İzmir'de o vakfa operasyonda 5 tutuklama daha!

İzmir'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, Raif Cilasun Eğitim ve Kültür Vakfı bünyesindeki kız Kur'an kursunda "belletmen abla" olarak adlandırıldıkları ve örgütün propagandasını yaptıkları iddiasıyla gözaltına alınan 7 kişiden 5'i tutuklandı.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında, İl Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin FETÖ/PDY mensuplarınca yönetimi ele geçirilerek "himmet paralarının aklandığı" iddia edilen Raif Cilasun Eğitim ve Kültür Vakfının İzmir ve İstanbul'daki merkezlerine düzenlenen eş zamanlı operasyonda gözaltına alınan 7 zanlının emniyetteki işlemleri tamamlandı.

İzmir Adliyesine sevk edilen şüphelilerden 5'i çıkarıldıkları mahkemece "Silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasıyla tutuklanırken, 2 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Operasyon
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, daha önce de Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri tarafından İzmir ve Balıkesir'de bazı adreslere eş zamanlı operasyon düzenlenmiş, hakkında yakalama kararı verilen 31 kişiden 20'si gözaltına alınmıştı. Mahkemeye sevk edilen 15 şüpheliden 5'i hakkında tutuklama kararı verilmişti.

Kuruluşa yönelik 2. dalga operasyonda ise vakfa bağlı kız Kur'an kursunda FETÖ/PDY adına faaliyet yürüterek müftülük görevlilerinden bağımsız hareket edip, devlet görevlilerini baskı altına alarak örgüt propagandası yaptıkları öne sürülen ve "belletmen abla" olarak adlandırılan 7 kadın gözaltına alınmıştı.

Zanlıların, İzmir'de 1989'da Kur'an-ı Kerim öğretilmesi amacıyla kurulan Raif Cilasun Eğitim ve Kültür Vakfının yönetimine sızarak ele geçirdikleri kuruma para topladıkları, bu amaçla aralarında örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in Pensilvanya'da yemek yerken kullandığı peçetesinin de bulunduğu birçok objeyi "kişisel eşya" olarak fahiş fiyatlarla satışa çıkardıkları, vakfın yönetmeliğinde kira gelirlerinden öğrencilere burs verilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen, himmet olarak aldıkları paraları kurum üzerinden aklayarak örgüte aktardıkları tespit edilmişti.