabileceğini vurgulayan Görmez, bu konuda herkese görevler düştüğünü kaydetti. Görmez, Türkiye'nin 30 yıldır tüm enerjisini alan terörün sona ermesinin en büyük temennileri olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: ''Din de dil de Allah'ın. Allah'ın dinini, rahmet yüklü mesajı insanlara anlatmak için dil sınırlaması getirmek doğru değil. İbadette bir resmi dil vardır. İslam dininin ibadetlerinde malumunuz namaz kılarken Kur'anı Kerim'in orijinal metnini okuyoruz. Ancak insanlara dinin rahmet mesajını anlatırken... Bugün din görevlileriyle buluştuğumuzda, burası bir turizm kenti, her mihrap görevlisinin Türkçe'nin dışında bir başka dil bilmesi gerektiği üzerinde durdum. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde görev yapan tüm arkadaşlarımızın ortak gönül dilini yakalayacak, bulacak her türlü çalışma ve çabası içerisinde olması gerektiğini düşünüyorum.''
Silahların susmasının herkesi mutlu edeceğini, ancak gönüllerdeki ateşi söndürmenin önemli olduğunu belirten Görmez, ''Sadece dağlarda silahlardan çıkan ateşi değil, yüreklerde oluşmuş kin ve öfke ateşini de söndürmeliyiz. Diyanet İşleri olarak gerek camide gerek cami dışında en büyük görev olarak bunu yapabileceğimizi ifade edebilirim. Yüreklerde yanlış olarak tutuşturulan kin ve öfke ateşlerini söndürmek için elimizden gelen her türlü gayreti sarf edeceğiz. Bunu vatandaşlarımız hangi dilden anlıyorsa o dille izah edeceğiz'' diye konuştu.